Maide/14
(Yahudilerden olduğu gibi) “Gerçekten biz Nasrânîleriz!” demiş olan kimselerden de (Allâh’a ve Rasûlullâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) dâhil tüm peygamber lere inanacaklarına dâir) kuvvetli sözlerini aldık. Ama onlar kendisiyle öğütlenmiş oldukları (emir ve yasaklara âit) şeylerden büyük bir hisseyi hemen unu tuverdiler. Biz de düşmanlık ve
Nisa/171
Ey kitap ehli (olan Yahudi ve Hristiyanlar)! (Îsâ (Aleyhisselâm)a “Veled-i zina” deyip alçaltarak, yahut “Allâh’ın oğlu” demekle haddinden fazla yükselterek) dininiz hakkında haddi aşmayın ve hak (olan eş ve evlattan münezzehlik inancın)dan başka bir şeyi Allâh’a karşı söylemeyin! Meryem oğlu Îsâ Mesih (Allâh’ın oğlu değildir), ancak Allâh’ın
Reklam
Nisa/158
Doğrusu Allâh onu Kendisin(in yönetiminde olan gökler)e yükseltmiştir. Allâh (istediğinin gerçekleşmesine engel olunamayacak derecede güçlü olduğundan, Îsâ (Aleyhisselâm)a saldıran Yahudilerden intikam almaya) dâima (muktedir bir) Azîz ve (onu göklere yükseltme gibi kararlarında hikmet sahibi bir) Hakîm olmuştur. Bu âyet-i kerîmelerden anlaşıldığı üzere; Yahudiler Îsâ (Aleyhisselâm)ı öldürememişlerdir, dolayısıyla çarmıha gerilen kişi, onu öldürmek üzere gönderdikleri Yahudi’dir ki, Allâh-u Te`âlâ onun yüzünü Îsâ (Aleyhisselâm)a benzeterek, Îsâ (Aleyhisselâm)ı da diri bir halde göklere kaldırarak bu konuyu onlar için içinden çıkılmaz bir hâle sokmuştur. Bu yüzden Hristiyanlar da büyük çelişkide dirler, zira onlar da Îsâ (Aleyhisselâm)ın çarmıha gerilerek öldürüldüğü gibi yanlış bir inanca sahiptirler. Allâh-u Te`âlâ’nın Müslümanlara lütfettiği doğru inanç ise, Hasen (Radıyallâhu anh)dan rivayet edilen bir hadîs-i şerîfte buyrulduğu üzere: “Îsâ (Aleyhisselâm)ın ölmemiş olduğu ve kıyâmetten önce tekrar döneceği” (Taberî, No: 7129, 3/288) şeklindedir. Bir sonraki âyette de Îsâ (Aleyhisselâm)ın vefâtından önce Ehl-i Kitab’ın tamamının ona Allâh’ın kulu ve rasûlü olarak doğru bir inançla iman edeceği bildirilmiştir ki, bu da âhir zamanda Deccal’ı öl dürmek ve Hazret-i Mehdî’ye yardım ederek İslâm’ı dünyaya hâkim etmek için ineceği vakit gerçekleşecektir. Zira o zaman İslâm dininden başka bir din kalmayacaktır. Zaten Îsâ (Aleyhisselâm) da peygamberlik vasfıyla değil, Rasûlullâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)`e ümmet olma şerefini elde etmek üzere inecektir
İbrahim şöyle dedi: "Ey rabbim, bu beldeyi zorbaların saldırısından emin kıl. Bu beldeyi cezalandırma. Ey rabbim, kâfir olanların dışında, Mekke'de ya­şayan müminleri çeşitli mahsullerle rızıklandır." Rabbi de İbrahim'e dedi ki: "kim inkâr ederse onu da rızıklandırırım. Çünkü ben, iyilerin de kötülerin de rı­zıklarını veririm. Ecelleri gelinceye kadar onları, dünyadaki mahsullerle az bir zaman geçindiririm. Sonunda da onu yüzüstü süründürerek cehennem azabına sevkederim. Bu dünya nimetlerinden sonra varılacak o cehennem ne kötü bir yer­dir.
Sayfa 336
Nisa/92
Hiçbir mümin için, yanlışlıktan başka bir suretle diğer bir mümini öldürmesi vaki olamaz (ve olmamalıdır, zira kâmil bir iman, sahibini adam öldürmek gibi büyük günahlardan korur)! Her kim yanlışlıkla bir mümini öldürürse, artık (onun cezası ) imanlı bir köle âzâd etmek ve (ölenin) âilesine teslim edilecek bir diyettir. Ancak (kan sahiplerinin,
"Kişi ile Allah'a ortak koşmak ve kâfirlik arasındaki şey, namazı terketmektir."*
* Müslim K. el-İman, hah: 134, Hadis No: 82/Ebu Davud, K. es-Sünen bab: 15, Hadis No: 4678/Tirmizi, K. el-İman. bab: 9 Hadis No: 2618
Reklam
487 öğeden 361 ile 370 arasındakiler gösteriliyor.