Hikaye 1936 yılında Denizli'nin Acıpayam ilçesinde görevli öğretmenlerin pikniğe gitmeleriyle başlıyor.
Öğretmenler piknik yaparken keçilerini otlatan küçük bir çoban çocukla karşılaşır. Çobanı yanlarına davet edip çay ikram ederler ve ismini sorarlar.
Küçük çoban ürkek bir sesle cevap verir: Hüseyin...
Hüseyin’e öğretmenler yanlarındaki
Doğduğumdan beri yaşadığım açık hava ruh ve sinir hastalıkları hastanesi İstanbul'un medcezir ruhlu insanları yüzünden bu yaşta Fizik öğrenmeye karar verdim. Müsait zamanlarımda ücretsiz bir şekilde ister sertifikalı isterse sertifikasız, benim yaşlarda bir bireyin anlayabileceği seviyede Fizik tabanlı YouTube kanalı veya site önerebilir misiniz? Ha Fizik anlatan kitap hediye ederseniz başım gözüm üstüne...
Seni de vururlar bir gün ey Acı
Uçuşup durduğun kanatlarından
Sazın, sözün, türkülerin tükenir
Ellerin koynunda kalakalırsın
Şakaklarına kar yağıyor bilesin ey Acı
Gül açan yüzlerimizde
Göğeriyor rengin senin de
Kadın haklarını savunması, insanları biliçlendirdiği için.
İSTANBUL HÜKÜMETİ’NİN HAKKINDA İDAM KARARI VERDİĞİ TEK KADIN...
HALİDE EDİP ADIVAR
Ve ne Bağdat'tan
Ne Şam'dan
Ne Mekke'den
Ne Diyarbekir'den
Ne İstanbul'dan
Ne Buhara'dan
Bunca telefon direğine rağmen kimse kimseyi
Duymuyor..
Ey insan
Ey insanlık
Ayağa kalk!
Kolları ve bacakları budanmış delikanlıları
Boyunları gövdesinden ayrılmış insanları
Gözleri uyur gibi kapanmış, kan pıhtıları içindeki bu çocukları
Gelişmiş laboratuarlarınızda dikkatle inceleyin..!
Ferhat Karaçam
İstanbul Finans Merkezi ziyareti...
Gördüm; koca koca binaların insanları ezdiğini, değersizleştirdiğini, bir karınca haline getirdiğini gördüm. Ve bundan memnun insanlar gördüm; kendini ezen binalara aşık, bütün hayatını o yüksek binaların lüks mermer kaplı duvarları arasında çürütmeye razı acınası “insanlar”. Oysa bize lazım olan sadece bir tutam özgürlük, bir gönül ferahlığıydı.