Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.38
Perhan
Perhan
@ilhanberhan8
Manevi huzur veren her eylem ahlakidir.
Keşke tıp kazansa. (Güncelleme=Kazandı)
Van
13 okur puanı
Ocak 2021 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
Saygıdeğer yazar Aziz Nesin'in kendi tarzında yazdığı öykü kitabı. Aziz Nesin okurları bu öykü kitabında farklı bir anlatımla karşılaşmayacaklardır, öyküler de ülkemizin sıkıntılarını tema edindiği için pek yadırgamayacaklarını düşünüyorum.Daha ilk öyküsüyle beraber siyasetçilere güzel bir gönderme yapan Aziz Nesin bilinçlenmemizi isteyen nadir yazarlardan olmakla beraber,öyküde en beğendiğim kısım (ki ben bunu gerçek bulurum) politikacıların birer deli olduklarıdır.Öyle ki bunlar çıktı mı bir daha inmezler cümlesi öyküde gayet hoş bir yer bulmuştur.Ayrıyeten kitapta beğendiğim diğer öykü ise "gulgule yok mu" idi. Okuyanların öykünün aslında halkımızın cahilliğini ve mükemmel uydurma yeteneğini anlayacaklarını düşünüyorum.Yazımı şu cümleyle bitirmek istiyorum.Arkadaşlar, ne olur, okuyun.Cahil kalmayın.Yalvarıyorum size.Siz cahil kaldıkça sizlerle mücadelemiz gittikçe zorlaşıyor.Ne olur sorgulayın ve Aziz Nesin'in hayalini kurduğu gençlik olun.Yemin ederim ki bizim diğer milletlerden hiçbir eksiğimiz yok.Hatta ahlak olarak daha ileriyiz ama ahlakı eğitim ile taçlandırmadıkça gelişemeyiz.Sorgulayın ki günümüzde yaşanan kötü şeyler sizin de başınıza gelmesin ve artık rica ediyorum bireysel düşünmeyelim.Birimiz hepimiz için varız.Geleceği ve geleceğimizi güzel yürütmek bizim elimizde...Başaracağımıza inanıyorum, her ne kadar da umudun tükense de
1975 den beri değişmeyen çılgın insanlar
Oğuz Atay'ın 1975 yılında yazılmış bir öykü kitabı.Tarihi vurgulamamın nedeni o zamanlardan beri toplumuzun bazı özelliklerinin hiç değişmemiş olmasıdır belki de benim öyle düşünmem de olabilir.8 öyküden oluşan kitapta en beyendiğim öyküler "Korkuyu Beklerken (romana adını veren öykü)" ve "Babama Mektup"tur.Korkuyu Beklerken
Büyük insan analizcisi Fyodor Mihayloviç Dolstoyevski
Kesinlikle bu romanı,roman okurken sabırsız davranan insanlara tavsiye etmiyorum.Not olarak düşmek gerekirse Dolstoyevski karakter analizcisi bir yazar olduğu için onun kitaplarında olay derinliğine rastlamak zordur kendinizi karakterlere vermelisiniz.Romanın içeriğine değinecek olursak,olay kahramanının yolda bir kıza rastladığınve ona duyduğu ilgi ve tesadüfi tanışmalarını işliyor.Roman bize gerçekten seven insanın karşısındakinden karşılık beklemeden onun yararına her şeyi yapabileceğini gösteriyor. Romanda geçen Nastenka karakterine dikkatinizi çekmek isterim çünkü okuduktan sonra anlayacaksınız ki maalesef günümüzde cinsiyet fark etmeksizin çok Nastenka var.Spoiler içermemesi için olayı bu kadar özetledim.Kendi şahsi görüşümü de paylaşmadan edemeyeceğim.Kendi hayat tecrübelerime de dayanarak söylemek isterim ki yarın öbürgün bir eş seçecekseniz ne olur vicut indexine değil de iç güzelliğine bakın yoksa sevdiğiniz kişinin Nastenka dan farkı kalmaz...:)
Berhan ilhan
Okur Takip Önerileri
Bu kitabı okuyunca Sibirya hapishanesine girmiş gibi oluyor insan.Bir soylu ve alt tabakadan mahkumların çatışması da bu kitapta geçiyor.Öğrenmeye istekli olan müslüman çeçen detayı da çok güzel olmuş.Zaten olayın baş karakteri roman boyunca arkadaşlarının dertlerine değiniyor.Romanda üzüldüğüm yerlerden biri ise bir mahkumun suçsuz yere yatmasıydı hem de büyük bir iftiradan dolayı.Spoiler içerdiği için bunu anlatmayacağım.Böyle kitaplar okurden dikkatimi her zaman çeken şey soylu-soysuz denilen,günümüzde sadece adının değişerek fakir-zengin olduğu çatışmasıdır.Maalesef bir ceza evinde bile eşit şartlar sağlanılamıyor.Zengin her zaman farkını ortaya koyuyor fakir ise kötü yemeklerle ve korkunç cellatlarla münakaşa yaşıyor.Ders niteliğinde olan bu kitapta çıkarılacak çok ders var aslında...Her okuduğunuzda bir piskolojik analizi aklınızda tutmayı unutmayın....
