Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Catherine,”Biliyorum,”dedi,”huyu kötü,sizin oğlunuz.Ama benim bağışlayan,iyi bir yaradılışım olmasından hoşnutum.Sonra,biliyorum ki beni seviyor, ben de onu seviyorum.Mr.Heathcliff,oysa sizi seven kimseniz yok;bizi ne kadar zavallı yaparsanız yapın,bu acımasızlığınızın bizimkinden daha taşkın olan kendi acınızdan geldiğini düşünerek yine öcümüzü alacağız.Siz bir zavallısınız,öyle değil mi?Yalnızsınız,tıpkı şeytan gibi;ve onun gibi kıskançsınız.Kimse sizi sevmiyor,öldüğünüzde arkanızdan kimse ağlamayacak! Ben sizin yerinizde olmak istemem !”
Sayfa 345Kitabı okudu
408 syf.
8/10 puan verdi
·
17 günde okudu
Emily Bronte'nin yazdığı ilk ve tek kitap. Erken yaşta vefat etmeseydi diğer kitaplarını da merak ederdim açıkçası. kitabı okuduktan sonra ben ne okudum ya demekten kendinizi alamayacaksınız. Bunu kötü anlamada demiyorum. Güzel bir kitaptı. aşk. nefret . intikam ve hırsın bu kadar yoğun bir kitap olduğu kitap tanımadım. Kitap 19. yüzyılın başlarında İngiltere'de yaşamış zengin Earnshaw ailesinin kızı Catherine ile ailenin evlatlığı Heathcliff birbirine severler ama nedense Catherine Edgar ile evlenir. (Burda zengin kız fakir oğlan aşkı biraz ağır basıyor.) Heathcliff çocukluğundan beri kötü davranılan bir çocuk ona tek sevgi gösteren Catherina ve ona aşık olması kadar olağan birşey yok diye düşünüyorum. Edgar karakteri de kitaptaki iyi karakterleriden biriydi. Karısının bir başkasını sevmesine rağmen ölünceye kadar hep ona aşık olarak yaşadı. Heathcliff , kitapta herkesten nefret eden intikam hırsına bürünen biri bu uğurda kendi oğluna bile acımıyor. Ölene kadar da intikam hırsından asla vazgeçmedi.
Uğultulu Tepeler
Uğultulu TepelerEmily Brontë · Can Yayınları · 202142,1bin okunma
Reklam
"Bu gözlere baktıkça, bu erimiş ellere dokundukça, bağışlamak zor. " dedi Heathcliff. "Öp beni yine, gözlerini de gösterme! Bana yaptıklarını bağışlıyorum. Ben kendi katilimi seviyorum; ama seninkini, onu nasıl sevebilirim!"
Sayfa 197Kitabı okudu
“Senin için, başıma gelenden daha büyük bir acı dilemem, Heathcliff. Sadece hiç ayrılmayacak olmayı dilerdim... Bundan böyle bir sözüme bile alınırsan, benim de toprağın altında kendim için aynısını hissettiğimi düşün ve beni bağışla!”
Sayfa 198Kitabı okudu
"Utan, utan Heathcliff!" dedim. Kötüleri cezalandırmak Tanrı'nın işi; bizler bağışlamayı öğrenmeliyiz." "Hayır, Tanrı bu işi yaparken, benim duyacağım zevki duymaz, diye karşılık verdi."
"Benim hayattan anladığım şey, Heathcliff'in kendisi zaten! Yeryüzündeki her şey yok olsa, geriye bir tek o kalsa, ben yine yaşarım, yine nefes alırım. Ama her şey kalsa, bir tek o yok olsa, evren benim için acımasız bir yere dönüşür. Ben artık o hayatın bir parçası olamam. Oysa Linton'a duyduğum sevgi, ormanlardaki yapraklar gibi. Zaman bu sevgiyi değiştirecek, tıpkı kışın ağaçları değiştirdiği gibi. Fakat Heathcliff'e olan aşkım, tıpkı o yaprakların altında yatan ebedi taşlar gibi!"
Reklam
480 syf.
·
Puan vermedi
·
16 günde okudu
Halbuki okumak için ne de çok heyecanlıydım. Ama kitabın nerdeyse 100 -150inci sayfasına kadar baya sıkıldım. Dişimi sırf merakımdan sıktım ve devam ettim, çünkü böyle bir kitap olmamalıydı benim için. Kitabın yarılarina geldiğimde ise ağır ağrılar yüksek ateş öksürük derken korona testi oldum birde onun verdiği halsizlikle kitaptan günlerce
Uğultulu Tepeler
Uğultulu TepelerEmily Brontë · İthaki Yayınları · 201642,1bin okunma
... Her şey yok olup yalnız o kalsa, benim varlığım gene devam ederdi; her şey yerinde kalıp da o ortadan kaybolsa, dünya bana büsbütün yabancı olurdu. Ben onun bir parçası olamazdım. Benim Edgar'a karşı duyduğum sevgi ormandaki bitkiler gibidir: Kış nasıl ağaçları değiştiriyorsa zaman da bu sevgiyi değiştirecektir, bunun farkındayım. Heathcliff'e karşı beslediğim sevgi ise alttaki ölümsüz kayalara benzer: Görünüşte pek az zevk verir ama, gerçekten gereklidir. Ben Heathcliff'im, Nelly... O her zaman benim benliğimde... Nasıl ben kendim için bir zevk kaynağı değilsem o da zevk olarak değil, gerçek varlığım olarak benliğimdedir...
