Gençlik Nemesis'ti(*). Gençlik, kocamışları çiğneyip geçerdi ve bunu yaparken kendi kendini de yıkıp geçtiğine bakmazdı hiç.
(*) Nemesis: Eski Yunanlıların ceza ve öc alma tanrıçası.
Yaşam erkenden adam etmişti onu. Yedi yaşında ilk haftalığını aldığı zaman adamdan sayılmaya başlamış oldu. O zaman garip mi garip bir bağımsızlık duygusu uyandı içinde; annesiyle aralarındaki ilişki değişti. Bu dünyada bir baltaya sap olmuştu; eli para tutan ve ekmeğini kazanan biri olarak kendisini annesiyle aynı kaba koyuyordu artık. On bir yaşına basıp da altı ay boyunca gece vardiyasında çalışınca erkeklik, hem de tam bir erkeklik çağına adım atmış oldu. Hiçbir çocuk gece vardiyasında çalışıp da çocuk kalamazdı...
"Ben işçi sınıfı içinde doğdum.
Coşku, hırs ve ülkü denen şeyleri çok genç yaşlarda keşfettim.
Bu tutkuları dindirebilmek çocukluk yaşamımın en temel sorunu oldu.
Gemilerde tayfalık, limanlarda hamallık yaptım;
konserve fabrikalarında, daha başka fabrikalarda ve
çamaşırhanelerde çalıştım; ot biçtim, halı temizledim, cam siliciliği yaptım.
Ama hiçbir zaman emeğimin tam karşılığını alamadım.
Aşırı çalışma beni hasta etti. Ömrüm boyunca gövdemle hayvan gibi çalıştım
ve ne denli çok çalıştıysam toplumsal çukurun dibine o denli fazla yaklaştım.
Bundan böyle ölesiye çalışmayacağım.
Eğer bir daha ölesiye çalışırsam, gerekenden bir damla fazlasını yaparsam:
Allah belamı versin!"