Amerika, NATO ve Türkiye
Türkkaya AtaövAmerika, NATO ve Türkiye Sözleri ve Alıntıları
Amerika, NATO ve Türkiye sözleri ve alıntılarını, Amerika, NATO ve Türkiye kitap alıntılarını, Amerika, NATO ve Türkiye en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Mao da emperyalizme (ya da ABD’ye) “ kağıttan kaplan ” demişti.
Mao da emperyalizme (ya da ABD’ye) “ kağıttan kaplan ” demişti.
Daha çarpıcı bir örnek: Günümüzde ufak ve kıtlık yaşayan Kuzey
Kore’de ABD’ye “ dur!” bile diyecek bir nükleer silâh yığınağı var.
Sayfa 281 - İleri Yayınları, 2006Kitabı okudu
Truman Doktrini
Amerikan ve dünya tarihinde “ Truman Doktrini” diye bilinen bir olay vardır. Komşumuz Yunanistan ile Türkiye’yi vesile edinerek ilân edilmiştir. İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Amerika’nın yarattığı söylenceler zincirinin ilk önemli halkasıdır. Türkiye’yi de içine aldığından bizim için bir kat daha önemlidir. Aslında, Truman Doktrini Amerikan yayılmasının yeni ve daha genel bir aracı olmaktan öteye bir şey değildir.
Sayfa 99 - İleri Yayınları, 2006Kitabı okudu
Ulusal Kurtuluş Savaşımız anti-emperyalist nitelikte bir savaştı
Ulusal Kurtuluş Savaşımız Türk tarihindeki bütün öteki savaşlarımızdan farklı olarak, bir bağımsızlık savaşıydı. Yüzyıla yakın bir süreden beri sömürdükleri Türklerin anayurdu yeryüzünden silmek isteyen gelişmiş kapitalist ülkelere ve onların bir aracı olan Yunanistan’a karşı verdiğimiz anti-emperyalist nitelikte bir savaştı.
Sayfa 168 - İleri Yayınları, 2006Kitabı okudu
Tarihimizin şu döneminde öncelikle çözümlemek zorunda olduğumuz ana çelişme Amerikan emperyalizmi ve onun yerli ortaklarıyla Türk ulusu arasındaki çelişmedir. Bir yanda Türk ekonomik ve siyasal alanına egemen olan emperyalizm ve onun müttefikleri olan işbirlikçi sermaye ve feodal ağa takımı, öte yandan da emperyalizm boyunduruğunun kırılmasında en büyük çıkarı olan Türkiye emekçileri başta olmak üzere, bütün ulusalcılar. Ulusalcı güçlerin eylemleriyle emperyalizmin boyunduruğu atılarak, Türkiye bağımsız ve demokratik bir devlet düzeyine ulaşacaktır. Bunun önemli adımı da kapitalist Batı ülkelerinin emperyalist sömürüyü sürdürmek için kurdukları NATO’dan Türkiye’nin çıkmasıdır.
Sayfa 258 - İleri YayınlarıKitabı okudu
Dış ve iç politika sorunlarını birbirinden ayrıymış gibi göstermek bilimsel açıdan yanlış olup, dış politikayı iç politika çekişmelerine konu etmeme çabası egemen sınıfların bir kurnazlığıdır.
Sayfa 170 - İleri YayınlarıKitabı okudu
Ocak 1927 ’de Temsilci Upshow şöyle demişti: Antlaşma Timurlenk kadar hunhar, Müthiş İvan kadar sefih ve kafatasları piramidi üstüne oturan Cengiz Han kadar kepaze olan bir diktatörün zekice yürüttüğü politikasının bir toplamıdır. Bu canavar, savaştan bıkmış bir dünyaya bütün uygar uluslara onursuzluk getiren bir diplomatik antlaşma kabul ettirmiştir. Buna, her yerde, bir ‘Türk Zaferi’ dediler. Ve Eski Dünya parlâmentolarını bunu kabule ikna ettikten sonra, büyük sermaye grupları, soğuk kanlı ticaret erbabı ve giderek güyâ bazı din temsilcileri bile, Türkiye’yi uygar uluslar masasında uluslararası bir konuk durumuna yücelterek, Amerika’yı yüksek ülkülerinden uzaklaştırmada birleştiler.
Sayfa 164 - İleri YayınlarıKitabı okudu
Amerika, bugün, yerleşmiş çıkarların savunulması uğruna dünya çapında bir karşı devrimci harekâtın önderidir; Amerika’nın bugünkü durumu Roma’nınkine benziyor. Roma da kendi yönetimi altına giren yabancı topluluklarda yoksullara karşı sürekli olarak zenginleri destekledi; ve bugüne dek yoksullar her zaman ve her yerde, zenginlerden daha kalabalık olduğundan, Roma’nın siyaseti eşitsizlik, adaletsizlik ve en kalabalık olanlar için en az mutluluk siyasetiydi. Amerika'da Roma’nın rolünü isteyerek benimsemiştir...
