Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Altı Varoluşçu Düşünür

Harold John Blackham

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Kierkegaard
“Egoist bir biçimde ayrı duran ve göğe yükselen yalnız bir köknar ağacı gibi ayaktayım, gölgem yok, ve yalnızca orman kumrusu kuruyor dallarımda yuvasını."
"Non omnes omnia possumus" Hepimiz her şeyi yapamayız .Vergilius
Reklam
Genel olarak önemli bir kararın sorumluluğundan kaçışta insanoğlunun ne denli hünerli ve yaratıcı olabileceği pek anlaşılabilir değildir.
Sayfa 29
Bilinçli bir varlık olarak düşünceye dayalı varoluşa girmek umutsuzluktur, çünkü bu fani olandan kopmak, belirsizliği çekmektir ve yine de kişi kendine yön gösterilmeden yoluna devam etmek zorundadır.
Sayfa 24
"Özerkim ama kendi kendime yetemem: Neysem o olurum. Özgürlükte kendime dair sersemletici bir bilinçle, yalnızca sınırlarını dayatan dün­yada mevcut konumuma değil, aynı zamanda önünde durduğum Aşkınlığa da güvenirim; somut durumumun önünde ve bana sorumluluğumu, özgürlüğümü veren kuşatıcı konumun önünde özgürlüğümün bilinciyle ayakta dururum: Özgürlüğümde koşullandırılmış değilim ve bir kat daha bağımlıyım. Dünyadaki durumumu kabulleniyorum ve onu, önümdeki nesneleri, benimsediğim sınırlı sonları, irademin önündeki engelleri ve büyük hüsranları aşmak için mücadele ediyorum. Kendimi arzuluyorum ve bu yolla da aslımı; aynı zamanda kendime verili durumdayım, çünkü kendimi arzulamaya tayin edildim; özgürlük içinde kendimi bulduğum durum ve döndüğüm ve içinde kendimi yenilediğim koşullandırılmamış kişi benim aşkınlığım ve varlığımın temeli olarak dünyanın aşkınlığı ile bağlantı noktam. Olabileceğimiz kişisel varoluş (bizatihi-varlık), Aşkınlıkla (kendinde-varlık) birlikte olduğumuz varoluştur. Kişisel varoluş kendinden emin hale geldiğinde, aynı yolla Aşkınlıktan da emin hale gelir. Belirleyicilerden kurtulmuş, özgür bir biçimde ayakta duran koşul­landırılmamış ben, özerk olduğumu ama kendi kendime yeterli olmadığımı bilir; iki kat tazla bağımlı olduğumu, kendimi aşkın bir zemine dayandırdığımı ve kendimi seçtiğim sınırlamalar ile belirleyicilere ihti­yaç duyduğumu, kendimi bu dünyada gerçekleştirdiğimi bilir."
Normal insan hayatı ile inanç hayatı arasındaki yarığın klasik örneği, İbrahim’in İshak'ı kurban etmeye hazır oluşudur, ki burada insan hayatının en kutsal etik kesinliği, inancın belirsizliğine boyun eğmektedir; nefret uyandırıcı ve kişiyi acımasızca yaralayan ve aklın tamamıyla lanetlediği şey, onun doğru olduğunun kesinliği ile değil, karar yoluyla yerine getirilir.
Sayfa 13
Reklam
Düşünürün en zengin hayatı yaşadığı ileri sürülebilir, en azından Antik Yunan’da bu böyleydi.
Sayfa 19
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.