Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Derleme

Amok Koşucusu

Stefan Zweig

Amok Koşucusu Yorumları ve İncelemeleri

Amok Koşucusu yorumları ve incelemelerini, Amok Koşucusu kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Amok Koşucusu puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.

Puan

7.810 üzerinden
26,3bin Kişi · 3494 İnceleme
190 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
17 saatte okudu
Hayat Maratonu'nun Amok Koşucuları'na ithafen..
Stefan Zweig
Stefan Zweig
'ın kendine has ve olağanüstü psikolojik tahlillerini okuduğumuz ve okudukça kendi psikolojimizi bozduğumuz bir kitap daha.. 7 öykünün 5'i intiharla son bulurken, Zweig'ın bu konudaki takıntısı da ayan beyan ortaya çıkıyor. Bence o da bir Amok Koşucusu!.. ~ Kitaba adını veren "
Amok Koşucusu
Amok Koşucusu
" elbette en çarpıcı olan öyküydü. Amok;
Amok Koşucusu
Amok KoşucusuStefan Zweig · Can Yayınları · 2018111,6bin okunma
190 syf.
10/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Amok Koşucusu
Can Yayınlarının modern serisinden okuduğum Amok Koşucusu kitabı, içinde aynı adı taşıyan hikayeyle beraber yedi hikayeden oluşuyor. Okudukları kitapların yazarların hayatlarına dair bilgi edinmeyi sevenler vardır. Stefan Zweıg’ın yaşamı ilgimi çekmişti.1942’de Brezilya’da karısıyla birlikte intihar eden Zweıg, kitaplarındaki karakterlerin adeta ruhsal tablolarını çizen bir ressam gibi öykülerinde zengin psikolojik çözümlemeler yapıyor. Karakterlerin endişelerini, sevinçlerini, tutkularını sanki ben de yaşamış gibi oldum ve bu bakımdan yazarın anlatım becerisinin çok çok başarılı olduğunu düşünüyorum. Zweıg’ın psikolojik durumu bunda etkili olmuş olacak ki hikayelerde intihara ya da intihar eğilimine rastlıyorsunuz. ‘Amok Koşucusu’ bir tür sarhoşluk hali, arzularının,tutkularının peşinden umarsızca, hunharca koşan kişilere verilen bir ad ve en beğendiğim hikaye de bu oldu. Özgün yazarlar vardır, cümlelerinden,ifade ediş biçimlerinden,kullandıkları kelimelerden, betimlemelerden satır aralarında hemen onu hissedersiniz. Zweıg işte o yazarlarından biridir bana göre ve onun eserlerini okumak bu anlamda keyiflidir.
Amok Koşucusu
Amok KoşucusuStefan Zweig · Can Yayınları · 2018111,6bin okunma
Reklam
190 syf.
·
Puan vermedi
Amok Koşucusu
Kibirli bir mağdura acır mısın? Ona yardım etmeli misin? Kibrinden boğulmasını mı izlemelisin? Zweig, psikolojiyi bu küçücük kitaplara nasıl güzel giydiriyor. Keyifle okuyorum. Su içerken kitap bitiyor.
Amok Koşucusu
Amok KoşucusuStefan Zweig · Can Yayınları · 2018111,6bin okunma
190 syf.
8/10 puan verdi
AMOK KOŞUCUSU / Stefan Zweig (1922)
Zweig ustadan yine şahane bir uzun öykü. Sonu merakla beklenen müthiş bir hikâye, sade/sıkmayan bir dil, mükemmel duygusal tasvirler. Hülasa, bir kitapta olması gereken her şey öz bir şekilde bu öyküde var. Hikâye, Hindistan’da Hollanda hükümeti adına paralı doktorluk yapan Alman bir hekimin kendisine yardıma gelen bir kadına yapmadığı yardımdan duyduğu pişmanlık üzerine inşa edilmiş. İsmi de çok ilginç ve öyküyle bir o kadar uyumlu. Amok koşusu bir hastalık. Yazarın kendi ağzından: “Evet Amok, Şöyle oluyor: Bir Malezyalı, herhangi bir sıradan, kendi halinde adam içkisini içiyor... Ruhsuz, ilgisiz, donuk bir biçimde oturuyor oracıkta... Tıpkı benim odamda oturduğum gibi... Sonra ansızın ayağa fırlıyor, hançerini kapıyor, sokağa fırlıyor... Dosdoğru koşuyor, dosdoğru... Nereye gittiğini bilmeden... Yoluna ne çıkarsa, insan olsun hayvan olsun hançerini saplıyor, akan kan onu daha da çıldırtıyor... Ağzı köpürüyor, kudurmuş gibi uluyor... Ama koşuyor, koşuyor, koşuyor, ne sağa bakıyor ne sola, acı acı haykırarak, elinde kanlı hançeriyle korkunç koşusunu sürdürüyor... Köylerdeki insanlar bu Amok koşucusunu hiçbir gücün durduramayacağını bilirler... O gelirken uyarmak için 'Amok! Amok!' diye haykırırlar ve herkes kaçışır... Ama o bunları hiç duymadan koşar, hiç duymadan koşar, görmeden koşar, önüne çıkanı devirir.. Sonunda kuduz bir köpeği vururcasına vurup öldürürler onu ya da ağzından köpükler çıkararak yere yığılıp kalır...”
