Adsız Kahramanlar sözleri ve alıntılarını, Adsız Kahramanlar kitap alıntılarını, Adsız Kahramanlar en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Asırların gerisinden Bilge Kağan, bize şöyle sesleniyor sevgili dinleyiciler, "Ey Türk! Düşmanın tatlı sözlerine hediyelerine kanacak olursan bir gün mahvolursun."
Sevgili dinleyiciler, bugün size, Türklere Anadolu kapılarını açan Malazgirt savaşının bir adsız kahramanından söz açmak istiyoruz...
Orta Asya'dan bozkırdan kaynayıp gelen, yeşilce toprakları az bulan, serinde pınarları az yetmez sayan Oğuzlara, Anadolu işaret ediliyordu. Türkler için, Anadolu, yeşili ve suyu bol, bereketli bir ak ülke idi. Bu yüzden, ak topraklara sayısız akınlar yapıldı... Ve bu akıncılar bakıp gördüler ki, kendilerinden evvel buralara gelip, Türklerin akınlarına yol hazırlayanlar var.
Onlara; dervişler ozanlar başka bir deyişle alperenler demek gerekir.
Alp-erenler Anadolu halkına Türk ve İslâm törelerini anlatıyorlar, muhtemel akınlara müsait zemin hazırlıyorlardı. Alp-erenler arasında kendi gönülleri ne uyup gidenleri olduğu gibi, Sultan Tuğrul'un, Çağrı Başbuğ'un ve Başbuğ Alparslan'ın da gönderdikleri vardı...
Bayındır Bey, biz ona Malazgirt'in adsız kahramanı diyoruz, 1054 yılında Sultan Tuğrul'un Anadolu seferine katıldı ve geri dönmedi. Ne şehit olduğu söylendi, ne başka haberi geldi Bu bir garip sırdı, kimseler bilemedi.
Yalnız Sultan Tuğrul ondan haber aldı, Bayındır Bey, İstanbul'daydı!..
Yaralının son feryadı.. can çekişenin ah'ı! Tınaztepe'de bolca akan kan Türk kani!..
26 Ağustos güneşi batarken, bir tepe gördü böyle al kan içinde, yaralı, tutsak, inleyen bir tepe!... Orada tek soluk, tek güç düşmanın ateş çemberi içinde kalmış, bir alay; 57 inci alay! Bu Soluk, bir umut olabilir mi?