“Sevgilim, üzerine ipekten çiçek desenli bir kıyafet giymişsin, tamam yakışmış ama korkuyorum ki, elbisenin üzerindeki çiçeğin dikeninin gölgesi seni incitebilir.”
Binlerce aç insanın karnını doyurabilecek, binlerce yetimin yüzünü güldürecek denli çok parayı nasıl, ne zaman, hiç utanmadan, hesapsızca, yalnızca kendi hoşnutluğunuz için harcadınız? Evler, tarlalar sanki yalnızca sizinmiş gibi davranıyorsunuz.
Tanrı’ya beni uğursuzluktan kurtarması için dua etmiyorum. Böyle durumlarda beni umutsuzluktan koruması için dua ediyorum. İnan, Tanrı bir elini bırakırsa öteki elinden tutar.
Bedevi bir kadına bir gün en çok hangi çocuğunu sevdiğini sormuşlar. " Hasta olanı iyileşene kadar, en küçüğünü büyüyene kadar, yolda olanı da eve dönene kadar.
Bir kartopuydun seni ilk gördüğümde, günler geçtikçe zihnimin en ücra yamaçlarında yuvarlana yuvarlana büyüdün ve şimdi bu akşam, bir çığ halinde indin üstüme.