Amok Koşucusu
Amok KoşucusuStefan Zweig · Can Yayınları · 2018111,6bin okunma
190 syf.
9/10 puan verdi
Öykülerden oluşan bu eserde en uzun ve en sürükleyici öykü, kitaba da adını veren amok koşucusu. Amok, öyle bir ruh hali imiş ki adete bir cinnet ya da düşünmeden bir şeyin gerçekleşmesi için koşma, odaklanma hali. Öykülerin tamamında da bu psikolojide bir insan var. Fakat yalnızca amok koşucusu hikayesinde kahraman olan doktor, kendi ruh durumunu bildiği halde bu koşudan vazgeçemiyor. Her öyküde insanın çilesi, acizliği ve azizliği bir arada işlenmiş. Hep iyilik yapmak isteğinde olan bir insan var. Zweig, umudu hep diri tutmuş ama insanın acizliğini ve rezil duygularına nasıl yenildiğini de güzel işlemiş. Her hikaye onurlu bir ölüm ile bitiyor. Yazar adeta, yaşarken yaptıkları hataları onurlu ölümleri ile noktalayan insanlara son kez saygı duymamızı istiyor. Onurlu yaşayamamış isen bile, onurlu öl.
Amok Koşucusu
Amok KoşucusuStefan Zweig · Can Yayınları · 2018111,6bin okunma
64 syf.
9/10 puan verdi
Bir doktor, yardım isteyen bir genç ve güzel varlıklı bir kadın yüklü bir miktarda para ödeyerek kürtaj olmak istiyor. Kadının aşırı gururlu ve kendinden emin, Doktor ise farklı bir insan mesleği ve meraklılığı dolayısı ile karışık bir psikolojisi var, bu 2 kişi arasındaki geçen diyaloglardaki saplantılar ve genellikle kötü sonuçlar doğuruyor, birbirlerine ihtiyaç duydukları halde inat edip, ego savaşlarına giriyorlar, bunun sonrasında vicdan azabının hazin sonuyla sonuçlanıyor. ama son pişmanlık fayda etmiyor tabi
Amok Koşucusu
Amok KoşucusuStefan Zweig · Can Yayınları · 2018111,6bin okunma
Reklam
190 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Amok Koşucusu... Raflar arasında dolaşırken parmaklarımın üzerinde uzun süre gezindiği kitap. Kabul edelim,kitabın adı oldukça ilginç. Koşucu evet, ama nasıl bir koşucu. Tam olarak bana ne getirecek ya da benden neler alıp götürecek? Kitabı okumaya karar verdiğimde öncelikle Amok,ne anlama geliyor onu öğrenmem gerek diye düşündüm. Beklediğim çok basit bir tanımdı aslında ama öğrendiğim şey beni çok heyecanlandırdı. Amok,aslında Malezya ve Afrika'da gözlemlenen bir cinnet durumu, bir çeşit intihar saldırısı. Önüne çıkan her şeyi bir anda yok edebilme gücüne sahip olan bir hastalık. Ve bu hale giren Amok koşucusu birileri tarafından durdurulana, öldürülene veya kendini öldürene kadar asla durmaz. Sıtma hastalığının en tehlikeli yan etkisi olduğu söyleniyor ve bu korkunç sendrom genelde erkeklerde görülüyor. Tabi kitapta da Amok koşucusu bir erkek. Bir doktor vicdanın dayanılmaz sesiyle nasıl bir koşucuya dönüşüyor bunu anlatmış. Hikayeyi okurken kalbimin sesini ağzımda hissettim. İlk Zweig deneyimim ve aslında tüm hikayelerinde bu heyecanı yaşadım. Kitaptaki her hikayenin sonu bir intiharla sonuçlanıyor, bir umut ışığı yok. Bunu okurken hissediyorsunuz. Aslında Zweig'ın hayatı da malum, Hitler gibi bir caniyle aynı topraklarda yaşamaya çalışmış. "Safkan Olmayan İnsanlar" listesine girmiş, ülkesinden sürülmüş, kitapları yığın yığın yapılarak yakılmış. O kadar ağır bir mülteci hayatı yaşamış ki o da hikayelerindeki sonu kendi sonuna uyarlamış. Ve babayiğit bir tavırla, Hitler'e meydan okurcasına kravatlı bir şekilde eşi Lotte ile beraber yaşamına son vermiştir. Bayan de Prie gibi...
