Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bilinen renkleri karıştırıp yeni renkler elde edebilirdiniz, ancak bilinmeyenden hiçbir şey var edemezdiniz.
Tamamıyla emsalsiz bir his, acının ötesinde bir dinginlik ya da dehşetin ötesinde bir hissizlik olmalıydı…
Reklam
Günler üst üste yığılıyor ve ufak kararlara baskın geliyor, değil mi? Şu ziyaret etmeme kararın. İlk birkaç gün yeterince kolay geçmiştir, öfkenin ve gençliğinin gücü buna yardımcı olur. Ama sonra geri dönüştürülmeyi bekleyen çöpler gibi birikirler. Yanılıyor muyum?
O iyi bir adamdı, ancak kalbi kırıktı. Bu da en iyileri bile alaşağı eder.
Günün birinde birer ölü olacağımız gerçeği dışında hiçbir şeye güvenmeyin.
Bana dar gelen şey hayatım, demek istedi. Tenim bana dar geliyor. Duvarlar bana dar geliyor.
Reklam
Hakikatten sonsuza dek kaçamayız.
Çoğu insan o kitaplardaki renklere şüpheyle yaklaşıyordu, tıpkı mor filler ve pembe kuşların yaşadıklarından şüphe duydukları gibi..
Hiçbir zaman gerçekleşmeyecek bir şey için üç yıl boyunca sessizce beklemişti ; bekleyişinin her bir günü, mutlu günlerinin bir ayına bedeldi.
... "hiçbir zaman gerçekleşmeyecek bir şey için üç yıl boyunca sessizce beklemişti; bekleyişinin her bir günü, mutlu günlerinin bir ayına bedeldi."
Sayfa 11 - İthaki Yayınları, Hugh Howey, çeviri: Mehmet Rasim Emirosmanoğlu ve Gökhan Sarı, 4. Baskı
Reklam
"İnsanlar kendilerini güvende hissetmek ister. Kötü bir senaryo yaşadığında sığınacak birileri ya da bir yerler olduğunu bilmek isterler."
Sayfa 145Kitabı okudu
Düşünmenize ses etmiyorlardı, nasıl olsa sizi bütün o düşüncelerinizle birlikte gömebilirlerdi. Ancak birlikte çalışmanız, koordine olmanız ve fikir alışverişinde bulunmanız yasaktı.
Bundan 100 yıl sonra hayatım bundan 100 yıl önce olduğu gibi olacak. 
Sayfa 147Kitabı okudu
Damlacıklar el fenerini ışığında parollıyordu, geriye kalan her yer karanlığa teslimdi. 
729 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.