Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
1980’li yıllardan sonra düşünce hayatımızın genel özellikleri köklü olarak değiştirilmiştir. Bu ülkede yaşayan insanlar bir bütün olarak düşünceden, sistematik fikirden, ideolojilerden, estetikten, etikten, bilimden uzaklaştırılmıştır. Bu yıllarda insanların temel referans kaynakları önemli oranda yerle bir olmuş, bunun yanı sıra okuma edimi köklü
Sevgili arkadaşlar katılır mısınız bilmiyorum sitemizin siyasi içerikli paylaşımlara açık olmaması gerektiğini düşünüyorum. Zaten bütün sosyal medya, (sözde) haber siteleri, gazeteler vs. boğazına kadar siyasetin içine gömülmüş, insanlarımız artık interneti her fırsatta birbirlerine laf sokmak, ajitasyon yapmak için kullanır duruma gelmiş. BİZLER; HER GÖRÜŞTEN İNSANLAR yalan yanlış haberler, sahte fotoğraflar, uydurma haberlerle çirkin bir dünya yaratmayı başardık. Lütfen burası SADECE KİTAPLARIN konuşulduğu bir yer olarak kalsın.
Reklam
OĞLUM 12 YIL UYUDUKTAN SONRA UYANDI... Bir gün çok sinirlendi. Yine kendini balkondan atmak istedi. Zor ikna edebildik. Akşam oldu, onu uyuyor zannettim. Babasıyla ne yapacağımızı konuşurken bir ara "oğlumuzu olmazsa bağlayalım" diye ağlayarak anlatıyordum ki birden yatağından doğrulup sadece bana bakarak, "yazıklar olsun size,
PİRAYE İÇİN YAZILMIŞ : SAAT 21-22 ŞİİRLERİ Ne güzel şey hatırlamak seni : ölüm ve zafer haberleri içinden, hapiste ve yaşım kırkı geçmiş iken...
Yakın Tarihin Gerçekleri / İlber Ortaylı
BİZİM ÇOCUKLAR NEDEN OKUMAZ? Okumayan bir toplumuz, sanatçımız, teknokratımız, bürokratımız, hekimimiz, yargıcımız, öğretmenimiz, işadamımız, askerimiz, sivilimiz, dahası bilginlerimiz ve de maalesef öğrencilerimiz hep az okuyor. Üniversitede önerdiğim en kısa makaleleri bile öğrenci çoğunluğu tarafından pek iltifat görmediğini
Türkiye bir felakete doğru gidiyor. Şu zamanlar da insanların masum insanların pis siyasetin kurbanıdır. İnsanlar hayatını kaybeden insanlarımız ölüyor , şehit oluyor. Diğerleri bunu bir teselli bir avuntu diye maç oynuyorlar .Maç düzenliyorlar .Var mı böyle bir geri zekalılık . Ağlanacak halimize gülüyoruz. Tarih bir gün bu iğrenç olayları yazacaktır. Ben inanıyorum. Benim ülkemde bir bandırma vapuru da olacak .Bir kurtuluş daha gerekli bu ülkeye ben inanıyorum kurtulacağız.
Reklam
İNSANLIK NERDE ?
Velhasıl çok garipsin insanoğlu ;Bir yandan başın alayi illiyinde bir yandan hayvandan da aşağı olabilirsin .. Ne garip bir durum evet insanoğlu eğer insanlığını yitirirse hayvandan daha aşağı bir seviyeye iner ve eşrefi   mahlukat olan sıfatlarndan tek tek ayrılır rezil bir duruma düşer.. Peki nedir bizi insan yapan Farklılığımız ?Evet biz biz
Diyanet'in neden toplumsal bir ağırlığı yok?
Laik sistemin onayladığı isâm’ı temsil ettiği için mi? Diyanet ve ilahiyat Kur’an ve Sünnet islâm’ını değil baskıcı-dışlayıcı laikliğin onay verdiği islamı temsil ettiği için mi? İlk makalemizde Diyanet Neden Toplumsal Bir Ağırlığı Yok? sorusuna Helâl ve Tayyib ile beslenmedikleri şeklinde cevap vermiştik. Açıklamaya çalıştığımız üzere bu
"Yalnızlık gereksinimi her zaman içimizde tinsel bir yan olduğunu kanıtlar ve bu tinselliği ölçmemizi sağlar. "Kuşbeyinli insanlar sürüsü, birbirinden ayrılamayanların kalabalığı" bu gereksinimi o kadar az hisseder ki muhabbet kuşları gibi yalnız kaldıkları an ölürler! Kendilerine şarkı mırıldanmadıkça uyumayan çocuklara benzerler! Onlara yemek, içmek, uyumak, dua etmek ve aşık olmak, vs. için gerekli toplumsallığı sağlayan şarkı nakaratlarına gereksinimleri vardır. Ama ne Antikçağ ne de Ortaçağ bu yalnızlık gereksinimi göz ardı etmiyordu, ifade ettiği şeye saygı gösteriliyordu. Çağımız, sonu gelmeyen toplumsallığı ile yalnızca suçlulara uygulamayı bildiği yalnızlık karşısında titremektedir. Günümüzde kendini ruhuna terk etmek bir suçtur ve o hâlde yalnızlığın aşığı insanlarımız suçlularla birlikte aynı kategoride sayılmasından daha normal hiçbir şey yoktur." -Søren Kierkegaard
201 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.