Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
31 Mart Yerel Seçimleri Bağlamında Marksizmin Tarihsel Doğruluğu Üzerine
Bilindiği gibi “Yüzyılın Felaketi” AKP iktidarı, devlet gücünü bütünüyle elinde tutmasına rağmen 31 Mart Yerel Seçimlerinde ağır bir yenilgi tattı. Bir ABD-İngiltere-İsrail yapımı proje partisi olan AKP, emperyalist efendileri tarafından iktidar koltuğuna oturtulduğu 3 Kasım 2002’den beri ilk kez bu kadar ölümcül, tedavisi çok zor bir yara almış
UZAYLI KOCAKARI (Ursula K. Le Guin - 1976) Menapoz, akla gelebilecek en cazibesiz konu herhalde; bu da ilginç, çünkü menopoz hâlâ bir tür tabu kırıntısına sahip olan pek az konudan biri. Menopozdan ciddi bir biçimde söz etmek, genellikle huzursuz bir sessizlikle karşılanır; alaycı bir atıf ise rahatlamış kıkırdamalarla. Sessizlik ve kıkırdama;
Reklam
Ben mi yanlış anlıyorum arkadaşlar?
Allah rızası için birileri yanlış anlıyorsam.yardımcı olup düzeltsin!!!! Kitap ne için var? Okumak ne için var? İnsan ne için var? Okumak insanı/ kendini izole etmek midir? Okumak insanla arana duvar kurmak mıdır? Okumak insanın kendine ve hâliyle çevresine naif bir bakış, insancıl bir vasıf , empati yapabilme, çözüm sunabilme gücü katmıyorsa yazık değil midir onca zamana, paraya ve göze? Okuduğunuz ve felsefe edindiğiniz (!) güzel şeylerin verdiği dersi önce kendi yaşantınıza yerleştirmeniz gerekmez mi? Hiç kimsenin mükemmel olmadığını, yaşamın zamana, mekâna ve ruhunuzun hazır olmadığına bağlı olarak sizi pişireceğine neden inanmıyorsunuz? Neden Binbir özgürlük vurgusu yapıp sonra bir taş oyuğuna saklanmış kuşlar gibi kendinizi hapsediyorsunuz? Hani kitaplar kanatlarınızdı? YA HAKKINI VERİN, YA DÜRÜST OLUN! Onca söz/ alıntı/ paylaşılırken ve bunu yine özünde insan için yaparken sizi insandan bu denli soğutan nedir? ( Yine insandır diyeceksiniz bir kaçınız) Kendinize okuyun o vakit! Sizi veya okuduğunuz bir kitabı, paylaştığınız bir yorumu, bir şiiri eleştirmenlerine dahi tahammülünüz yok!!! Okumak niye o vakit! "İNANIN BANA, SOKAKTAN DAHA DAHA BERBAT DURUMDA BURASI" Asık yüzler yok belki ama, asık yüzlü paylaşımlar, mutsuz insanlar ve birbirine güvensiz bir topluluk var. Hani kitap ufkunuzu, hayata bakışı, insanın özüne inmeyi sağlardı! Bu çelişkiniz neyin nesi? İNSANDAN UZAKLAŞAN, KENDİNİ BULUR MU SANDINIZ?
Altüst olduğunuzda içten içe yakarışımız.
Allahım nasılda taklaya geldim , biliyorum kendimde değildim. Hiç olmadığım gibi davrandım ve mahvoldum. Ne oldu , şimdi ne geçti elime. Haramda huzur ararsan , huzur sana haram olurmuş değil mi ? Evet hâla herhangi birşey yapmış değilim ama heves etmiş bile olmam. Günlerimi düşüne düşüne heba etmiş olmama normaleştirmeye çalışmalarıma çok üzülüyorum . Nasıl bozdum kafayı , ne saçma hareketlerdi onlar. Ne olur beni geri sana döndür , istemiyorum bu insanları , zannetim ki bunca kişi yapıyorda insancıl değil mi yani? Bir ben mi farklı davranarak doğruyum. İnsan kendi yolundan şaşmamalıymış. Ne olur ders çıkardığım ne varsa birdaha çıkarma karşıma . Aynı hataya ikinci kez düşmemem için yardımcı ol bana .
Poyraz: Tabi tabi tabi tabi tabi tabi ben varım.Selim var sonra Turgut,Metin de var.Süleyman Kargı,Hikmet. Ah Hikmet de var Hikmet de var var. Meyhanedeyiz,meyhanede. İçiyoruz. Dört büyük roman üstüne iki şişe şiir içmişiz. Nasılız biliyor musun? Vuhuhu.Ben ben romanlarda yaşayanlar diye yeni romanım var romanım onu anlatıyorum. Süleyman Kargı
.... Ayn Rand ABD’yi nasıl ayarttı? “Toplumumuz merak uyandırıcı yeni bir evreye girerken okur kitlesini daha kaygı verici ve hastalığa meyilli bir boyuta getiren Ayn Rand’in felsefesi ahlakdışılığıyla neredeyse kusursuz.” –Gore Vidal (1961) ABD tarihinde nadiren bir yazar toplumu daha az veya daha çok şefkatli bir hale getirebilmiştir.
Reklam
Antoine de Saint Exupéry
Saint Exupery... Roman ve hikâye yazan filozof mu yoksa felsefe yapan yazar mı diyeyim bilemiyorum. Fikirlerini sunarken o kadar insancıl sunuyor ki... İnsani değerleri savunması... Mesleğiyle bağdaştırmak zor düşüncelerini. Bir pilotun böyle yazması veya yazabilmesi oldukça zor. Okurken sanki karşımızda yılların eğitimcisi, felsefecisi, teorisyeni gibi duruyor. Mektupları çok güzel. Annesine olan sevgisi müthiş... Dedim ya çok insancıl. Hayırlı bir evlat olarak bu kriterde döneminin temsilcisi... Mektuplarını okurken sıkılacağımı düşünüyordum ama çok duygulandım gerçekten. Bence Exupery, Küçük Prens' e sığdırılamayacak biri. Onu okurken acaba bir zamanlar Mevlana'yı, Yunus'u, Şirazi'yi, Hafız'ı okumuş da onlardan etkilenmiş olmasın? diye düşünmedim değil. Mesleğini iliklerimize kadar hissetirip tanıtmakta çok başarılı. Her meslekten böyle yazarlar çıksa da meslekleri gerçekten tanıyalım, hissedelim...
180 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.