Hayatımda en çok iz bırakan kitabı sorsalar herhalde hiç tereddüt etmeden Martin Eden derim.
Bu çizgi roman Martin Eden'in (dolayısıyla Jack London'ın, malum yarı otobiyografik bir roman) hikâyesinin görselleştirilmiş hali. Kitabın bana göre en güzel kısmı Martin Eden resmedilirken, bahsettiğim otobiyografi detayından olsa gerek, Jack London'ın
Tamamen ve derinden aşka adanmış bir roman. Bir anlamda, sevebileceğimiz ve sevmemiz gereken farklı yolların bir özeti olarak hizmet ediyor. Elbette, ana kavrayışlarından biri, sevmememiz gereken yollardır - bu, yanlış kişiyi veya yanlış şekilde sevmek anlamına gelebilir.
Proust'un daha çok aşk mı yoksa kalp kırıklığı mı hakkında yazdığını