Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Emr-i bi'l ma'rûf ve nehy-i anil münker
"Davetcinin fayda vermeyeceğini sanarak, iyiliği emir ve kötülükten vazgeçirme vazifesini terk edemez. Aksine onun vazifesi, iyiliği emir ve kötülüğü nehyetmekten ibarettir. Bu vazife devam etmesi gerekir. Çünkü öğüt mü'minlere fayda verir..
Sayfa 364
Şeyhülislam İbn-i Teymiye der ki: "Kulun duasında, zikrinde, namazında, düşüncesinde, nefsini muhasebe ve kalbini ıslah ederken, nefsi ile başbaşa kalabileceği muayyen zamanları olmalıdır"
Reklam
Bela ve musibetlere karşı sabretmek ise; kızgınlığı terk etmek, istenmeyen elem verici zor ameli yüklenmek ve kimseye şikâyetini bildirmemekle elde edilir. Çünkü sabri cemil mahlúkata şikâyetini bildirmeye aykırı düşer. Fakat Allah'a şikâyetini iletme, sabri cemile ayları düşmez.Cenabı Hak Yakup (as)'dan haber vererek buyurur ki: "(Yakup'da) ben (taşan) kederimi mahzunluğumu yalnız Allah'a şikayet ediyorum..."
Davet
Anlaşılıyor ki davet her müslümana farzdır. Bu vazife davetcinin durumu ve kudreti ile sınırlıdır..
Sayfa 359
224 syf.
10/10 puan verdi
Çizilen ‘Doğru Yol’
Çizilen ‘Doğru Yol’ ⁂ ⁂ ⁂ İnsanlığın tarihsel yaşantısı içinde deneyim ve tecrübesi karşısında İslâm’ın varlığı ve dokunuşu özel bir yere sahiptir. İslâm’ın tarihe müdahalesi açısından Allah'ın varlığının ve eyleminin ‘işaretleri’ kapsamı geniş ve etkisi güçlü olmuştur. O ilâhî düzen yani sosyal adalet olan ‘şeriat’,
İslam ve İnsanlığın Geleceği
İslam ve İnsanlığın GeleceğiRoger Garaudy · Türk Edebiyatı Vakfı Yayınları · 2017295 okunma
Dünya ve dünyadaki zevkler, ahiret nimetlerine nispetle, denize batırılıp çıkarıldığı zaman parmağa bulaşan ıslaklık kadardır. Aynı şekilde cahilliğinden dolayı günahkar, hayatın geçici zevkleriyle oyalanır, bitmeyen arzular peşinden koşar ve tövbeyi geciktirir. Bilip takdir edemez ki ölüm, insana malının tasmasına olan yakınlığından daha yakındır.
Reklam
Sabır, her insan için gerekli bir haslettir. Çünkü onsuz insan istediğine ulaşamaz. Çok defa gayeye, arzu edilmeyen şeylere tahammül etmek, nefsi böyle şeylere karşı zorlamakla ulaşılır. Bu, hayatın her safhasında değişmeyen bir kaidedir. Bir talebe nefsini çalışmaya sevk eder, çalışmaya zorlar, imtihanı başarmak için dersleri kavrayıncaya kadar nefsinin arzu ettiği zevk ve rahattan uzak kalır.
32 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.