K

K

K

, bir kitap okudu
300 syf.
·
Puan vermedi
·
22 günde okudu
Kan Konuşmaz
Kan KonuşmazNazım Hikmet Ran
8.7/10 · 773 okunma
Reklam
“İşten boş vakit buldukça okumak değil, okumaktan boş vakit buldukça iş yapmalısın!”

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“İki şeyi birden düşünmek zaaftır, usta. İnsan tek bir şeyi kuvvetle düşünmeyi öğrenmeli.”
“Sıradan bir insan iyiyi ya da kötüyü dışarıdan, yani bir atlı arabadan ya da bir çalışma odasından bekler. Düşünen bir insan ise kendinde bulur.”
Reklam
“Öyle anlar olur ki yaşama tutkusu benim satıp sarmalar, işte o zaman aklımı yitirmekten korkarım. Doya doya, delicesine yaşamak istiyorum ben!”
“Üç demir parmaklığın ardında yaşasanız da bunlara sahip olabilirsiniz. Diyojen de bir fıçının içinde yaşıyordu ancak dünyadaki bütün kırallardan daha mutluydu.”
“Önünüze çıkan her türlü engele karşı kendi içinizde teselli bulabilirsiniz. Hayatı idrak etmeye çabalayan özgür ve derin düşünce, saçma dünyevi kaygıları tamamıyla hor görme; işte bu iki şey, insanın daha yükseğini göremeyeceği iki lütuftur.”
“ Her türlü zorbalığın toplum tarafından makul ve yerinde bir gereklilik olarak karşılandığı, beraat kararı gibi her türlü merhamet göstergesinin toplumda tatminsizlik ve intikam duyguları uyandırdığı bir dünyada adaleti düşünmek gülünç değil midir?”
Sayfa 8 - Kültür YayınlarıKitabı okudu
“Okumak onun hastalıklı alışkanlıklarından biri kabul edilmelidir.”
Sayfa 7 - Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
“Çoğunlukla böyle hissediyordu -cesaretini kaybetmemek,’ ama gördüğüm şey bu, gördüğüm bu’ demek ve o gördüğü şeyden geriye ne kaldıysa, onu kendisinden kopartıp almaya çalışan binlerce güce karşı korumak için sıkıca göğsüne bastırarak zorlu bir mücadele veriyordu.”
Sayfa 19 - Kültür YayınlarıKitabı okudu
“Nasıl ama? Diye bağırışmaların arasındaki yerini almış olan o sakinleştirici ses kesilmişti; öyle ki, tekdüze bir şekilde kumsala çarpan dalgaların, çoğunlukla düşüncelerinin ardında, zihninin arka planında yatıştırıcı bir ritim tutan ve çocuklarla otururken sürekli kendisine sanki doğanın diliyle, eski bir ninninin avutucu sözleriyle ‘Seni koruyorum-arkandayım’ dermiş gibi gelen ama bazen de özellikle de aklı o anda elindeki işten başka bir yere kaymaya başladığında ansızın ve hiç beklenmedik bir biçimde hiç de böyle iyi anlamlar taşımayan; aksine kulaklarını sağır eden bir gürültüyle ömrün geçmekte olan anlarına tempo tutan ürkütücü davullar gibi insana adanın yok oluşunu ve denize gömülüşünü düşündüren, ona günlerinin çabucak geçtiği ve tüm hayatın bir gökkuşağı kadar geçici uyarısını yapan sesi- diğer sesler tarafından bastırılmış ve üzeri kapatılmış olan bu ses ansızın bir gökgürültüsü gibi kulaklarında patladı ve dehşetle başını kaldırıp bakmasına neden oldu.”
Sayfa 16 - Kültür YayınlarıKitabı okudu
“Tüm dünyayı ve dünyadaki herkesi sözcüklere gerek bırakmadan engin ve müşfik bir iyi niyetlilik rehavetiyle kucaklayan gri-yeşil bir uyuşukluğa gömülü olduğundan, bunu yapmıyormuş gibi gözlerini kırpıştırdı…”
Sayfa 10 - Kültür YayınlarıKitabı okudu
“Çatışma, bölünmeler, düşünce farklılıkları, varlığın özüne işleyen önyargılar, ah ne kadar da erken başlıyor, diye kederlendi Mrs. Ramsay. Ne kadar da eleştireldi çocuklar.”
Sayfa 9 - Kültür YayınlarıKitabı okudu
80 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.