Berhan İlhan
Saygıdeğer yazar Aziz Nesin'in bir başka harika öykü kitabı "Hangi Parti Kazanacak".Bu öykü kitabı klasik Aziz Nesin'in aslında hüzünlü ama güldüren ve hikaye bittikten sonra hüznü yaşadığınız kitaplarından.Tabii ki her öyküsünde ince mesajlar olan bu kitapta en beğendiğim öykü "Memur Sendikası" olan kısmıdır.Söze gelince herkesin yeri ve zamanında devlete atıp tuttuğu eleştirdiği ve icraate gelince sıfır olan ülkemin çılgın insanlarından söz eder.Ve kadına verilen ama verilmeyen değer de küçük cümlelerle öne konur.Tabii göremeyen insan inceleri anlayamaz.Aziz Nesin'i en çok sevdiğim yönü milletimizi değişmeyen nitelikleriyle aktarmasıdır.Öykülerinin yazılmasından uzun süreler geçmesine rağmen insanımızın bazı konularda ilerlemediği bariz bir şekilde görülüyor.Namaz bilmeyen kasabaya gelen öğretmeyi bilmeyen imam gibi insanlar maalesef başımıza şuan bile imam olarak durmuşlar.Aziz Nesin burada o inceyi de yakalamış.Söz konusu Aziz Nesin olunca gerçi fazla söze de gerek yok.Yaşıtlarıma tavisye ettiğim nitelikte bir kitap.Son tavsiyem şudur :Lütfen en az 1 tane Aziz Nesin kitabı okuyun ki hangi anlamda olursa olsun bazı şeylerden ders çıkarabilesiniz.
Berhan İlhan
Kendi kuralına bile uyamayan kuralcı kişilikler...
Kötü kitabı bulunmayan George Orwell'in mükemmel bir eseri.Kitap masal denilebilecek bir tarzda yazılmış politik bir eser.Eserden çıkarılması gereken bir sürü ders vardır muhakkak ama ben bu tür eserleri ülkemin insanları ve yöneticilerine çok benzetiyorum.Hani her millette vardır o tiplerden. Bir politikacı yanlış bir şey yapsa sanki kendisi yapmış gibi savunanlar.İşte bu kitapta o tiplemelerin olması çok güzel olmuş.Benim dikkatimi çeken en güzel noktalardan biri de şudur: Hayvanları çıkarıp onlar yerine insanları koysak ya da sonradan doğmuş devletleri(gelişmekte olan devletler de dahil) koysak her şey gerçekmiş gibi oluyor.İnsanın dikdatörlüğünden kaçan hayvanlar maalesef domuzun dikdatörlüğüne varıyor ve başta göklere çıkardıkları domuzların çeşitli olaylarına şahit oluyorlar.Tabi buna ses eden hayvan sayısı çok az oluyor.Günümüzde de böyledir.Domuzlardan biri kötülük yapsa ülkemiz veya dünya ülkelerinde karşı çıkan hayvan sayısı maalesef çok az oluyor.Kötü bir şeyler olduğunu sezen hayvalar ise köpeklerden korktuğu için ses çıkaramıyor.Ve olan maalesef hayvanlara oluyor.Bu kitabı okurken dikkatimi çeken bir başka şey ise domuzların tüm hayvanlar uysun diye koyduğu yasaları salt kendileri ihlal etmesiydi.Günümüzde de öyle maalesef kadın tecavüzlerinin çoğunu belli bir rütbeye gelmiş olan (siyasi fikir içermemektedir) zengin insalar ve yasaları çıkaran yönetici insanlar yapmakta.Bence bu akıllı,zeki ve eleştiren bir nesil için okunması gereken bir kitap.Ve her zaman demişimdir ki kitap okurken lütfen dini veya siyasi kimliğinizi bir kenara bırakın.
18 yaşında bir okur.
BERHAN İLHAN
Aziz Nesin;Türkiyenin gelmiş geçmiş en iyi mizah yazarıdır.Eleştirel olan mizah yazıları 1940 lı yıllarda (tarih net bilmiyorum) yazılmış olup günümüz Türkiye'sinin aslında hiç değişmediği hep aynı kaldığına güzel örneklerdir.Aziz Nesin'in kendisi dinsizdir.Ama içinizdeki din düşmanlığı kitabı okuyuşunuzu etkilememeli onu bir köşeye bırakmalısınız ve göreceksiniz ki bu yazar salt doğruları yazmıştır.Kitabı okumasını beklediğim kısım 18-19-20 yaşlarında olan gençlerdir.30 lu ve 40 lı yaşların fikirleri hep taş kaldığı için bu kitap onlara yalan gelecektir.(Tabiki de kast edilen tip insan modelini anlıyorsunuz).Bu kitabı okumadan önce "Ah Biz Eşekleri" okumanızı öneririm.Böylece Ölmüş Eşek ve Kurt'un meselesini daha iyi anlayabilirsiniz.Yep yeni bir gelecek ve güzel yarınlar için genç arkadaşlarıma okumalarını ve aptal kalmamalarını şiddetle tavsiye ediyorum. BERHAN İLHAN(18 yaşında bir türk vatandaşı)
