Askerlikte her saati ,her dakikayı sayarak bekledikleri gün gelip çatmıştı ve başından bu tip olaylar geçen ya da uzun süre çalışıp en zor sınavları veren herkesin kolayca tahmin edebileceği gibi cemalin içinde garip bir boşluk duygusu oluşmuştu . Samansi bir şey; tatsız... Sanki o anda iyi olduğu halde aklının bir köşesinde kötü bir şeyler oluyor duygusu uyanmış da ,ne olduğunu bir türlü bulamıyormuş gibi bir huzursuzluk...
Harese nedir, bilir misin oğlum?
Arapça eski bir kelimedir.
Bildiğin o hırs, haris, ihtiras, muhteris sözleri buradan türemiştir.
Harese şudur evladım:
Develere çöl gemileri derler bilirsin, bu mübarek hayvan
üç hafta yemeden içmeden, aç susuz çölde yürür de yürür;
o kadar dayanıklıdır yani.
Ama bunların çölde çok sevdikleri bir diken vardır.
Gördükleri yerde o dikeni koparır çiğnemeye başlarlar.
Keskin diken devenin ağzında yaralar açar,
o yaralardan kan akmaya başlar.
Tuzlu kan dikenle karışınca bu tat devenin daha çok hoşuna gider.
Böylece yedikçe kanar, kanadıkça yer, bir türlü kendi kanına
doyamaz ve engel olunmazsa kan kaybından ölür deve.
Bunun adı haresedir.
Demin de söyledim, hırs, ihtiras, haris gibi kelimeler buradan gelir.
Bütün Ortadoğu’nun âdeti budur oğlum, boyunca birbirini öldürür
ama aslında kendini öldürdüğünü anlamaz.
Kendi kanının tadından sarhoş olur.
(...)
Ne diyorsun, kulaklarım eskisi kadar işitmiyor artık,
biraz yüksek sesle konuş. Evet, evet IŞİD denilen bela da bu işte.
Kanlı toprakların, kanlı teşkilatı.
Hüseyin’i de onlar vurdu zaten.
Heyecanlanma, hepsini anlatacağım sana ama yavaş yavaş.
Acele yok. Erişir menzili maksuda aheste giden, evladım.
Mehmet’in arkadaşlarından
Kimse hayatından memnun değil. Herkes derin bir huzursuzluk içinde kıvranıyor; daha iyi bir hayata ulaşmak istiyor ama o yeni hayatın ne olduğunun da farkında değil. Tarifi yok; dolayısıyla toplumun mitolojisi ve ideali de yok. Bu yüzden bir nehrin suları bizi önüne katmış götürüyor. İnsanlar akıntıdan kurtulmak için kıyıdan sarkan dallara tutunmaya çalışıyorlar. Kimi din dalına tutunuyor, kimi milliyetçilik, kimi Kürtçülük; kimi ise nihilizme gömülüyor.
''Eğer Zilan,Nergis,Meleknaz ve binlercesi homosapiens değil de hayvan olsaydı bu acıların hiçbirini çekmezlerdi,kendimizi hayvanlardan ve bitkilerden üstün görmemiz büyük bir aldatmaca,insanlık diye yücelttiğimiz şey aslında ne aşağılayıcı bir kavram diye düşündüm.''
IŞİD'in yarım bıraktığı bir işi kendilerine Volk bilmem ne adını veren faşistler bitirdi. Yani cihatçı Müslümanlar ile Haçlı Naziler ortak bir cinayet işledi. Katil olduktan sonra ha haç takmışsın boynuna, ha hilal, ne farkı var birbirinden.
"Eski bir Arap şiiri geliyor aklıma;
Asil insanların en neşeli zamanlarında bile bir hüzün vardır,
daha düşük ruhlar ise en sefil zamanında bile neşelidir."