Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
8. Hikaye Tamamlama Etkinliği
Hikayemiz bu ileti altından yürütülecektir. Katılımcı sırası ve yorumlar için: #11646309
NigRa
NigRa
Saat gece yarısını çoktan geçmiş "yarım" diye belirtilen 12.30'u göstermekteydi. Akreple yelkovan iki ayrı uçtaydı, kavuşamayan iki aşık gibi diye düşündü. Sonra aklı yine yarım kavramına kaydı. 24'ün yarısı 12
Mutluluğun Resmine Bak(tır)mak Ben hala yerdeki küçük çukurlarda biriken çamurlu yağmur sularına baktığımda kendimi görünce mutlu oluyorum. Kim ya da ne yıkabilir beni? Hala küçükken gördüğümde gözlerime inanamadığım suyun içine atılan kalemin kırılması gibi bu yüzde yetmiş küsuru su olan dünyaya bulaşan bazı insanların da kıvrılmayıp kırılacağını düşünüyorum. Hala birilerinin kendi rüyası başkasının kabusuysa kendi rüyasından vaz geçebileceğine inanmak istiyorum. İnsanların etrafındaki insanlar mutlu olamayınca kendi mutluluklarını saklama gereği duyduklarını ise biliyorum. Yani mutluluk, herkes mutluysa ortaya çıkıyor. Ne bileyim işte. İnanmak istiyor insan iyi şeylere, güzel şeylere. Mesela bir kitap okumak istiyor umuda dair. Ama herkesin o kitabı okumasını istiyor. Bir şarkı dinlemek istiyor erdemle ilgili. Tabi herkes dinlesin o şarkıyı. Ya da mutluluğun resmine bakmak istiyor insan. Gönül ister ki Abidin Dino’nun elinden çıkmış olsun. Ama Behzat Ç’nin çizimi olsa bile olur la! İnsan hep birlikte iyi ve güzel olmak istiyor. Birinin yüzü gözü sağlıktan kan saçarken öbürünün içi kan ağlasın istemiyor; biri çocuğuna yemek beğendiremezken öteki evine ekmek götüremesin istemiyor. Eşit ve adil olmak istiyor insan. Ama kimsenin evi yansın, ocağı batsında gözümüz de gönlümüz de yok. En azından evinin penceresini açsın, ocağından gelen kokular başkalarını ağlatmasın. Rıdvan Şahin
Reklam
Seyretmek veya sanat nedir? 19.10.2022 Bazen bir yolculukta, bazen bir şehre girdiğinizde, bazen bir kanyona giden yolda, bazen bir nehir kenarında, bazen de bir dağ yamacında çıkar karşımıza. Şimdilerde hemen her şehrin bir “seyir tepesi” vardır. Benim doğduğum şehir Hakkari’de; görenler bilir, her tepenin doruğu, her dağın yamacı, her kalenin
Deniz’in Mart’ı Suskunluğu Susmak ten’den ve sen’den ölü hikâyelerini toplamaktı ve ne zaman nerde sussan ben orda biz mezar kazıyordum ceset sayıp bedenimi gömüyordum kendimi bedeninin toprağına… Bakışların yaşam kıyısında tarihsiz… Zaaf adı altında ezilen gözlerim ve sensizlikten gayri yere bırakamadığım kendimle ağzıma geleni saydım
Dostoyevski'nin idamdan kurtuluşunun yansımaları... Ümit Yıldırım "Nerede okumuştum, hani bir idam mahkûmu ölümünden biraz önce şöyle söylemiş ya da düşünmüştü: 'Yüksek ve sarp bir kayalıkta, ancak iki ayağımın sığabileceği, dar bir çıkıntıda, dört bir yanım uçurumlar, okyanuslar, sonsuz bir gece, sonsuz bir yalnızlık ve hiç bitmeyecek bir
BİR ÖLÜMÜN ANLATISI I.BÖLÜM
Reklam
Şemsi Tebrizi Sözleri
Olur da bir gün mesafeleri aşıp bana gelirsen, yüreğinde rengârenk açan Aşk ile gel. Gamzelendi gönül yine devası ah’tır. Gönlü mahzun olanın dostu Allah’tır. Her şeyi senin için var ettim diyen Rabb’e, her şeyi senin için terk ettim” diyebilmektir AŞK. Hayatta her şey olabilirsin; fakat önemli olan hayatın içinde “insan”
17 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.