Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

İbrahim gündoğdu

İbrahim gündoğdu
@i_nuhgundogdu
İnşaat Mühendisi
SAMSUN
3 okur puanı
Ocak 2020 tarihinde katıldı
440 syf.
·
Puan vermedi
·
330 günde okudu
İmam Şamil Dağıstan Aslanı
İmam Şamil Dağıstan AslanıTarık Mümtaz Göztepe
7.8/10 · 30 okunma
Reklam

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Türkiye'de Kültür İhtilali
Nitekim bizim <<Dil devrimi>> (İhtilal) için giriştiğimiz mücadeleyi ne Rusya ve ne de Çin düşünebilmiştir. Ruslar kendileri için bir Dil devrimine cesaret edememişler; sadece Türklere yardımcı olmuşlardır. Nitekim Stalin, dilin tren gibi bir vasıta olduğunu ve burjuva gibi proleter cemiyete de hizmet edeceğini söyleyerek bu köklü inkılabı reddetmiştir. Bu durumda Stalin de bize göre bir <<gerici>>dir. Çinliler de o garip yazılarına bile dokunamamışlardır. Daha mühimi Rusların vaz geçtiği ve Çinlilerin kargaşalığa sebep olduğu Kültür ihtilali Türkiye'de ne hızını kaybetmiş ve ne de demokrasi içinde bile inkişafına ciddi bir engel çıkmıştır.
Sayfa 153Kitabı okudu
<<Devrim>> lerin muvaffakiyetine en büyük engeli İslamiyet teşkil etmekle beraber inkılapçı deha buna da çare bulmuştur. Nitekim bize mahsus bir laiklik anlayışını başlıca temel yaparak dini yalnız dünya ve devlet işlerinden uzaklaştırmadık. Onun dalını, budağını kırdık ve bu sayede cemiyet hayatındaki kudretini de sildik. Öyleki bugün laiklik dinden daha mukaddes bir müessese olmuştur. Hatta dini veya ilmi mukavete karşı da irtica ve <<gericilik>> silahlarını kullanan daha kuvvetli bir <<devrim>> taasubu yarattık. Sağ - sol taassup birbiriyle çarpışırken biz de rahatça <<uygarlık>> yolunu bulmuşuzdur. Bu başarılar sayesinde Avrupalılar da artık, Türkleri din, dil ve kültürleri ayrı Asyalı bir millet saymaktan vaz geçmişlerdir. Biz de, bu suretle, Avrupa Konseyi, Müşterek Pazar ve siyasi birliği ve Nato'su ile, tam bir Avrupalı millet olmuş ve onlardan fazla Büyük Avrupa idealine bağlanmış bulunuyoruz. Buna karşı Şimale ve Çin'e kadar uzanmak isteyen aşırıların hadlerini aşmalarına da müsaade etmeyecek ve hadlerini bildireceğiz!
Sayfa 147Kitabı okudu
Reklam
İngiliz tarih felsefecisi A. Toynbee de kendi kültürümüzden ayrılmakla ve taklitle bir medeniyet yaratılamayacağını söyler. Halbuki biz yeni bir medeniyet düşünmüyor; sadece Avrupalı olmak istiyor ve buna engel unsurları yıkıyoruz.
Sayfa 147Kitabı okudu
Bir İngiliz dergisi hala bu ilmi hakikati ve davamızı kavrayamamış ve "Türkler Avrupa'nın birleştirilmesi ve müdafaasında Almanlar ve Hollandalıları geride bırakmak gayretindedirler." ifadesiyle istihzaya kalkışmıştır.
Sayfa 146Kitabı okudu
Türkler'den önce Garbı temsil eden Bizans imparatorluğunu İslam dünyasından ayıran hudut da Anadolu'yu zaten Şark'a bağlamıyordu. Bu maksatla da Hitit(Eti) lerin Türk olduğunu isbat ettik. Yunan medeniyetinin Anadolu'da doğduğuna ve Avrupa'nın da kaynağını teşkil ettiğine göre medeniyetçe de zaten Avrupalı idik. Yunan, Roma ve Hristiyanlık eserlerini muhafaza ve ihya etmekle de aynı mirasa sahibiz. İşte biz bu tarihi, ırki ve coğrafi sebepleri keşfederek <<devrimler>> sayesinde Asya'dan ve geri şark milletlerinden kurtulduk. Zavallı Osmanlı Türkleri Viyana önlerinde bile Avrupalı olamamıştı. Biz ise Küçük - Asya'yı eklemekle Büyük Avrupa'yı yarattık. Bundan sonra da, artık Küçük - Asya adı tarihe karışmış ve bundan böyle kullanılması yasak edilmiştir.
Sayfa 146Kitabı okudu
İnkılabın Zaferleri
Gerçekten Batılılaşma idealimiz öyle kuvvetli idi ki, Türklerin Avrupalılarla aynı ırktan bulunduğunu, hatta bu milletlerin de aslında Türk olduğunu ispat ettik. Jeolojik bir inkılap yaparak Avrupa'nın hudutlarını Boğazlardan ve Kafkaslardan Toroslara kadar uzatabildik.
Sayfa 146Kitabı okudu
Medeniyet Davamız ve Üniversite Buhranı
Her yıl onbinlerce Türk gencinin kapılarına dayandığı Üniversiteler memleket ihtiyaçlarına göre ayarlanmadığı, liseler yığın halinde talebe sevk ettiği için milletin enerjisi boşuna harcanmakta ve Türkiye yakın bir zamanda bugünkünden daha ağır problem ve buhranlara namzet bulunmaktadır. Ders yılının başlangıcında bu umumi prensipleri belirtirken Üniversite ve Maarif ilmi ve milli ihtiyaçlara göre islah edilmediği takdirde Türkiye'nin bizzat bu müesseselerin kurbanı olacağını ilanda hiçbir tereddüt yoktur.
Reklam
Medeniyet Davamız ve Üniversite Buhranı
Bugün Türkiye'de Üniversite ve yüksek mekteplerin ilim, ihtisas, kültür ve mefkure bakımından zayıf aydınlar yetiştirdiği, ideolojik sapıklığın yayılmasına diplomalı unsurlar eklediği ve bu sebeple de memleketi ağır yük ve meseleler karşısında bıraktığı bir gerçektir. Bu durum kitle halinde kifayetsiz bir liseli ordunun Üniversitelere hücum etmesine ve tahsil seviyesinin düşmesine geniş bir tesir etmiştir.
Türkiye'nin Izdırabı ve Bozuk Maarif
Ana dile hakim olmayan bir neslin yalnız ciddi bir kültür değil sağlam bir muhakemeye sahip olması da imkansızdır. Halbuki Türk maarifi kültür ve mefkure kifayetsizliği yanında da Türkçeyi kısırlaştırmak ve iptidaileştirmek yoluna sapmıştır. Bu sebeple yalnız orta ve yüksek tahsil mezunları değil, bazen orta öğretim ve üniversite hocaları bile Türkçeye sahip olmaktan mahrum kalmıştır ki, bu hadise Türkiye'de kültür sukutu ve geri gidişten de daha tehlikeli bir durumun yaratıldığına ve milli varlığımızı sarstığına şaşmaz bir delildir.
41 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.