Yine de benim canım yavrum,
Düşersen kedere aşkın seni terk ettiği bir gün,
Gel sarıl bana, mühim değil kaç yaşında olduğun.
Ağla, dök içini, rahatla, istersen lânet oku aşka.
“ — Ne yapmak gerek peki?
Sağlam bir arka mı bulmalıyım?
Onu mu bellemeliyim?
Bir ağaç gövdesine dolanan sarmaşık gibi Önünde eğilerek efendimiz sanmak mı?
Bilek gücü yerine dolanla tırmanmak mı?
İstemem!
Herkesin yaptığı şeyleri mi yapmalıyım Le Bret?
Sonradan görmelere övgüler mi yazmalıyım?
Bir bakanın yüzünü güldürmek için önünde şaklabanlık
Ne yapmak gerek peki?
Sağlam bir arka mı bulmalıyım?
Onu mu bellemeliyim?
Bir ağaç gövdesine dolanan sarmaşık gibi
Önünde eğilerek efendimiz sanmak mı?
Bilek gücü yerine dolanla tırmanmak mı?
İstemem!
Herkesin yaptığı şeyleri mi yapmalıyım Le Bret?
Sonradan görmelere övgüler mi yazmalıyım?
Bir bakanın yüzünü güldürmek için biraz şaklabanlık
Görülmemiş bir gündü
Bir yıldızın kaydığı
Nerede o çocuksu gülüş
Gözü kararmış gökyüzü
Dök içini doyasıya
Dağ taşın eline yüzüne
Gözleri semada
Deniz yüreğime yağ