Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ahlâk Sözlüğü / Tasvîr-i Ahlâk

Yağlıkçızâde Ahmet Rifat

Ahlâk Sözlüğü / Tasvîr-i Ahlâk Hakkında

Ahlâk Sözlüğü / Tasvîr-i Ahlâk konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.
0/10
0 Kişi
1
Okunma
1
Beğeni
322
Görüntülenme

Hakkında

Yaklaşık 135 yıl önce Yağlıkçızâde Ahmet Rifat tarafından kaleme alınan Tasvîr-i Ahlâk başta Kur’ân-ı Kerîm ve Hadîs-i Şerîfler olmak üzere tasavvuf ve felsefe tarihinin önemli simalarından, dünya tarihinin ibretli anlatımlarından, gelenek-göreneklerle zaman içinde meydan gelmiş olan tecrübelerden ve bu tecrübelerin vecize ve hikmet değerindeki ifadelerinden ve şiir başta olmak üzere edebî eserlerden de yararlanılmış geniş bir kültürün yansıdığı bir eserdir. Bu eser hem güzel ahlâka dair pratik bir çalışmadır hem de köylüsüyle şehirlisiyle 19. yüzyıl Osmanlı toplumunun ahlâkî hayata bakışını yansıtmakta ve sosyolojik gözlemlere imkân vermektedir. Müellif eserini şu sözleriyle takdim etmektedir. "Ahlâk ilmi çok değerli bir ilimdir. Onun üstün ve şerefli oluşuna, Peygamberimiz Efendimizin “Şüphesiz ben güzel ahlâkı tamamlamak üzere gönderildim”, “Mü’min için güzel huydan daha iyi bir şey yoktur”, “İmanın olgunlaşması güzel ahlâka bağlıdır” gibi hadisleri yeterli delildir. Bu sebepten ahlâk ilminin büyüklüğünü anlamak için başka bir delile lüzum kalmaz. İslâm toplulukları arasında hepimizin arzu ettiği maddî ve manevî terakkiye kavuşmak, ancak ahlâkî faziletlerle gerçekleşir. Bundan dolayı pek çok gayretli ahlâk âlimi bu konuda kitaplar yazmış ve ahlâkın ıslahının, çirkin huyların değiştirilerek düzeltilmesinin mümkün olduğunu belirtmişler, ayrıca ahlâk ilminde fezâil ve rezâil diye anılan husususları ve ahlâk ilminin diğer meselelerini gerektiği kadar açıklayarak kıyamete kadar bizleri kendilerine minnettar eylemişlerdir. Ahlâka dair bir çalışma yaparak insana son derece gerekli olan bu şerefli ilme ve din kardeşlerime âcizâne hizmet etmek istiyordum. Lâkin bizden önce geçmiş olan muhterem ahlâk âlimlerimiz bu ilmin derin meselelerini tamamıyla inceleyip neredeyse bize yazacak bir şey bırakmamışlardı. Nihayet bana, iyi ve kötü ahlâkın büyük ahlâk kitaplarımızda belirtilen açıklamalarını aktarmak; iyi ahlâkın faydalarını, kötü ahlâkın ise zararlarını çocuklara varıncaya kadar herkesin anlayabileceği açık bir Türkçe ile yazmak kalıyordu. Fakat bunu yeterince iyi düzeyde yapabilir miyim diye tereddüt ediyordum. Sonra dostların teşviki ile cesaret bulup bu muhtasar eseri Sultan İkinci Abdülhamid devrinde tamamlamaya muvaffak oldum."
Derleyen:
Hüseyin Algül
Hüseyin Algül
Tahmini Okuma Süresi: 12 sa. 42 dk.Sayfa Sayısı: 448Basım Tarihi: 2021Yayınevi: Büyüyen Ay Yayınları
ISBN: 9786057683830Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Yazar Hakkında

Yağlıkçızâde Ahmet Rifat
Yağlıkçızâde Ahmet RifatYazar · 2 kitap
İstanbul’da doğdu. Daha çok Yağlıkçızâde adıyla tanınan Şâbanzâde ailesinden Ispartalı Mehmed Emin Efendi’nin oğludur. Küçük yaşta maliyeye girdi, burada yetişti ve sırasıyla Bahriye muhasebeciliği, İdâre-i Bahriyye reisliği, Girit defterdarlığı, İzmir Rüsûmat müdürlüğü, Islahat Komisyonu üyeliği, Eshâm-ı Fevkalâde müdürlüğü, Selânik defterdarlığı gibi memuriyetlerde bulunduktan sonra Muhâsebât-ı Atîka muhasebeciliğinden emekli oldu. 1895 yılı başlarında vefat etti. Kabri Fatih’te Emîr Buhârî Tekkesi’ndedir. Devlet hizmetlerinin yanı sıra ilmî çalışmalar yapan ve kaynaklarda ressam olduğu kaydedilen Ahmed Rifat Efendi, tarihe ve ahlâka dair bazı eserler kaleme almış, fakat daha çok Lugat-ı Târihiyye ve Coğrafiyye adlı kitabı ile tanınmıştır. Bu eser, aslında meşhur şahıslar ve müelliflerin biyografileri, önemli olaylar, tarih boyunca kurulmuş devletler, milletler ve belli başlı şehirlerin tarihî coğrafyaları hakkında alfabetik maddeler halinde bilgiler verdiğinden dolayı kapsamlı bir tarih ve coğrafya sözlüğü sayılırsa da, öteki ilim ve fenlere dair pek çok bilgiyi de ihtiva etmesi bakımından genel bir ansiklopedi niteliği taşımaktadır. Lugat-ı Târihiyye ve Coğrafiyye, Osmanlılar’da XIX. yüzyılda hazırlanmasına ferdî olarak teşebbüs edilip tamamlanabilmiş ansiklopedi çalışmalarının iyi bir örneği kabul edilebilir. Bazı yanlış ve eksikliklerine rağmen, günümüzde bile müracaat kitabı olma özelliğini koruyan eser, ilk iki cildi 1299, son beş cildi ise 1300 tarihinde olmak üzere, yedi cilt halinde İstanbul’da basılmıştır.