Kimse, vazgeçilmez değildir. Bunu; dünyada ondan gayrı kimse yokmuşcasına sevdiğin insandan, bir gece vakti aniden vazgeçtiğinde farkedersin. Ya da; o benden asla gidemez dediğin insanın, sen hiç hayatında olmamışsın gibi, seni unuttuğunda öğrenirsin. Kimse, vazgeçilmez değildir.İnsan neyden kaçarsa, ona koşuyor. Neyi yapmam derse, evren o şeyi ona yaptırmak için mücadele veriyor. Büyük konuştuğu her kelimeyi yediriyor dünya insana. Seneler sonra Sezen’in onursuz olabilir aşk demesi gibi, ben de yoluma giderim diye bağırması gibi. Hayat daima, öğretiyor.
Rengarenk giyinip salınan da benim
Grilere gömülüp salya sümük ağlayan da.
Şiirler yazıp aşka aşık kadın da benim
Aşka küsüp karalar bağlayan da.
Yüreğim dolusu kahkaha atan da benim
Yüzünde bin bir gemi battıran da
Güzel olmak için saatlerini harcayan da benim
Pijamaya günlerce mahkûm olan da.
Sevda şarkıları ile kalbi titreyen de benim
Ayrılık türküleri ile yanan da.
Özgürlük diye prangalarını kıran da benim
Korkularına tutsak kadın da.
💜
Ben senin yaşadığın gizli bir macerayım.. Anlatılmaz bir roman,
Kapanmaz bir yarayım..
Sığındığın limanlar unutturamaz beni;
Ben senin yüreğinde en büyük fırtınayım..
Bazen “yorgunum…” dersin. Ne derler biliyor musun? “Sırtında taş mı taşıdın?” derler… Ama sen yine de kuvvet bulup; “o taş sadece sırtta taşınmaz ki…” diyemezsin. Ve tam orada anlarsın ki; Hâl bilmeyenlerin yanında dert bile çekilemiyor.