Mervan, Hz. Osman yönetiminde başından itibaren sürekli etkin oldu. Onun halifeye sadece kâtiplik yapmadığı, zaman zaman daha öte davranışlar içinde bulunduğu görülmektedir. Şu soru sorulabilir: Halife hemen herkesin muhalefetine rağmen neden hâlâ Mervan b. Hakem’i görevinde tutuyor ve onu en azından dinlemeye değer buluyordu? Hz. Osman’ın daha önce belirttiğimiz diğer nedenlerin yanında, her şeye rağmen Mervan’ın görüşlerini dikkate alması Mervan’ın kanaatlerinin iktidar açısından kabul edilebilir yanlarının bulunması ve ikna edici bir kişiliğe sahip olmasıyla açıklanabilir. Belki de Hz. Osman, Mervan b. Hakem ve Saîd b. el-Âs gibi Emevîlerin görüşlerinin isyanın ayak seslerinin duyulmasından itibaren uygulandığı takdirde sonuç getirebileceğini düşünüyor, fakat onların önerdiği yoldaki girişimleri kendi idarî ilkelerine aykırı buluyordu. Davranışlarından Mervan’ın siyaset konusunda iddialı olduğu anlaşılmaktadır. Onun olaylara müdahalesinin basit, alelade çıkışlar olarak düşünülmemesi gerektiği kanaatindeyiz. Aksine o, günü kendisi açısından en iyi şekilde değerlendirmeye çalışıyor, öte yandan geleceğine yatırım yapıyordu. Onun daha
sonraki siyasî yaşantısı dikkate alındığında bu durum daha net görülür.