Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İzzettin

Utanç, daima ceza arar. Ve hiçbir ceza, utancın bedelini ödemeye yeterli değildir.
Sayfa 131Kitabı okudu
Reklam
Kendilerini bekleyen hiç kimse olmadığını gören insanlar vardı.
Sayfa 108Kitabı okudu
Her şey, tıpkı rüyalardaki gibi gerçekdışı, gerçeğe aykırı kötü gözüküyordu. Gerçek olduğuna inanamıyorduk. Geçen yıllarda rüyalara nasıl da kanmıştık!
Sayfa 104Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Kelimenin tam anlamıyla, eğlenme, hoşnut olma yeteneğimizi kaybetmiştik; bunu yavaş yavaş tekrar öğrenmemiz gerekecekti.
Sayfa 104Kitabı okudu
Bütün bunlardan, bu dünyada iki insan ırkı olduğunu, ama sadece iki ırk olduğunu -soylu insan”ırkı” ve soysuz insan “ırkı”- öğrenebiliriz. Her ikisi de her yerde bulunur, toplumun her kesimine sızar. Hiçbir grup sadece soylu ya da sadece soysuz insanlardan oluşmaz.
Sayfa 102Kitabı okudu
Reklam
O gün beni gözyaşlarına boğan, verilen bir parça ekmek değildi. Ekmeğin yanı sıra bu insanın bana verdiği insanca “bir şey”di: Armağana eşlik eden sözler ve bakışlar.
Sayfa 102Kitabı okudu
Artık geçmişte kalmasına karşın, sadece yaşadıklarımız değil, yaptığımız hiçbir şey, sahip olduğumuz düşüncelerin, çektiğimiz onca acının hiçbirisi kaybedilmiş değildi; geçmişi biz yaratmıştık. Geçmişte yapmış ya da olmuş olmak, var olmanın bir başka, belki de en emin şekliydi.
“Dünyadaki hiçbir güç yaşadığın şey elinden alamaz.”
Ama gözyaşlarından utanmamız gerekmiyordu, çünkü gözyaşları, bir insanın, cesaretlerin en büyüğüne, acı çekme cesaretine sahip olduğuna tanıklık ediyordu.
Yaşamı yaratmayı bilmeyen, yaşamı yok etmede ustalaşır.
Sayfa 106Kitabı okudu
Reklam
Eğer yaşamda gerçekten bir anlam varsa, acıda da bir anlam olmalıdır. Acı da yaşamın kader ve ölüm kadar silinmez bir parçasıdır. Acı ve ölüm olmaksızın, insan yaşamı tamamlanmış olmaz.
İnsan özgürlüklerinin sonuncusu; yani, belli koşullar altında insanın kendi tutumunu belirlemesi, kendi yolunu seçmesi.
Hepimiz bir zamanlar “birisiydik”, şimdi ise bize kesin anlamda birer hiç gibi davranılıyordu.
Önümüzdeki günlerin neler getireceğini bilmiyordum, ama daha önce hiç yaşamadığım bir iç huzur kazanmıştım.
.. bir insanın acı çekmesi, boş bir odadaki gazın davranışına benzer. Boş bir odaya belli bir miktarda gaz verildiği zaman, oda ne kadar büyük olursa olsun, gaz odanın tamamına yayılır. Ne kadar küçük ya da büyük olursa olsun, acı da insanın ruhuna ve bilincine tamamen yayılır. Dolayısıyla insanın çektiği acının “büyüklüğü” kesinlikle görecelidir.
746 öğeden 706 ile 720 arasındakiler gösteriliyor.