En Eski Ahmet Haşim Bütün Şiirleri kitaplarını, en eski Ahmet Haşim Bütün Şiirleri sözleri ve alıntılarını, en eski Ahmet Haşim Bütün Şiirleri yazarlarını, en eski Ahmet Haşim Bütün Şiirleri yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
-Dönsek mi bu aşkın şafağından?
Gitsek mi ekâlim-i leyâle?
Bizden daha evvel erişenler,
Ağlar bugün evvelki hayâle…
-Dönmek mi? Ne mümkün geri dönmek
Düştüyse gönüller bu melâle?
Bir eldir ufuklardan uzanmış
Zulmet bizi çekmekte visâle…
Sen git
Ve eyle da’vet-i iklîm-i rûhuna rağbet.
Bu yol, bu yol, bu derin yol ki dâimâ mümted
Bu yol uzun ve benim dizlerim eğildi; gözüm
Kapandı. Da’vet-i yeldâla titriyor rûhum;
Bırak ve git, beni mevt-i leyâle tevdî et.
Büyük, derin ve soğuk bir deniz gibi zulmet
Etti eşkâl-i arzı bî-hareket
Ve döktü rûhuma rûyâya benzeyen bir mevt
Büyük, derin ve soğuk bir deniz gibi zulmet.
Lâkin sen
Dudakların yine pür-hande, gözlerin pür-zer,
Saçın nücûm ile meşbû’ u bu öldüren hisse,
Ve git
Ve eyle gölgede pây-ı ümîdini tesbît…
O belde-i zehir ü hülyâda bekleyen gözler
“Nerede?” derlerse,
“Ne oldu, nerede o?” derlerse, âh o gözler eğer,
Miyâh-ı sâyede mevt-i fecî’imi anlat.
Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden
Eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak
Ve bir zaman bakacaksın semaya ağlayarak
Sular sarardı yüzün perde perde solmakta
Kızıl havaları seyret ki akşam olmakta
Eğilmiş arza kanar muttasıl kanar güller
Durur alev gibi dallarda kanlı bülbüller
Sular mı yandı neden tunca benziyor mermer
Bu bir lisân-ı hafidir ki ruha dolmakta
Kızıl havaları seyret ki akşam olmakta