Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ağzında Karanfil Taşıyan Genç Adam

Antonio Skarmeta

Ağzında Karanfil Taşıyan Genç Adam Sözleri ve Alıntıları

Ağzında Karanfil Taşıyan Genç Adam sözleri ve alıntılarını, Ağzında Karanfil Taşıyan Genç Adam kitap alıntılarını, Ağzında Karanfil Taşıyan Genç Adam en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bir kayanın üstünde hiç pişman olmadan kireçleşebilirim.
Bu dünya da herşeyin boş olduğu ve yaşamın birgün sona ereceği bilgisi vücudumun en saklı köşelerinde kalmış kemiklerime kadar sinmişti.
Reklam
Normalden daha kalın bir ses tonuyla ve anlattığı şeylerin bayağılığını kapatmak için sözlerine asalet katan bir tarafsızlıkla devam etti.
Sayfa 187
Cümleyi yarım bıraktı. Başladığını yarım bırakarak daha az yaralayıcı olduğunu düşünmüştü. Uygun kelimeyi bulamadığı için, özür dileyen bir işaret olarak omuzlarını kaldırdı. Ondan nefret ettim. İliklerime kadar nefret ettim ondan. Ses tonunun erkeksiliğinden, bakışlarındaki çekicilikten, küçümsediği yaralarından, hapishanede çektiği sıkıntılardan bahsederken yokluğu fark edilen dokunaklılıktan, maceralarını önemsemeyen alçakgönüllülüğünden, günlerin geçip gitmesi karşısında gösterdiği metanetten, onu tekrar diktaya karşı bir mücadeleye götürecek siyasi inançlarının kesinliğinden nefret ettim..
Sayfa 188
Estevez ruhen çökmüş olanlara moral verici konuşmalar yapıyor, kimbilir hangi operasyondan kaçırılmış sigaralardan ikram ediyordu. Fütürist bir paragrafı ezbere okuyarak, muzdarip oldukları felaketi katlanır kılıyordu.
Sayfa 184
Onun yanında ben bir hayranlık ifadesi, bir sıfatın sonuydum.
Sayfa 184
Reklam
Nehirde yüzen tahtalara, tepelere, denizde uzakta görünen gemiye ateş ettim peş peşe. İçimde ölmesini istediğim her şeye ateş ettim.
Hiçbir şeyin seni sinirlendirmesine izin verme ama canın istiyorsa olabilir, o zaman da kimsenin seni sakinleştirmesine izin verme.
“Faşizm düştüğünde yılın ilk gecesini ağzımda bir karanfille geçireceğime dair kendi kendime bir söz vermiştim,” dedi kulağını karıştırarak. “Seninle yatabilirim, ancak bu küçük sorun yüzünden seni ne öpebilir, ne de dilimi teninde gezdirebilirim.”
Sayfa 168Kitabı okudu
Son kalan damlasını bir kayanın emdiği, kurumuş anlamsız bir nehre benziyorlardı. Kötü yapılmış bir tablonun içinde öylece duruyorlar, astımlı ihtiyarın omuzları sarsılırken, diğeri tatlı gözleriyle kaldırımda donup kalmıştı. Babaannemin göğsü farklı ve umutsuz kuş tüyleri gibi yaralı, yumuşak ve genişti.
Sayfa 139
14 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.