Amok Koşucusu
Amok KoşucusuStefan Zweig · Can Yayınları · 2018111,6bin okunma
190 syf.
1/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Amok koşucusu hikayesini bir seferde okudum, bir doktorun yaptığı hatanın sonuçları için kendi canı ve emeklerini nasıl feda ettiği üzerine de olsa, sağdık olması hayret ettiriyor. Ama benim dikkatimi çeken sömürgeciliğin çok güzel bir şeymiş gibi lanse edilmesi ve beyazların Hindistan'da olması tanrının Lütfuymus gibi doğal sonucu gibi göstermesi sömürgeci devletlerin yaptığı her zaman ki şey. Sarı tenli olarak yazdığı (Hintliler) onun için sadece köle. Hintli kadınları cinsel obje olarak gören doktor Beyaz kadınlara da öyle yaklaşınca olaylar başladı. Çinlileri ise öcü gibi göstermesi gerçekten de anlaşılır değil. Bu kadar okunmasına şaşırdım doğrusu. Her varoluşçu edebi eser gibi varlık sorununa çözüm önerileri sunmayan bir hikaye. intiharlarla dolu bir kitap ve yazarin hayata vedasıyla tutarlı gözüküyor.
Amok Koşucusu
Amok KoşucusuStefan Zweig · Can Yayınları · 2018111,6bin okunma
190 syf.
·
Puan vermedi
·
16 günde okudu
Kitabı okumaya yeni başladım. Ayrı ayrı hikayelerden oluşuyor. İlk hikaye Bir Çöküşün Öyküsü. Paris kraliyetinden bayan prie'nin, sürgüne gidişi ve eski şaşalı hayatının ve zevklerinin bir anda elinden kayıp gidişiyle kendini bulduğu deyim yerindeyse bir çukurda hayatına son verişini anlatıyor. Yazar kendi intiharına gerekçe oluşturan yazınlar yazmış gibime geliyor. İrdelediği tiplemenin psikolojik girdaplarını çok iyi tahlil etmiş. Kendi bedenini sunduğu papaz yamağıyla kurduğu asimetrik ilişki aslında ruhunun saplantılı ve egoist köşelerini sivriltmeye yönelik bir psikolojik dumur hali. Çöküşün son safhasının böyle olmasıda düşündürücü. Kitabımızın ikinci öyküsü Madalyon, Fransa - İspanya savaşında birliğinden ayrı düşen Fransız albayın öldürdüğü İspanyol askerinin üniformasını giydikten sonra çıkardığı üniformadan söktüğü, Napolyonun verdiği madalyonuyla beraber İspanyol sanılıp, konuşmasına fırsat verilmeden Fransız askerler tarafından öldürülüşünü ve cebinde bulunan madalyon yüzünden kafasının dipçikle parçalanışı anlatılır. Kitabımızın üçüncü öyküsü ve kitaba ismini veren öykü amok koşucusu. Amok bir kendini kaybetme, delilik haliymiş. Malezyada öyle adlandırılıyor. Amok olan kişi amaçsızca koşarmış. Öykümüzde bir doktor tropikal bölgede sömürge altında bir ülkede doktorluk yapıyor. Ve oranın sömürgeleştirilmesinde ve idaresinde söz sahibi bir iş adamının karısının yasak aşkı sonucunda hamile kalışı ve doktordan yardım isteyişi üzerine gelişiyor. Sonunda kadın ve doktor intihar ediyor.
