Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Akla Veda Gönderileri

Akla Veda kitaplarını, Akla Veda sözleri ve alıntılarını, Akla Veda yazarlarını, Akla Veda yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Akademisyenler,akademik özgürlüğün sihirli Kukuletası altında uzun zaman önce parazitliğe saygınlık kazandırmayı başardılar şimdi onlara ortak çıktı, sanatçılar da parazitliğe saygınlık kazandırmayı istiyorlar.
Birçok şey Akılla değil Akla rağmen başarılmıştır. Öteki yönü ise şu: Akıl da yapacağını yapmıştır. Başarıları çarpıtmış, normal sınırlarının ötesine uzanmıştır, dolayısıyla, kendi adı altında üreyen aşırılıklardan en azından kısmen sorumlu olduğu söylenmelidir.
Sayfa 22 - AyrıntıKitabı okudu
Reklam
Yunanlılar genel anlamda argümandan çok, içinde geçtiği ortamdan bağımsız ve sonuçlarının evrensel olduğuna inanılan özel ve standart bir argüman tarzı bulmuşlardır. Yani antik dönemdeki kadim, geleneklerden bağımsız hakikatler fikri (denilebilirse maddi nesnellik nosyonu), kültürel çeşitlilik sorununa toslamış ve dönem için görece daha yeni bir fikir olan geleneklerden bağımsız hakikate ulaşma yolları olduğu fikriylr (Formal nesnellik nosyonu) yer değiştirmiştir. Akılcı olmak ya da aklı kullanmak şimdi bu yollar kullanmak ve bu şekilde ulaşılan sonuçlar kabullenmek anlamına geliyordu.
Sayfa 17 - AyrıntıKitabı okudu
384 syf.
·
Puan vermedi
Değişik okunması anlaşılması zor kitap snjkllasdaaazxdzasddnmmmmmmmjmskmjjjcjjjmskmkkkkjnmmsnmmlllajhhdkksmkkskksmmmmmmmmzkjfmjskzkmfjjdmzncndjKcmkdskkcmf
Akla Veda
Akla VedaPaul Feyerabend · Ayrıntı Yayınları · 201057 okunma
Heredot ve Protagoras
Gelenek “ her şeyin kralıdır” ; fakat farklı insanlar farklı krallara itaat ederler: Eğer bir insana, bu kim olursa olsun, tüm dünya kavimleri arasından en iyisi olduğunu sandığı inanç kümesini seç desek, önündeki inanç kümelerinin her birinin diğerlerine göre iyi ve kötüyü yanlarını iyice ölçüp biçtikten sonra, ister istemez kendi ülkesine ait olanını seçer. İstisnasız herkes içinde büyüdüğü dinin, âdet ve geleneklerin en iyisi olduğuna inanır.
Sayfa 55 - AyrıntıKitabı okudu
“Eğer” diye yazıyordu kaç zaman önce Kant, “benim yerime anlayan bir kitabım, benim yerime vicdan taşıyan bir papazım, ne yiyeceğime karar veren bir hekimim vb. varsa benim zahmete girmeme ne gerek var. Düşünmem filan gerekmez, biraz para verdim mi başkaları bu sıkıcı işi benim yerine hemen üstlenecektir”.
Sayfa 21 - AyrıntıKitabı okudu
Reklam
Yurttaşlar dayanaklarını kendi bağımsız düşüncelerinden değil uzmanlardan alıyor. Şimdi “akılcı olma” nın anlamı bu.
Sayfa 21 - AyrıntıKitabı okudu
Bazı avanaklar her "makul" insanın bilimin en doğrusunu bil­diğine inandırılabileceğini söylemeyi adet edinmişlerdir. Onlara ar­gümantasyonun bir zaafını hatırlatmak gerekir: Argümanlar herkese değil ancak uygun bir şekilde donatılmış kişilere hitap eder. Ve tüm ideolojik tartışmalarda ortak, genel bir özelliktir bu: Belirli bir görüşü savunmak üzere kurulmuş argümanlar belli kültürlerde kabul, belli kültürlerde ise reddedilen varsayımlara dayanır; fakat argüman sahibi taraf, cehaleti yüzünden bunların evrensel geçerliliği olduğunu sanır. Kekes'in göreciliği halletme girişimi bu konuda kusursuz bir örnek teşkil ediyor.
Sayfa 343 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Tüm dinler de "ilke olarak" iyi dir; fakat ne yazık ki bu soyut İyi, onların uygulayıcılarının bir alçaklar sürüsü gibi davranma­sını ancak nadiren engelleyebilmiştir.
Sayfa 343 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Bilgi ve bilgiden yararlanma...
Şu anda bilimsel dergilerde, elkitaplarında, yazılarda ve harddisk­lerde gömülü duran olgular toplamının diğer geleneklerce üretilmiş bilgiler toplamından kat kat fazla olduğu doğru olabilir. Fakat önemli olan miktar değil yararlılık ve erişilebilirliktir. Bu bilginin ne kadarı yararlı ve kimin için?
Sayfa 187 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Belirli bir dünyada yaşayan bireyin bilgiye ihtiyacı vardır.
Bulut­lar, okyanus yolculuğunda ufuk hattı ormandaki ses kalıpları, has­ta sanılan bir kişinin davranışları gibi görüngüleri ayırt etme, onları yorumlama yetisinin içinde inanılmaz büyüklükte bir bilgi birikimi yatar. İnsanların, kabilelerin, uygarlıkların hayatta kalabilmesi bu tür bir bilgiye bağlıdır. İnsanların yüzlerini okuyamasaydık, hareketlerini anlayamasaydık, ruh hallerine uygun davranışlar gösteremeseydik ha­yatlarımız tam bir hüsran olurdu.
Sayfa 126 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Herkes aynı dünyada yaşamaz. Orman korucusunu kuşatan olay­larla ormanda kaybolmuş bir kent sakinini kuşatan olaylar aynı de­ğildir. Olayların sadece görünümleri değil bizzat kendileri farklıdır.
Sayfa 124 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
85 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.