Sema

Sema
@kanserduygular
“Ne diye bıraktım gittim onu! Nazlandığı hâlde beni sevdiğini anlamalıydım. Çiçeklerin bir günü bir gününe uymaz. Ama ben gençtim, toydum, sevemedim onu.”
2535.
435 okur puanı
Kasım 2020 tarihinde katıldı
Tanrı, kötülüklerimiz affedecek kadar merhametliydi ama hayat; yaşanan ve yaşatılan bütün kötülüklerin hesabını sorar ve nefes aldığımız müddetçe her ikisinin de karşılığını verirdi. Tanrı'nın affedici olmasından daha çok hayatın adalet sistemine inanmayı daha çok tercih ediyordum çünkü benim affedilmeye ihtiyacım yoktu. Bir kez olsun Tanrı'ya beni affetmesi için yalvarmamıştım ama onları affetmemesi için defalarca dizlerimin üzerine çökmüştüm.
Reklam
"Sonra birisi ölür," dedi küçük bir erkek çocuğu gibi. "Ardından başkaları da ölür, yaşamaya devam eden sadece zamandır." Derin bir nefes verdi, ses tonu tekrardan yerli yerine geldi sanki. Kafasını salladı. "Ve zaman senin çocukluğunu da öldürür."
Bazı ilkler son kez yaşanırdı ve bazı sonlar ilkler kadar acıtmazdı.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Uzun zaman sonra ilk defa yaşamak istediğimi hissediyordum, uzun zaman sonra ilk defa gerçekten nefes almak için daha fazla nedenim varmış gibiydi.
"Herkesin hayallerinde, derinlerde yaşattığı bir yaşamı olurdu ama benim yaşamım, başkalarının iki dudağının arasında kaldığından beri kendi yaşamım uğruna hayaller kuramıyordum."
Reklam
Reklam
181 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.