112 syf.
10/10 puan verdi
Peyami Safa-9. Hariciye Koğuşu
Yıllar önce okumuştum. Beni etkisi altına aldığını hatırlıyorum. Bence Peyami Safa da yeterince keşfedilmemiş birçok Türk yazarlarından biri. 'Sözde Kızlar' kitabını da çok sevmiştim. Kitap, küçük yaştan beri bacağından ötürü sağlık sorunları yaşayan 15 yaşlarındaki bir çocuğun aşk ve rahatsızlığının sebep olduğu iç sıkıntılarını konu alıyor. Ve tedavi gördüğü yer hastanedeki 9. hariciye koğuşudur. Ne zaman göz kontrolüne kontrole gitsem bu kitap gelir aklıma. Beni çok etkilediği için aklımda kalan iki alıntı paylaşmak istiyorum. "Fakat keşke futbol oynasaymışım, belki de bacağımı Nüzhet'in aşkı kadar yormazdı." ve "Dünyanın hiçbir Nüzhet'i yalan söylememeli!''
Dokuzuncu Hariciye Koğuşu
Dokuzuncu Hariciye KoğuşuPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 2022102.1k okunma
462 syf.
·
Not rated
Merhabalar size @ahmet_oznacar Ateş Kadın Ve Yadigârları kitabı ile geldim Fantastik bir evrene hazırmısınız kitabın baskı ve kalitesi çok güzel bayıldım soluksuz bir kitap okudum. Blackwood köyünde acımasızca kanlı savaş devam ediyordu köylülerin çığlıkları kılıçlar masum canlar birer birer alıyordu Anna savaşın içinde doğum yapmak üzereydi.
Ateş, Kadın ve Yadigârları
Ateş, Kadın ve YadigârlarıAhmet Öznacar · Tilki Kitap · 20243 okunma
Reklam
272 syf.
·
Not rated
Merhabalar size #siyahınkelebeği ile geldim yazarın kalemiyle tanışma kitabım oldu. Romantik film tadında bir kitap okudum bütün duyguları derinden hissettiğim aşkı sevgi şefkat hüznü o kadar güzel kaleme dökmüş yazarımız yalın akıcı bir dil ile yazılmış bu kitap bana kadar iyi geldi ruhumu doyurdu. Öyle kusursuz ve zarifsin ki. Herkesin bir
Siyahın Kelebeği
Siyahın KelebeğiÇağla Fulya · Otantik Kitap · 202415 okunma
Romanın Hazırlanması ve Yayını Bozkurtlar Diriliyor romanının yazımı 15 Nisan 1949'da bitmiştir. Hacaloğlu'nun kitabında 19 Ocak 1946 ile 16 Aralık 1948 tarihleri arasında Atsız'ın sadece sekiz mektubu vardır. Bunların hiçbirinde bu romanı yazdığından bahsetmiyor. Şüphesiz daha pek çok mektup olmalıdır. Nitekim Hacaloğlu,
Romanın Hazırlanması ve Yayını Bozkurtlar Diriliyor romanının yazımı 15 Nisan 1949'da bitmiştir. Hacaloğlu'nun kitabında 19 Ocak 1946 ile 16 Aralık 1948 tarihleri arasında Atsız'ın sadece sekiz mektubu vardır. Bunların hiçbirinde bu romanı yazdığından bahsetmiyor. Şüphesiz daha pek çok mektup olmalıdır. Nitekim Hacaloğlu,
272 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
SİYAHIN KELEBEĞİ Uzun zaman sonra aşk dolu bir kitap okudum. Yazarın kalemiyle ilk kez tanıştım bu eser sayesinde. Kalemi gerçekten muhteşem, akıcı bir dil, harika bir kurgu. Okurken bazen; yaşanan olaylar gözünüzün önünde canlanıyor, bazen de; aşkı, acıyı iliklerinize kadar hissediyorsunuz. Eser hem Tolga hemde Meyra'nın anlatımıyla bölüm
Siyahın Kelebeği
Siyahın KelebeğiÇağla Fulya · Otantik Kitap · 202415 okunma
Reklam
116 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 1 hours
Birbirinden güzel beş öyküden oluşan bir kitap. ( Holstomer, Çömlek Alyoşa, Balodan Sonra, Köyde Şarkılar ve Üç Ölüm.) Hostomer: Diğer atlar tarafından değersiz gibi görülen aslında çok değerli olan atın hikayesi anlatılıyor. Çömlek alyoşa: Annesi babası tarafından sevilmeyen, istenmeyen Alyoşa’nın hüzünlü hikayesi. Balodan sonra: Aşık olan fakat aşkı kursağında kalam Ivan Vasilyeviç’in hiyakesi. Köyde Şarkılar: Gençlerin asker uğurlamasını izleyen bir gencin kısa hikayesi. Üç Ölüm: Kitaba adını veren bölüm. Ölüme yaklaşan üç kişi. biri zengin, biri fakir , biri ise bir ağaç. Tolstoy’un kalemi her zaman bambaşka çok severek okudum. Tavsiyedir.
