"Beni sevmeyi bilmeyen adamaların ellerine bırakma,beni vur beni onlara verme." demişti sevdiği adama.... Sevdiği adamın bir el ateş ettiği mermi ile ölürken de gülümsemeyi eksik etmemişti...
Sonra sen geldin.
Mevsimlerin dörtten fazla olduğunu öğrendim. Günleri saymayı öğrendim, ellerini tutmak için. Şarkılara takılı kalmayı, insanlara dikkat etmeyip, İlk önce seni,sonra seni,
en son olarakta yine seni düşünmeyi öğrendim. Bakışlarının fotoğrafını çekmeyi sonra o fotoğrafı içime asmayı öğrendim.
Sonra sen geldin.
Gelmenin bir insan için ne demek olduğunu da öğrendim.
Sonra seni düşünerek yazdığım yazılarımda, benimle konuştuğunu duydum.
Bir şehrin bir insan tarafından ne kadar güzelleşebileceğini senin yanında öğrendim.
Şu an yanımda değilsin ama,
seni beklemenin heyecan verici olduğunu hissettim. Ondan sonra dünyanın yarısının, yanaklarına sığdığını gördüm sen gülünce. Masada unuttuğun bir hırkayı ne kadar önemsediğimi hatırlar oldum, sana sarıldım diye, onun üstünde korkun olduğunu hatırlayınca, senin için dünyanın en hızlı adımlarını attığımı da öğrendim. Seni ne kadar sevdiğimi...