Ŵ Gökyüzüne dua etmeyeyim, lütfen sana yalvarıyorum
tanrım . Lütfen düzenli bir işi olmayan saf biri olmama izin
verme
₩: – Hey, umarım beni duyabilirsin ahbap, her neredeysen
Hey ahbap ben arada bir fikir buluyorum.
Kuşlar için küçük şemsiyeler yapabiliriz
Böylece yağmurda ıslanmazlar
Ve içimdeki ağır sözler için de şemsiyeler
Böylece paraşütle iner gibi hafiflerler
Şiirin içine girerken
Soyunun mutlaka son temsilcisiydi,
Zaman zaman aynaya bakan hüzünle.
Tuğralı alnıyla eski bir berat gibi
Avunan solgun yüzüyle.
Geçmişe tahta kapılardan geçerdi
Kuş tokmaklı, asma kilitli.
Onunla iki kişiydik
– Hey ahbap; niye düştün yollara,
Kaçılacak yer yok ki!
– Olmasın ne çıkar,
Yoruyorum ya peşimdekini.
– Hey ahbap; bu acı var ya,
Kuş olsan kaçırmaz seni.