Bu kişi bu yıla dair gerçekliklerinin bir sonraki yılın yanılgıları olacağına rağmen, yaşamının her anında kendini bazı gerçekliklere dair bir inancın öznesi olarak bulmuştur.
"Benim babam şehit olmuş. Ben hiç görmedim onu. Dekovil hattının orada, trenden inen askerlerin hepsine baktım ben. Hepsini karşıladım, hepsine babamı savaşta gördünüz mü, diye sordum. Hiçbiri cevap vermedi. Bir türlü gördük,görmedik demiyorlar. Şehit oldu, zaten biliyorum ben bunu ama size bir soruvereyim dedim, babamı cephede gördünüz mü?"
Gözyaşlarım boynunu ıslatmıştı. Paşa cevap vermedi. Beni omuzlarımdan tuttu, kendine doğru çekti. Sarıldı. Kulağıma eğildi.
"Cephedeki tüm babaları gördüm ben. Senin baban bundan böyle Cumhuriyet'tir çocuk." dedi.
Umudun ne olduğunu o komşudan daha iyi biliyordum ben. Şehre her gelen gazinin peşinden belki babamdır diye koşuyordum ama o bizim eve gelmiyor, başka eve gidiyordu. Al sana umut!