1 aydır buradayım. Birçok taciz içeren mesaj ve yorumlar aldım. İnsan ilk defa şaşırıyor acaba tek miyim diye. Sonradan öğrendim meğer DM'den her pisliği yazıp sonra üste çıkma çabaları varmış. Yeri geldi duyar kasıyorsun dediniz, yeri geldi kuyruk salladın dediniz. Ve bunu dediğiniz için şuan bunlardan korkup susan hemcinslerim var. Utanıyorum, tiksiniyorum aynı toplumda olmamıza. 1 aydır anlatmaya çalıştığım şeyi bu gün https://1000kitap.com/Desss bir iletiyle anlattı ve umarım anlamışsınızdır. Engel attıkca bir yerleri kalkıyor ve üstümüze gelmeye devam ediyorlar. Kimseden korkmadan ileti atın. En azından "boşşş yapalım canım sıkıldı" iletilerini görmekten iyidir.
Giyimim kuşamım beni kötü bir insan yapmaz. Yazdıklarım beni aşık ya da yalnız bir insan yapmaz. Okuduklarım; direkt beni tanımlamaz. Takibe aldıysam beğeni attıysam okuduğumu beğenmişimdir seni değil. Teşekkür etmene hiç gerek yok. Kimse kimseyi zorla takip etmek zorunda değildir. Bu beni egoist,havalı, burnu havada yapmaz.Takibi geri çekersin olur biter. Bir insan mesajınıza dönüş sağlamıyorsa devamlı seri bir şekilde mesaj atmak hoş değildir. Bir kere atarsın cevap almıyorsan atmazsın. “Bir şey sormak istiyorum” diyerek girizgâh yapmamalısın.Merhaba yazarsın sormak istediğini akabinde belirtirsin.Cevaplamak isterse cevaplar karşınızdaki insan.Bunlar iletişimin kurallarıdır. Beni anladığınızı düşünüyorum. Anlayışınız için teşekkür ederim 🙏
Reklam
BİZ KADINLAR!!!!
Biz kadınlar neden biomuza erkekler bizi rahatsız etmesin diye “sevdiğimiz insanla ilgili bir şey yazmak veya mesajlara dönmüyorum” diye bildirmek zorundayız. Bildirsek bile veya sevdiğimiz olduğunu bilseler bile yine rahatsız edenler var bunlarıda biliyorum. Neden her uygulamada biriyle iletişime geçmek istiyorsunuz. Bu konu erkekler içinde geçerli tabi ki onlarda bazı kadınların mesaj atmalarından rahatsız olabilir. Bu uygulamayı sohbet için kullanmıyorum yüz kere, bin kere bunu vurguladım. Neden hala üsteliyorsunuz. Yani biz kadınlar sizlere cevap vermek zorunda değiliz ki sonradan da hakaret içerikli mesaj yazıyorsunuz ki o mesajların hepsi Cimer’e gider bana gelenlerin haberiniz olsun. Artık kadınlar akıllandı. Kendini ezdirmeyen, hakkını arayan, bir yerlere tek başına ulaşan kadınlarla doldu etraf ki sayımız iyice artması tarafındayım. Sizler de artık bunun farkına varmalısınız. Umarım bir gün öğrenirsiniz rahatsız etmemeyi, kendinizle iletişime geçilmeyince insan kalmayı... Bu tarz davranan insanlara karşı bu sözlerim bunun altını çiziyorum
Arkadaşlar ben bir kitabın Önsözüne vuruldum!
Dünya bizi kurtarma ve bize iyilik yapma aşkıyla dolu insanlar tarafından hep kana bulandı. Tarihteki bütün savaşları içi iyilikle dolup taşan, kendini bir dava uğruna feda ettiğini düşünen kurtarıcılar çıkardı. Hitler Almanları, Stalin işçileri, Mao köylüleri kurtarmak için dünyayı kana buladı. Milyonlarca insan kurtarıcıların şefkat dolu
“Rudyard Kipling”
Eğer, bütün etrafındakiler panik içine düştüğü ve bunun sebebini senden bildikleri zaman sen başını dik tutabilir ve sağduyunu kaybetmezsen; Eğer sana kimse güvenmezken sen kendine güvenir ve onların güvenmemesini de haklı görebilirsen; Eğer beklemesini bilir ve beklemekten de yorulmazsan veya hakkında yalan söylenir de sen yalanla iş görmezsen, ya da senden nefret edilir de kendini nefrete kaptırmazsan, bütün bunlarla beraber ne çok iyi ne de çok akıllı görünmezsen; Eğer hayal edebilir de hayallerine esir olmazsan, Eğer düşünebilip de düşüncelerini amaç edinebilirsen, Eğer zafer ve yenilgi ile karşılaşır ve bu iki hokkabaza aynı şekilde davranabilirsen; Eğer ağzından çıkan bir gerçeğin bazı alçaklar tarafından ahmaklara tuzak kurmak için eğilip bükülmesine katlanabilirsen, ya da ömrünü verdiğin şeylerin bir gün başına yıkıldığını görür ve eğilip yıpranmış aletlerle onları yeniden yapabilirsen; Eğer bütün kazancını bir yığın yapabilir ve yazı-tura oyununda hepsini tehlikeye atabilirsen; ve kaybedip yeniden başlayabilir ve kaybın hakkında bir kerecik olsun bir şey söylemezsen; Eğer kalp, sinir ve kasların eskidikten çok sonra bile işine yaramaya zorlayabilirsen ve kendinde 'dayan' diyen bir iradeden başka bir güç kalmadığı zaman dayanabilirsen; Eğer kalabalıklarda konuşup onurunu koruyabilirsen, ya da krallarla gezip karakterini kaybetmezsen; Eğer ne düşmanların ne de sevgili dostların seni incitmezse; Eğer aşırıya kaçmadan tüm insanları sevebilirsen; Eğer bir daha dönmeyecek olan dakikayı, altmış saniyede koşarak doldurabilirsen; Yeryüzü ve üstündekiler senindirVe dahasısen bir İNSAN olursun oğlum...
Uçurtma ve Ağaç
Uzun zaman önce yaşayan eski bir ağaç varmış. Kökleri o kadar uzunmuş ki iki diyara kadar ulaşabiliyormuş. Bir gün dallarından birine bir uçurtma takılmış. Rüzgar çıktıkça uçurtma yükseliyor ve dindikçe tekrar ağaca sarılıyormuş. Ağaç bu duyguyu o kadar çok benimsemiş ki rüzgarın çıkmasını bekler olmuş. Zaman geçmiş ve uçurtması giderek yıpranmış. Rüzgar sonbaharda sert, kışın da ıslak imiş. Uçurtma giderek dökülüyor sarıldığındaki sıcaklık kaybolmaya başlamış. Ağaç artık rüzgarın gelişini istemez olmuş. Onu korumak için dallarını birleştirip sımsıkı kapamış. Bu sayede uçurtma da kalan son parçalar direnebilmiş. Bir gün ağaç kendisine değen rüzgarla irkilmiş. Ve uçurtmasını tutan bağcıktan dallarını serbest bırakmış. Kalan parçalarla uçurtması gökyüzüne doğru yükselmiş ama geriye dönmemiş. Ağaç ise ardından açan filizlerine bakıp "Bu rüzgar ilkbaharın sesine sahip, ılık ve dostane kucaklayışı var. Beklentisiz bir şekilde oraya buraya uçurtmamı uçuruyor." demiş"
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.