Üç Ölüm
Üç ÖlümLev Tolstoy · İş Bankası Kültür Yayınları · 20215.4k okunma
272 syf.
·
Not rated
bu kitabı okudukça bir insan ne kadar aptal olabiliyor diye kendinizi sorguluyorsunuz. roman hem adının hakkını hem kapak tasarımının hakkını vermiş diye düşündüm. kısa bir özet geçmek gerekirse ''coci'' lakaplı karakterimiz bir gün bir kafeye gidiyor ve orda gördüğü garson kızımız naomi'ye aşık oluyor daha doğru bir ifadeyle takıntı yapıyor çünkü kızın bir melez yani batılıya benzemesi karakter için en önemli husus. kitap içinde de kızın sürekli ne kadar batılılara benzediği, bundan dolayı da ne kadar etkileyici olduğu vurgulanıyor fakat tam tersi karakterimizse bu kız karşısında kendisini oldukça aşağıda görüyor. kızımızı bir batılı gibi yetiştirmek gerçekten her şeyi yapıyor. romanı okudukça naomi'nin bu fedakarlıklar karşısında günbegün ne kadar yüzsüzleştiğini karakterin de günden güne bir o kadar zavallılaştığına tanık oluyoruz. junichiro tanizaki bu hikayesiyle tabii ki japonya'nın batılılaşma serüvenini eleştiriyor. açıkçası kitabı birde karşı taraftan yani naomi'den okumayı çok isterdim. eminim daha sürükleyici ve entrika dolu bir roman çıkardı ama sanırım bu sefer de bir fransız edebiyatı eserine dönüşürdü. :>
Naomi: Bir Aptalın Aşkı
Naomi: Bir Aptalın AşkıCuniçiro Tanizaki · İthaki Yayınları · 2023777 okunma
385 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 3 days
Evet sıkı bir okur olarak bu kitabı yeni okuyorum. Çünkü neden ? Daha önce bahsetmişimdir, bir anda popüler olan şeyleri tüketmeyi sevmiyorum. Kitap çıktığı dönem çok okunan, herkeste olan bir kitaptı. Ama şöyle ki çoğu insan bazı şeyleri popüler diye yaptıkça ürünün de boş bi şekilde popülaritesi artıyor, ürün kalitesiz de olsa. Herkes izliyor diye, herkes okuyor, dinliyor diye yapılan şeyleri o yüzden sevmiyorum. Ama bu kitabın hakkını da vermek lazım gerçekten okunası bir kitap. Ben böyle güzel kitapları biraz da “kötü ruh hali” dönemlerime saklıyorum. Çünkü kendimi esere kaptırıp, okurken yaşayarak okudukça kendimi dış dünyaya kapatıp o ruh halinden çıkıyorum. Bitirince de üzülüyorum haliyle. Kitaba gelince İran Şahı İsmail’i ve Yavuz Sultan Selim’i anlatıyor. Aşkı, şavaşı, kızılbaşlılığı ve sunniliği anlatıyor. Akıp giden çok güzel bir kitap.
Şah ve Sultan (Midi Boy)
Şah ve Sultan (Midi Boy)İskender Pala · Kapı Yayınları · 202132.6k okunma
ne garip değil mi? bizim olmayanları istediğimiz için sürekli bir arayışta gönlümüz. ve bizim olmayanları istediğimiz sürece ömrümüzün sonuna kadar bitmeyecek arayış olan öykümüz. sürekli bekleyip, sürekli daha fazlasını isteyeceğiz. gönlümüze bir ömür, inişli çıkışlı bir pay biçeceğiz. peki elimizde olanlarla mutlu olmayı denedik mi hiç? bizi sevenlerle ve bizim sevdiklerimizle mutlu olmayı denedik mi? yetmez mi sanıyoruz acaba bir kişinin gönülden sevmesi. akşam sofraya oturduğumuz zaman bir tabağın bize ayrılması, başımızı koyacak bir yastık ve bir sohbette bize de pay düşmesi yetmez mi bize? bir dost üstlenmez mi gönülden tüm derdimizi, bir kitap veya bir şiire dökemez miyiz şu taşmış içimizi? öyle olmalı ki insan; seçeceği her şeyi iyi bilmeli. kalbine soktuğu her neyse rahatsız etmemeli. öyle işlemeli ki ömrüne, ileride keşke dedirtmemeli. öyle olmalı ki insan; karşısındakine bir ömür yetmeli. aşkı, sevgisi, şefkati ve merhameti onun üstüne sinmeli. değer verdiği insanı hep kendinden önce görmeli. insanım diyebiliyorsak eğer, karşımızda da insan olması için dua etmeliyiz. ama her şeyden önce, "insanım" diyebilmeliyiz.
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.