Ulusal Sovyet Hükümetlerinin tanınma isteğiyle başvurmaları üzerine Rusya Sovyet iktidarı, kurulan Sovyet Cumhuriyetlerinin tam bağımsızlıklarını koşulsuz olarak tanımakla yanıtladı. Böylece Sovyet iktidarı, milliyetlere karşı her türlü zor kullanmayı reddeden ve miliyetlerin emekçi yığınlarının gelişimi için tam özgürlüğü talep eden eski, sınanmış politikasını izledi. Sovyet iktidarı, karşılıklı anlayışın ancak karşılıklı güven temelinde gerçekleşebileceği ve halkların sağlam ve yıkılmaz birliğinin ancak karşılıklı anlayış temelinde inşa edilebileceği konusunda açıktı.
Emperyalizmin gücü, efendilerini zenginleştiren ve kendi elleri ile kendi zincirlerini yapan halk kitlelerini karanlıkta tutmasından gelmektedir. Ne var ki, kitlelerin karanlığı kalıcı değildir, kitlelerin hoşnutsuzluğunun büyümesi, devrimci hareketin genişlemesi ile zaman içinde kaçınılmaz olarak yok olma eğilimindedir. Emperyalistlerin sermayeleri... fakat sermayelerin kaçınılmaz olan karşısındaki acizliğini kim bilmez? İşte bunun için emperyalizmin egemenliği kalıcı, istikrarlı değildir.
Burada, Çarlık Hükümeti'nin Doğu halklarını boğmaya yönelik emperyalist politikasını, kendini Doğu'daki kenar bölgelerin sahibi olarak gören Rus tüccarının açgözlülüğünü ve doymazlığını, nihayet müslüman halkları ortodoks kilisenin kucağına çekmek için ne olursa olsun bütün araçları kullanan Rus papazlarının cizvit politikasını kastediyoruz -tüm bunlar, Doğu halklarında Rus olan her şeye karşı güvensizlik ve kızgınlık yaratmıştır.
Doğu'da Sovyet iktidarının bir kalesini inşa etmek, Kazan'da, Ufa'da, Samarkant'ta, Taşkent'te, Doğunun aşağılanmış halklarının kurtuluş yollarını aydınlatan bir sosyalist fener dikmek - işte görev budur.
Görev, koyunu keçiden ayırmak, kendimiz ile yabancı unsurlar arasına bir ayrım çizgisi çekmek, her yerde deneyim sahibi devrimcilerden oluşan kadrolar örgütlemek, bu kadrolara açık bir program ve sağlam bir taktik vermek, son olarak, kadroları jandarmanın saldırılarına dayanabilmek için yeterince gizli, fakat aynı zamanda kitleleri uygun bir anda savaşa sokabilmek için onlarla yeterince bağa sahip, profesyonel devrimcilerin yekpare bir mücadele örgütünde birleştirmekti.