Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Timurlenk Üzerine İnceleme

Aksak Demir'in Devlet Politikası

Mahmut Esat Bozkurt

Aksak Demir'in Devlet Politikası Hakkında

Aksak Demir'in Devlet Politikası konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.

Hakkında

Mahmut Esat Bozkurt, elinizdeki kitapta Timur'u, "dünyayı yenmiş bu Türk oğlu Türk'ü içyüzüyle, gerçek çehresiyle" tanıtmaya çalıştığını söylüyor. Timur, bazı tarihçilerin yazdığı gibi "dünyayı ateşe veren bir kan dökücü değil", "politikalarını ahlaka dayandıran bir cihan fatihidir"; "hayatını bir halk çocuğu olarak geçirmiş ve bununla övünmüştür." Mührünü de şöyle kazdırmıştır: "Men Timur, Tanrı kulu." Bozkurt, kitabında Timur'un lider kişiliğini, devlet yönetme anlayışını ayrıntılarıyla ele alıyor. Ancak bu, basit bir aktarım değil, bazen "nasıl olması gereken"e gönderme, bazen de "neden bugün böyle"ye yanıttır. Timur'dan kalkarak Kemalizmin devlet teorisinin ve devlet yönetiminin inşası ve açıklaması yapılmakta, hatta bazen eleştirilere yanıt verilmektedir. Osmanlı'yla Timur'un karşıtlığı çizilerek farklar vurgulanmaktadır. Yazar, Atatürk ve Timur arasında benzerlik görmektedir. Çünkü, "Timur da, Atatürk de yoktan devlet kuran Türk çocuklarıdır."
Tahmini Okuma Süresi: 2 sa. 57 dk.Sayfa Sayısı: 104Basım Tarihi: Nisan 2022İlk Yayın Tarihi: Mart 2005Yayınevi: Kaynak Yayınları
ISBN: 9786257697217Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Kitap İstatistikleri

Kitabın okur profili

Kadın% 16.5
Erkek% 83.5
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

Yazar Hakkında

Mahmut Esat Bozkurt
Mahmut Esat BozkurtYazar · 14 kitap
Atatürk'ün yakın çalışma arkadaşlarından ve Türkiye'de hukuki temellerinin atılmasında katkılarda bulunmuş bir devlet adamıdır. 1892'de o dönemde İzmir'e bağlı bir kaza olan Kuşadası'nda doğdu. Babası Kuşadası'nın ileri gelen ailelerinden Hacımahmutoğulları'ndan Hasan Bey’dir. İki yıl İzmir İdadisi'nde okuduktan sonra, II. Abdülhamid yönetimine karşı mücadeleye katılan dayısı Ubeydullah Efendi ile birlikte İstanbul'a gitti. 1911'de İstanbul Hukuk Mektebi'nden mezun olan Mahmut Esat Bozkurt, İsviçre'de Lozan ve Freiburg üniversitelerinde öğrenim gördü vekapitülasyonlar konusunda doktora yaptı. İzmir'in Yunanlar tarafından işgalinden sonra Kurtuluş Savaşı'na katılmak üzere yurda döndü ve Ege Bölgesi'nde Kuvayı Milliye teşkilatının içinde yer alarak, önemli yararlıklar gösterdi. TBMM 1. Dönem inde İzmir'den milletvekili olarak Meclis'e girdi. Meclis'te Anayasa Komisyonu ve Dışişleri Komisyonu'nda çalıştı. 12 Temmuz 1922'de Rauf Bey'in (Rauf Orbay) başkanı olduğu IV. İcra Vekilleri Heyeti'nde (12 Temmuz 1922 - 4 Ağustos 1923) İktisat Vekilliği'ne seçildi. 11 Ağustos 1923'de başlayan TBMM 2. Dönem'de İzmir'den tekrar milletvekili seçildi. Ali Fethi Bey'in (Ali Fethi Okyar) başkanlığında kurulan V. İcra Vekilleri Heyeti'nde (14 Ağustos 1923-27 Kasım 1923), ikinci kez İktisat Vekilliği'ne seçildi. (O dönemde her bir kabine üyesi ayrı ayrı TBMM oylamasından geçmekteydi) 20 Nisan 1924'te kabul edilen Teşkilat-ı Esasiye Kanunu'nun (Anayasa) hazırlayıcıları arasında yer alan Mahmut Esat Bozkurt, 22 Kasım 1924'de Ali Fethi Bey'in 3. hükümetinde Adliye Vekilliği'ne atandı. 5 Kasım 1925'te Ankara Hukuk Mektebi'nin açılmasında büyük payı oldu. Bozkurt, 3. ve 4. İsmet İnönü Hükümetlerinde (4. Hükümet ve 5. Hükümet; 3 Mart 1925 - 1 Kasım 1927) de Adliye Vekili olarak görev yaptı. Türk Medeni Kanunu (17 Şubat 1926), Türk Ceza Kanunu (1 Mart 1926), Kabotaj Kanunu (19 Nisan 1926), Borçlar Kanunu (22 Nisan 1926), Ticaret Kanunu (29 Mayıs 1926), Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanunu (18 Haziran 1926) gibi Türkiye Cumhuriyeti hukuk sisteminin temel yasaları, Mahmut Esat Bozkurt'un Adliye Vekilliği döneminde hazırlandı ve yürürlüğe girdi. Cumhuriyet tarihinde Bozkurt-Lotus vakası olarak adlandırılan, Bozkurt adlı Türk gemisiyle Lotus adlı Fransız gemisinin 2 Ağustos 1926'da Ege Denizi'de çarpışması nedeniyle iki ülke arasında çıkan anlaşmazlıkta Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni Lahey Uluslararası Adalet Divanı'nda temsil etti[1]. (1927). Bu dava, tarihçiler tarafından, Türk hukukunun ve adalet örgütünün kapitülasyonlar dönemini geride bırakarak insan ve egemenlik haklarına dayalı çağdaş hukuk düzeyine yükseldiğinin bir simgesi olarak değerlendirilmektedir. 1930 yılında Ağrı'daki Kürt ayaklanmasının ardından şu sözleri söylemiştir: "Dost, düşman, hatta dağlar bu hakikati böyle bilsinler; bu memleketin efendisi Türklerdir. Saf Türk ırkından olmayanların Türk vatanında tek bir hakları vardır: Türklere hizmetçi olma, köle olma hakkı." 1934'de Soyadı Kanunu'nun yürürlüğe girmesiyle Mustafa Kemal Atatürk tarafından 'Bozkurt' soyadı verildi. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesive Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde Anayasa ve Devletler Hukuku profesörlüğü de yaptı. 1935 yılında Mason Locaları'nın kapatılmasında büyük rolü vardır. 21 Aralık 1943'de beyin kanaması sonucu İstanbul'da ölen Mahmut Esat Bozkurt, TBMM'de 1. Dönemden ölümüne kadar sürekli İzmir Milletvekili olarak görev yaptı. Bozkurt'un kabri İzmir ili Selçuk ilçesinde özel bir mezarlıktadır. Bozkurt'un 1926 yılında kaleme almış olduğu Medeni Kanun Genel Gerekçesi'nin (Esbabı Mucibe Layihası), 2001 TBMM'sinde sebebiyet verdiği tartışmalar nedeniyle ismi bir kez daha gündemde yer etmiştir.