·
Puan vermedi
Uğultulu Tepeler
Birini sevmek demek sadece ve sadece onu mu sevmektir? Diğer insaları yok sayıp onlara kötü davranmayı mı gerektirir? Sevdiğinin çocuğunu dahi sevmemek midir? Sevgi neydi? Sevgi evet emekti.Dahası sevmek bir insanı insan yapan en temel şeydi.Aynı su içmek,yemek yemek uyumak gibi..Sevgi bütün hırslardan,öfkelerden,intikamlardan daha güçlü olmalıydı.İşte bu yüzden her şeyin başı sevmek,önce sevgi demişlerdi.Yoksa Heathcliff bu kadar kötü olabilir miydi? Biraz olsun sevilseydi.. İşte bu kitap intikam arzusu ve hırsın nasıl insanın,insanların hayatını etkilediğini ve güç kimdeyse söz hakkınında onda olduğunu sesi çıkmayanın ezildiğinden bahsetmiş.Bazen çevremizdeki bir yakınımızın bizlere söylediği gerçekten de bizim iyiliğimiz içindir öyle değil mi Isabella ?? Ah Catherine'nin kızı Cathy sen iyi yürekli bir kızsın bazen bende senin gibi ruhum mezardayken yaşamışım ne yapayayım diyorum. ♧İlk başta okurken isimler biraz zor geldiği için yorucu geldi fakat sonradan hiç zorlamadan bir çırpıda okumaya başladım.Betimlemeler okurken sizi uğultulu tepelere sürüklüyor.Kitap aşk,tutku,intikam,öfke,hırs,keder,hastalık karanlık ve kasvetli havasıyla okurken sizi içine çeken sevginin nefret ve kine dönüştüğü harika bir Emily Bronte kitabıdır ve bitirdikten sonra ara ara bi uğultulu tepelere gidip gelebilirsiniz
Uğultulu Tepeler
Uğultulu TepelerEmily Brontë · Can Yayınları · 201842,1bin okunma
408 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
“Onun sevgisi yalnız benim olsun istiyorum!” Her güzel kitabın ardından duyduğum o burukluğu Uğultulu Tepeler’de biraz daha yoğun hissettim sanırım. Başlangıç olarak biraz farklı geldi bana açıkcası hatta bir ara,gerçekten de acaba övüldüğü kadar güzel bir kitap değil mi yani diye düşünmeye de başlamadım değil. Ancak 150’lere gelince su gibi aktı
Uğultulu Tepeler
Uğultulu TepelerEmily Brontë · Can Yayınları · 202142,1bin okunma
Reklam
Siz ömrünüzde hiç kimseyi sevmediniz mi, Heathcliff? Hiç mi sevmediniz?
Sayfa 331 - Can YayınlarıKitabı okudu
429 syf.
9/10 puan verdi
UĞULTULU TEPELER İNCELEMESİ.
Öncelikle herhangi bir yazım veya imla hatası olursa diye şimdiden özür diliyorum. Kitap ilk bölümlerde kimin öleceğini veya ne olcağını açık açık söylüyor bu beni baya bir şaşırtmıştı. Fakat kitapta neler olacağını bilmeme rağmen garip bir şekilde olayın içerisine sürüklendim olacaklar belli evet ama nasıl olacağı büyük bir muamma. Ben spoiler severim spoiler benim okuma şevkimi arttırır o yüzden bir problem yaşamadım ki zaten dediğim gibi nasıl olacağını öğrenmek için bile olsa kitabın içerisine çekiliyor insan. Karakterler bakımından bakarsak olaya kitabı okumadan önce insanlardan sürekli "Kitapta ki hiçbir karakterin çekilebilir/sevilebilir yanı yok, okurken hepsinden nefret ettim." sözleri ve türevlerini duydum o yüzden çok ön yargılı yaklaştım ama öyle değildi. Empati kurarak yaklaştığımda Heathcliff'i bile haklı bulduğum ve yakın hissettiğim yerler oldu hatta çok fazla oldu. Fakat bazı karakterleri aptal bulduğumu itiraf etmek zorundayım bu karakterler; Catty ve Linton'du. Isabella bile kaçabiliyorsa - ki Isabella'nın kaçtıktan sonra nasıl yaşadığını az bile olsa öğrenmek isterdim ama burası açıklanmamış- Uğultulu Tepeler'den onlar hayli hayli kaçar diye bakıyordum. Kitap bence iki bölüme ayrılıyor ve bu bölümler ; Heathcliff, Catherine ve Edgar Hikayesi / Catty, Hareton ve Linton Hikayesi. Şüphesiz birincisinin yanında ikincisi hiç kalıyor. Bu romanda adına en çok üzüldüğüm ve masum olarak bulduğum isim ise Hareton Earnshaw, bu yüzden kitabın sonunu çok beğendim. Akıcı ve güzel kurgusu olan bir kitaptı okunmasını tavsiye ederim.
Uğultulu Tepeler
Uğultulu TepelerEmily Brontë · Antik Kitap · 201442,1bin okunma
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.