Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

B

Bazen son kuruşunuzu cebinden milyarlar çıkabilecek örgütlü bir dilenciye sırf "Allah" dedi diye verirsiniz...
Sayfa 131Kitabı okudu
Reklam
Son günlerde durmadan göğe bakıyorum. İçimin daraldığı ve de İslâm âlemi için elimin yetişmediği anlarda hep gökyüzüne bakıyorum. "Bir yerde haksızlık varsa elinle düzelt, elinle düzeltemiyorsan dilinle düzelt. Bunuda yapamıyorsan kalbinle buğz et" Hadisi Şerifine özne olabilme kaygısı ile göğe bakıyorum...
Sayfa 100Kitabı okudu
Sehiv secdesini çoktandır namazın bir parçası gibi kılıyorum. Belki çoğu kez namaz değil sehiv secdesi kılıyorum...

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Dağları hatırlayıp emanetin büyüklüğünü omuzlarımda hissederim.
Doğandan bozma şahinler gibi, Nietzche' den bozma Mevlanalarız.
Reklam
Velhasıl hayat gailesi de var bende ama hayat gayesi yok.
Ömrü bir dantelâ bilirim. Bu yüzden hata yaparsam simetri bozulur, göze eziyet verir diye her ilmeği hu diye çekerim. Hu'nun düzeniyle.
Üzgünüm ya maşuk. Seni hakkıyla sevememiş olma evhamı beni kahrediyor. Çok üzgünüm sana layık bir aşk yazısı yazamadığım için. Başka birinin evinde yattığı için yerini yadırgayıp boğazı inen bir çocuk gibiyim, dudaklarım uçuk ve yara.
İntihar, ötenazi, kürtaj ölümlerinin, katliam ve işkence ile kabaran savaş suçlarının, eşcinsellik, klonlama, taşıyıcı annelik gibi ahlak dışı bilimselliklerin tam ortasında; ruhlar âleminden mancınıkla fırlatılmış bir ahir zaman yolcusu olarak yer almak ne kadar zor.
Sana bir aşk yazısı yazmak, bir aşk yazısından yola çıkıp da senin teveccühünü kazanmak ne kadar zor.
Reklam
Oysa aşka inanmak; dünyanın evrimleşme ile yada sıkışmış gaz patlaması ile değil de Allah'ın "ol" demesi ile oluşmasına inanmakla aynıdır.
Nicedir Hz. Hüseyin'in şahadetine şahit olan kardeşi Hz. Zeynep gibiyim. Zulmün her gün Hüseyinleri boğduğuna şahidim. Zeynep gibi Yezid'in sarayında Yezid'e karşı sözler biriktiriyorum; ama Zeynep gibi güçlü de olamıyorum. Bazen gökyüzünde hayal meyal bir kervan gördüğüm oluyor, kervanın sonuna takılsam diyorum. Oysa bir geveze serçe kuşu şu çelimsiz kanatlarıyla uzun bir yolculuğa çıkamayacağını bilir. Ama küçük yüreğinde büyüttüğü kocaman bir sadakat yemini varsa ve kanadından âminler tutarsa; o göç kervanının uzaklarda bir yerlerde serçeleri, güvercinleri, üveyikleri, kanaryaları beklediğini bilir.
İslamın Sünni ve Şii diye ikiye bölünmesinin kökeni aslında Hz. Muhammed'in halefi krizine dayandırılabilir. Muhammed'in halefi başka bir nebi olmazdı çünkü Muhammed'in Son peygamber olduğu vahiyle bildirilmişti. Sünni görüşe göre peygamber kendi manevi varisi ile ilgili ne bir talimat ne de bir vasiyet bırakmıştı. Sonraki tartışmalar arasında ilk Müslümanlardan biri ve güvenilir bir sahabe olan Ebubekir bir grup önde gelen Müslüman tarafından halife seçildi. Ebubekir'in seçilmesi, Ömer bin Hattab'ın önerisiyle ve Ebubekir'e bağlılık yemini eden sahabilerin onayıyla gerçekleşti. Müslümanlar ilk halifeyi seçmekle kendine özgü İslami halifelik kurumunu da kurmuş oldu. (Şii İslam Tarihi)
Mümin küresel değil evrensel olmalı diyorum.
79 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.