Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Yarım peçete
"Herkese anlattım yarım peçete olayını. Herkese. Evlendiğiniz erkeğe dikkat edin, dedim. Cimri olmasın, dedim. Erkek bencilliği, nankörlüğü hiçbir şeye benzemez, dedim. O enişte olacak adamı rezil edeyim ki insanlığa bir hizmetim olsun, dedim. Gördüğüme anlattım. Göremediğime telefon ettim..."
köksüz bağsız durmayı öğrendim..
Her dal kökünden ayrı olarak zamanın içinde çiçeklenmiş bir neşe ile yüzüyordu. Ama ne çiçeklerin ne de dalların ömrü uzun olacaktı. Çünkü her ömür kökten besleniyor, her canlı bir kök ile hayat suyuna kavuşuyor. Köksüzlüğün özgürlüğü kısa bir süreliğine neşeli, renkli ve çiçekli olabilir. Ama neşeli dalların ömürsüzlüğünü en iyi anlayan kuşlar.. Konacak bir dal bulamadan öylece kanat çırpmaya devam ediyorlar...
Sayfa 132
Reklam
Çaresizlik ve müphemlik kadar insanı yoran, hırpalayan başka bir şey yoktur...
Sayfa 122
Bir çuval, dedi. Hayattan geriye kalan bir çuval ve bir ton acı...
Sayfa 65
Kadın...
Bereket bu üç şeyde gizli. Un,unu hamur edecek kadın bileği,günü bayram edecek kadın rikkati...
Sayfa 37
Reklam
Koç burcu kadını :)
Göz hapsinde tutulmaktan oldum olası nefret etmişimdir.Gözetlenmekten,göz kulak olunmaktan," Gözüm üstünde bak ha" denmesinden...
Sayfa 14
Gökyüzünde otağ kurdum oturdum Yeryüzünde hayat başka ruh başka Beste: Avni Anıl Güfte: Fethi Dinçer
Reklam
Kadın evin içinde kocaman bir yalnızlığın içinde kaldı. Her giden arkasında kocaman bir boşluk bırakıyordu. Akşam eve dönenler, sabah bıraktıkları boşluğu doldurmuyordu bir türlü. Kişilerden kalan boşluklar eşyalar tarafından ele geçiriliyordu sanki…
Babamın wp durumları:)
Biz hanımla bir gün şöyle oturamadık. Bir gün eller gibi hiç telaşsız çay içemedik. Hep çalıştık. Çabaladık. İçtiğimiz çay bir işin yorgunluğunu atıp öteki işe başlama sırasındaydı. Beş çocuk büyüttük, okuttuk. Şimdi bütün gün feyslerinde, "oraya gittik, buraya gittik" diye fotoğraf paylaşıyorlar. Eşşek sıpaları , ananızı bir yere götürmediniz. Peşinize düşüp gelmezdi, ama bir gün teklif edeydiniz. Ana, deseydiniz, bak burada böyle bir yer var. Sağ olun, derdi. Gitmiş kadar oldum, derdi. Teklif edemediler. Oğlanlar neyse de özüm özüm/iki gözüm/ tatlı kızım diye büyüttüğü...
^Bu kadar gecikmenin bir bedeli olmalı. Bu kadar gecikmenin sakladığı bir sır. Bu kadar gecikmenin sakladığı bir hikaye. Bu kadar gecikmenin olaylara kapı aralayan bir işlevi, bir rolü olmalı. Yani hikayeler öyle olur. Hikayenin sonunda, demek bunun içinmiş deriz. ^
Suriyeli İzi
Bir bebeğin yüzüne bir kez baktınız mı cennetten gönderilmiş bir mektup olduğunu anlarsınız. Anlarsınız da, dünyaya gelmiş bu bebeğin, çoktan unuttuğunuz her şeye vakıf olduğunu ama sonra onun da gelirken bildiklerini unuta unuta büyüyeceğini sezerek, yüzündeki anlamları çözmeye uğraşa uğraşa, bağlılığınıza kördüğümler atarsınız.
427 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.