La Dans 1909-1910
Fovizmin (çiğ ve bağıran renklerin doğrudan kullanımı) kurucusu sayılan Henri Matisse, ressamlığının yanında bir tasarımcı ve baskıcı olarak da anılır. Matisse, hukuk eğitimi alırken okulu yarıda bıraktı ve 1890'dan sonra yalnızca sanatla ilgilendi. Sembolist ressam Moreau'nun egzotik renklerinden etkilendi. İlk dönem eserlerinde neo-empresyonist izler görülürken, sonraki yıllarda tablolarında Akdeniz tarzı sıcak, canlı renklere ve duygusal olgulara yer vermeye başladı. Yıllar geçtikçe farklı bir tarza yönelen Matisse, 1905'te arkadaşlarıyla beraber yeni bir akım olan fovizmi yarattı. Tuvalin üzerinde şekillerle ve renklerle kendine özgü yeni bir stilde resim yapmayı tercih eden sanatçı, kendinden sonraki genç nesli de etkiledi. 1907'de görme fırsatı bulduğu Ambrogio Lorenzetti'nin fresklerinden etkilenerek yaptığı 'Dans' tablosu, mavi ve yeşil fon üzerinde, sade bir kompozisyon içinde dans eden insan figürlerini konu alır. İç içe geçmiş insanlar, tıpkı notalar gibi birbirine bağlı ve ahenk içindedir. Figürlerle, fon arasında karşıtlık vardır. Danslar sıcak, renklerse soğuktur.
Henri Matisse
🎨 Blue Interior
Reklam
Henri Matisse
🎨 Flowers, 1907
Henri Matisse
🎨 Black Philodendron and Lemons, 1943
Henri Matisse
🎨 Reading Woman In Violet Dress, 1898
264 syf.
6/10 puan verdi
·
43 günde okudu
Gertrude Stein, yayımlanan ilk eseri Üç Hayat’ta, birbirinden farklı ama bir o kadar da benzer hayatları olan Bridgepoint kasabası sakini üç kadının hikâyesini anlatır. İşçi sınıfından bu üç kadın, toplumun onları mahkûm ettiği rollerden sıyrılamamış ve kendi hayatlarının kontrolünü yitirmiştir. İlk kez 1909 yılında okurlarla buluşan Üç Hayat, modernist yazarlar tarafından üslup ve dilbilgisi kullanımı üzerine yapılacak cesurca deneylerin başlangıcıdır. Zaman-mekân bozulmaları ve geleneksel doğrusallığı bozan tekrarlar yazarın edebiyattaki yerleşik kurallara karşı çıkışını gösterir. Empresyonistlerin ve post-empresyonistlerin sanat eserlerinde ifade ettiklerini düzyazıda uygulayan yazar, belli kelimeleri, cümleleri, hatta bazen bir paragrafı tekrar eder; bildik imla ve noktalamanın dışına çıkar. “İyi Anna”daki doğrusal olmayan anlatı yapısı, Paul Cézanne’ın eserlerinden alır ilhamını. Stein’ın Pablo Picasso ile olan dostluğu, “Melanctha” hikâyesindeki sözdizimsel tekrarların önünü açar. “Kibar Lena” ise Henri Matisse esintileriyle bir kadının psikolojik portresini ortaya koyar
Üç Hayat
Üç HayatGertrude Stein · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021230 okunma
Geri121
217 öğeden 211 ile 217 arasındakiler gösteriliyor.