Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Hazreti Ali şöyle buyurmuştur: Zulümde iki suçlu vardır. Biri zulmeden zalim, diğeri zulme rıza gösteren mazlum. Bu iki kişinin işbirliği ile zulüm ortaya çıkmaktadır. Zira tek taraflı olarak zulmün meydana gelmesi mümkün değildir. Zalim havada zulmedemez. Zulüm; zalimin çekici ve mazlumun örsü ile şekil alan bir demir parçasıdır.
Eğer sakalı dinî bir sembol olarak görecek olursak, o zaman tüm Amerikan hippileri bir numaralı muttakiler olurlardı!
Reklam
Zulüm, takva elbisesine büründüğü vakit, tarihteki en büyük facia meydana gelir.
Önce dini âdetleştirdiler, ardından âdetlere din diye sarıldılar.
Kur'an okunmadığı ve anlaşılmadığı takdirde sıradan bir kitap ya da beyaz bir defterle aynı değerdedir.
Derler ki "Kadın evde oturup çocuk terbiye etmelidir." İlim ve ma'rifetten habersiz bir insan evlat terbiye edebilir mi?
Reklam
Ve gözyaşı, en güzel şiir, en takatsiz aşkın ifadesi, en yanık inanç, en sıcak iştiyak, en ateşli duygu en halis söz ve en latif sevgi değil midir?...
°° Aşk ve iman ancak " bilinç" ile beraber insana ruh katabilir, bir eylem ortaya çıkarabilir ve verimli olabilir. °°
müzik dinleyerek okuyorum :)))
Ey sen, ey müzik ha­ramdır diyen kişi! Müzik nedir biliyor musun? Duyduğun şey müziğin hangi türüdür haberin var mı? Hayır! O halde neden konuşuyorsun? Taksiye bindiğinde dinlediğin müziği musıki mi sanıyorsun? Musıkinin bin türlü çeşidi var, tarihi var, çeşitli fonksiyonlan var. Dolayısıyla sen "haramdır" diye fetva verdi­ğinde kimse takmıyor bu fetvanı. Zira sen haram ilan ettiğin şey hakkında hiçbir malumata sahip değilsin!
Sayfa 272Kitabı okudu
"Ali, beni gece defnet ki kabrimi bilmesinler, cena­zeme katılmasınlar, namazımı kılmasınlar, benim için merasim düzenlemesinler, bugün iş başında olanlar benim adımı yücelt­mek suretiyle egemenliklerine dini bir kılıf uydurmasınlar"
Sayfa 247Kitabı okudu
Reklam
Çarşaf özel bir şekil, özel toplumsal bir gelenek olup bir kavme hastır; hicap ise İslami bir ilkedir. (...) Artık bu iki kavram zihinlerde aynı anlamı çağ­rıştırır olmuştur. Sözüm ona aydınlar da çarşafa saldırıyorum derken tesettüre saldırıyor. Buna karşılık tesettürü savunma po­zisyonuna geçen mutaassıp dindarlar da tesettürü savunma adı­na sadece çarşafı savunuyor, bunun dışında her türlü örtünme şeklini reddediyor ve şiddetle karşı çıkıyor. Tabi biz tüm ener­jimizi çarşafı savunmaya harcarken bu arada ne fırsatlar kaçı­yor, ne imkanlar uçup gidiyor elimizden...
Sayfa 244Kitabı okudu
"Özgürsünüz, artık başka bir özgürlük istemeyin!" Özgürlüğü kim ister? Daha çok gençler ister. Ona da cinsel özgürlük ver­diğinizde onunla gününü gün eder. Doyuma ulaştığında da bunlarla o denli meşgul olur ki, artık diğer özgürlüklerden bah­setmek aklının ucundan dahi geçmez!
Sayfa 237Kitabı okudu
Dedim ki: Mevlana hepsinin hocasıdır, neden onunla ilgilenmiyorsunuz? "Onun cinsel sapmaları vardı." dedi. "Nasıl bir sapma?" dedim. "Şemsi Tebrizi ile olan ilişkisi... ? Yaz­dığı şu gazellerden de görülüyor. Kendisi de bunu itiraf eder ve der ki: "Ben her cemiyette ağladım, inledim. Fena hallilerle de eş ol ol­dum, iyi hallilerle de." Ve: "Feryadıma kadın erkek herkes ağlayıp inledi." Buradan Mevlana'nın cinsel sapması olduğu anlaşılıyor! Ney hi­kayesi ve bizzat örnek verdiği ney de bunun bir göstergesidir.
Sayfa 224Kitabı okudu
"Zulüm, takva elbisesine büründüğü vakit, tarihteki en büyük facia meydana gelir."
Sayfa 204Kitabı okudu
-Fatıma! Sen kendin çabala; aksi halde ben yarın senin için hiçbir şey yapamam.
Sayfa 154Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.