Yaşam-yaşama-yaşamak. Ölmek, yaşanmamışsa ölmek değildir. Yaşam hiç değişmeyen düz bir çizgideyse gerçek midir? Sokakta gördüklerimizin ortaklığı nedir, umutsuzluk mu, yorgunluk mu, zorundalıklar mı? Yaşamı ıskalayanlar, seyredenler, yerinde davrananlar, göze almayanlar, sesi içine dönük olanlar, olması gerektiği gibiye başkaldırmayanlar, ne çokuz, Pınar Kür bizi anlatmış. Kahramanların ailesinden miras kalan krizleri, duyguları, sönümlenmeleri, uysallıkları, gençlik aşkları, takıntıları, geçmişten gelenin evliliklerine yansımaları var beş hikayede. Kitapta en sevdiğim hikaye ‘Bitmiş Zamana Dair’ oldu