Etkinlik bir şey yapmak değil kişinin güçlerini verimli kullanmasıdır. Sevgi bir etkinliktir. Seviyorsam sevdiğim kişiyle devamlı olarak etkin bir ilgi içindeyimdir ancak yalnız onunla da değil.
Sevmek; kendini karşılıksız olarak adamak, sevgimizin sevilen kişide de sevgi oluşturacağı ümidini taşımak demektir. Sevgi bir inanç eylemidir, inancı az olanın sevgisi de azdır.
Zorluklara, aksilik ve üzüntülere meydan okumak; onları bize verilen haksız bir ceza olarak almamak bizi güçlü kılar. Bunun içinse inanç ve cesaret gerekir.
Yoğunlaşarak yapılan bir faaliyet kişiyi diri tutar, buna karşın yoğunlaşmadan yapılan faaliyet kişinin uykusunu getirir, günün sonundaysa kişinin uykusunu kaçırır.
Bir insana salt kendi kendime yetemediğim için bağlıysam o kişi ancak bir can simidi olabilir. Aradaki bağın sevgiyle hiçbir ilgisi yoktur. Mantığa aykırı görünse de yalnız kalabilme becerisi, sevme becerisinin koşuludur.
Bir kadını kocasının gözünde en çok yükselten şey, güzellik değil dürüstlük ve alçak gönüllülüktür. Çoğu zaman güzellik sevgiyi uyandırır ama bu sevginin kalması, sürekli olması için erdem ve uysallık gerekir.
Hastalık ya da alışkanlığın insanlara verdiği duygular, tabiatın gerçek tadını değiştiremez, bizim duyduğumuz bir tadın hiçbir nesnenin özünü değiştiremeyeceği gibi.