Kışın ihtiyarlamış, yazın ise genç olduğu bir günde, kar a aşık bir çocuğun hızla eriyen son kar birikintisine olan vedası gibiydi. Dokunursa daha hızlı eriyecek, daha hızlı kaybolacak, dokunmadan yapılan acı dolu bir veda.
Düşünüyorum da, dünyanın en güzel konağında da olsam, denize nazaran yalıda da olsam, gönlüm hep muhabbet arar, sevilmek arar. Nedir bu koşuşturma, bedenin açlığı nedir ruhun yanında.