Sayfa 138 - İleri YayınlarıKitabı okudu
Kore’deki Türk Tugayı’nın, artık yıllar sonra, geri çekilmesine ilişkin olarak 27 Mayıs Devriminden sonraki Milli Birlik Komitesi üyesi, yürekli yurtsever dostum Suphi Karaman’ın bana anlattığını (ileride bir karşılaştırma örneği olabilir düşüncesiyle) bu bağlamda aktarmak istiyorum. Bu geri çekmenin bir numaralı öneri sahibi Sayın Karaman düşünülen değişimi o dönemin Devlet Başkanı Orgeneral Cemâl Gürsel’e onaylatmış, bu yönde gerekli buyruk da verilmişti. Değişikliği dolaylı öğrenen o günlerin ABD Büyükelçisi soluğu Devlet Başkanımızın odasında alarak sertçe bir yakınmayı deneyince, Sayın Gürsel görevli çevirmene (adlı adınca “ koca oğlan” yakıştırması da dahil) “yanıtımı aynı sözcüklerle çevireceksin!” diyerek sözünü kısaca şöyle sürdürmüştü: “ Bu ayı şunu anlasın: Unutma, ne diyorsam öyle çevireceksin. Nereye asker gönderip onları nereden, ne zaman geri çekeceğimize yalnız ve yalnız biz karar veririz. Konuşmamız bitmiştir.”
Sayfa 13 - İleri YayınlarıKitabı okudu
ilk çağların Roma’sı
İnsan öldürme ve çevreyi yıkmada silâh çeşidi, gelişmişliği ve etkileri yönünden hiçbir devlet ABD düzeyinde değil. Büyük devletler içinde de bir numara. Geçmiş imparatorlukları ayakta tutmuş olan zenginlik, güç ve kültürel yayılma onda da var. Bu durum da kendini ilk çağların Roma’sı gibi, hattâ daha görkemli görebilir.
Sayfa 280 - İleri Yayınları, 2006Kitabı okudu
stratejik ve ekonomik çıkarlar
Bir yanda ABD ve genelde Batı, öbür yanda da Orta Doğu ve İslâm arasında tırmanan çatışmanın kökeninde stratejik ve ekonomik çıkarlar gözükmektedir.
Sayfa 276 - İleri Yayınları, 2006Kitabı okudu
Amerikalı Komer
Vietnam ’da bu durumu yönetenlerden biri olduğu için “ Hanço”
(Kasap ) lâkabını kazanmış bulunan Amerikalı Komer’in
“ Büyükelçi” sıfatıyla Türkiye’ye atanması bir rastlantı olarak kabul
edilemez. Böyle birinin daha sonraki görev yeri olarak Ulusal
Kurtuluş Savaşı vermiş Türkiye Cumhuriyeti’ne gönderilmesi bir
küstahlıktır.
Sayfa 257 - İleri Yayınları, 2006Kitabı okudu
yerli “ aydın” ları yetiştirmek
Türkiye de Amerika’nın yaygın bir ideoloji kampanyasına uzun bir süreden beri hedef olmuştur. Bu kampanyanın amaçları Türk kuşaklarının eğitimini denetim altına almak, Türkiye’yi kapitalist dünyanın sömürgen kıskaçları içinde tutmaya yarayacak yerli “ aydın”ları yetiştirmek ve güvendiklerini sorumlu yerlere oturtmak, emperyalizme karşı çıkanları da etkisiz duruma getirmektir.
Sayfa 218 - İleri Yayınları, 2006Kitabı okudu
Amerikalılara şöyle bir düşünce egemen olmaktaydı
Amerikalılara şöyle bir düşünce egemen olmaktaydı: Sovyet
sınırlarına yakın topraklarda çepeçevre kuracağımız üslerle büyük
Sovyet kentlerine bir anda ulaşarak onları radyoaktif kalıntılardan
ibaret bırakabilir, endüstrilerini de bir anda yok edebiliriz.
Milyonlarca ölü ve yaralı dışında, geri kalan “ tutsak halk” da nasıl
olsa bizim le birleşecek, hattâ kurtarıldığına sevinecektir. Bu halk
hem en özel girişimciliğe yönelirken, Amerika ve sermaye dünyası
da sosyalizm ve komünizm karabasanından kurtulmuş olacaktır.
Sayfa 93 - İleri Yayınları, 2006Kitabı okudu
aydınlık saraylar ve karanlık zindanlar
Dışardan alınan kredilerle aydınlık saraylar ve karanlık zindanlar yapılıyordu.
Sayfa 85 - İleri Yayınları, 2006Kitabı okudu
Türkiye’deki egemen sınıfların
Türkiye’deki egemen sınıfların ülkeyi kapitalist dünyaya bağlayarak
içte kendi ayrıcalıklı durumlarını korumak çabalarının son büyük örneği
Ortak Pazar ile yapılan anlaşmadır.
Sayfa 212 - İleri Yayınları, 2006Kitabı okudu