Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Timurlenk Üzerine İnceleme

Aksak Demir'in Devlet Politikası

Mahmut Esat Bozkurt

Aksak Demir'in Devlet Politikası Sözleri ve Alıntıları

Aksak Demir'in Devlet Politikası sözleri ve alıntılarını, Aksak Demir'in Devlet Politikası kitap alıntılarını, Aksak Demir'in Devlet Politikası en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İsmim buradan gelir;
Atatürk Demir'i çok severdi. Onun kumandanlığına, devlet adamlığına hayrandı denebilir. "Ben Demir zamanında gelseydim, onun yaptığı işleri başaramazdım .O benim zamanımda gelseydi, yaptıklarımdan çok daha büyüklerini yapardı." Yıldırım'ı da bir kahraman, bir cihan kahramanı olarak severdi. "Büyük manevracıdır. Fakat Demir'in yanında çocuktur. Korkusuz bir deli oğlandır." derdi. Atatürk Demir hakkında bir de piyes yazmış ve bunu Afet İnan’a dikte ettirmiştir. Afet İnan şu şekilde aktarmıştır: Atatürk bu piyesi yazdırırken hep Timur’u konuşturdu. Paşam piyeste hep Demir konuştu, diğer şahıslar konuşmayacak mı diye sorunca, Atatürk’ün cevabı Demir varken başka kimse onun karşısında konuşabilir mi? olmuş.
Atatürk Timur hakkında bir de piyes yazmış ve bunu Afet İnan’a dikte ettirmiştir. Afet İnan şu şekilde aktarmıştır: Atatürk bu piyesi yazdırırken hep Timur’u konuşturdu. Paşam piyeste hep Timur konuştu, diğer şahıslar konuşmayacak mı diye sorunca, Atatürk’ün cevabı Timur varken başka kimse onun karşısında konuşabilir mi? olmuş.
Reklam
Mahmut Esat Bey, 1927'de Ege Denizi'nde Türk gemisi Bozkurt ile Fransız gemisi Lotus'un çarpışması ve sekiz Türk denizcisinin ölümünü takiben, Türk Adliyesi'nin Fransız kaptanı tutuklaması üzerine Fransa ile aramızda çıkan anlaşmazlığı sonuçlandırmak için Atatürk'ün de onayını alarak konuyu Lahey Adalet Divanı'na götürmüştür. 7 Eylül 1927 günü Lahey'de Türk hükümetini temsil ederek yaptığı başarılı savunma ile davayı kazanarak dünya hukuk literatürüne "Lotus-Bozkurt davası" olarak yerleşmesini sağlamıştır. Kemal Atatürk, bu başarısı nedeniyle Mahmut Esat Bey'e "Bozkurt" soyadını vermiştir.
Kaynak YayınlarıKitabı okudu
Mührünü şöyle kazdırmıştı: "Men Timur" "Tanrı kulu."
Sayfa 17 - BaşlangıçKitabı okudu
Atatürk:
"Ben, Demir zamanında gelseydim, onun yaptığı işleri başaramazdım. O benim zamanımda gelseydi, yaptıklarımdan daha çok büyüklerini yapardı."
Sayfa 84 - Atatürk ve DemirKitabı okudu
Atatürk'de büyük nutkunda: Her taarruzu, mukabil bir taarruz karşılar. Taarruz eden, ricat yollarını hazırlamalıdır, diyor.
Sayfa 55 - Kaynak YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Haklı olanların hakkını hiçbir vakit kaybettirmedim." O, adalete en büyük önemi vermektir. Çünkü böyle bir esasa dayanmayan bir devletin bekasına imkân olmayacağı kanaatini beslemektedir. Diyor ki: "Haklı olanların hakkını hiçbir vakit kaybettirmedim. İntikamla hareket etmedim. Böyle bir hırsa hiç düşmedim. Allah'ın kullarına karşı şiddet ve zulümden sakındım. Bunlara karşı daima iyi kalpli, güler yüzlü davrandım." Piri, Demir'e şunları yazıyordu: "Demir bilmelidir ki, hükümet Tanrı idaresinin bir kopyasıdır."
Sayfa 26 - Kaynak YayınlarıKitabı okudu
Demir, Yıldırım'ı bir paratoner gibi çekti ve söndürdü.
Lâvis ve Rambo'nun genel tarihlerinde pek güzel muhakeme ettikleri gibi, ortada cihan kaanlığına aday iki Türk oğlu vardı. Biri Yıldırım, diğeri Demir'di. Demir, Yıldırım'ı bir paratoner gibi çekti ve söndürdü. Fakat meydan kendine kaldı mı? Hayır! Kurduğu koskoca Türk imparatorluğu nihayet torunlarına kadar varabildi. Post kavgaları içinde kısa bir zaman sonra yıkıldı gitti.
Sayfa 61 - Aksak Demirin Büyük SavaşlarıKitabı okudu
Askerler, hak ettikleri mükâfatı mutlaka elde ederlerdi. Silah altında saçını sakalını ağartanların ne rütbesi alınır ne de tahsisleri kesilirdi. Bunların hizmetleri unutulmazdı. Bütün hayatlarınca devlet ve millete fedakarlık etmiş askerleri haksız yere azledivermek, onları mükâfatlandırmamak, Demir'e göre haklı isyana yol açan bir adaletsizlikti. İhtiyar askerler saygı görürlerdi. Sözleri dinlenirdi. Bunlar imparatorluğun şerefi sayılırlardı.
Sayfa 48 - Askerlikte Mükâfat ve CezaKitabı okudu
Bir gün, Demir, Kütahya'da büyük bir eğlenti tertip ettirdi. Eğlentiye Yıldırım'ı da davet etti. İçildi, şarkılar söylendi, çalgılar çalındı, köçekler oynadı. Yıldırım'ın kızlarından biri, Demir'in torunlarından Miranşah'a nikahlandı. Arabşah, Yıldırım'ın karısı, Sırp kralının kızı Olivera'nın bu eğlentide yarı çıplak bir halde içki dağıttığını söyler. Yalandır. Demir'le Yıldırım Kütahya'da iken karısı Ankara'da idi.
386 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.