Amok Koşucusu
Amok KoşucusuStefan Zweig · Can Yayınları · 2018111,6bin okunma
190 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Zweig'in kaleminden olan hikayelerle bezeli güzel bir kitaptı. İçerisinde, " Bir Çöküşün Öyküsü, Madalya, Bezginlik, Amok Koşucusu, Ay Işığı Sokağı, Leporella, Leman Gölü Kıyısındaki Olay" isimli hikayeler bulunmaktadır. Birçoğunun sonu Zweig'ın eseri olduğunu belli edercesine mutsuz (Tabii bu kişinin olayları algılama biçimine göre
Amok Koşucusu
Amok KoşucusuStefan Zweig · Can Yayınları · 2018111,6bin okunma
Reklam
190 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Amok Koşucusu
Yazarın satranç isimli kitabıyla karşılaştırmayın bence çünkü farklı kulvarlar da yarışıyorlar. Satrançta belli bir konu var ve sonunu merak edip hızlıca okuyabiliyorsun. Ancak bu kitap öyle değil. Bu kitap duygu kitabı. Kitabın içerisinde tam hatırlamıyorum ama 6-7 adet öykü var. Her öyküde farklı bir duygu resmedilmiş. Resmedilmiş dedim çünkü insanın yaşayabildiği tüm duyguları (gülme, ağlama, sinir v.b.) sanki o anı yaşıyormuşuz gibi tüm hissiyatlarıyla bize aktarmış Stefan Zweig. Herkese iyi okumalar.
Amok Koşucusu
Amok KoşucusuStefan Zweig · Can Yayınları · 2018111,6bin okunma
190 syf.
8/10 puan verdi
Hepimiz biliriz, arabayı kaldırırken debriyajı kavra ve yavaş yavaş gaza bas diye. Ancak o debriyajı kavramamız gerekli sonra da araba sorunsuz gider. Aynı Stefan Zweig'in eserlerinde de görülüyor bence. Yazarın betimlemeleri gerçekten harika ancak malesef bazen betimleme uzun cümlelerle devam edince bu sefer de konu bütünlüğünü yakalayamayabiliyoruz; hele de hayallere, işlere ya da dışardan gelen seslerde bayağı etkili. Ayrıca öykü olduğundan dolayı isterse 80 sayfa olsun o gün içinde okunmadıkça da anlaşılmıyor. Şahsen ben Amok koşucusunu 3 güne ayırdım ve olaylar zincirini kaybettiğimden zor toparladım. Çünkü yazar hiç ara vermiyor. Ve mutlaka sessiz bir yerde kafa dinlenmiş halde okumak gerekli. Can yayınlarından çıkan bu kitapta 7 tane öykü var. 1- Bir Çöküşün Öyküsü: Oldukça güzel, bunun incelemesini yapmıştım önceki incelemelerimde zaten. 2-Madalya: Bu öykü bana "Piyanist" filmini hatırlattı. öyküyü okuyanlar ve "Piyanist" filmini izleyenler anlayacaktır demek istediğimi. 3-Bezginlik: Şimdiki liseli, üniversiteli gençliği anlatıyor bence :) 4-Ay Işığı Sokağı: En çok beğendiğim bu kitap. Cimriliği ve insan elindeki değerini yitirmesinin ne kadar kötü olduğunu anlatmakta. 5-Leoperalla: Aşırı ve yanlış tutkuların esiri olmasının sonuçları. 6-Leman Gölü Kıyısındaki Olay: Bu öyküyü okuyun ardından da "Türk İşi Dondurma" adlı filmi izleyin. 7-Amok Koşucusu: 62 sayfadan oluşan bu öyküyü ilk "Şahsiyet" adlı dizide görmüştüm. Vicdanın nasıl bir duygu olduğunu gözler önüne seren Amok koşucu öyküsünü ve "Şahsiyet" dizisini kesinlikle tavsiye ederim.
Amok Koşucusu
Amok KoşucusuStefan Zweig · Can Yayınları · 2018111,6bin okunma
80 syf.
9/10 puan verdi
·
7 günde okudu
7 hüzünlü öyküden oluşan, çarpıcı anlatımıyla akıllarda yer eden başlangıcıda bu kitabıyla yapmış olduğum Stefan Zweıg şaheseri. Hepimiz zaman zaman bir amok koşucusu olabiliyoruz hayatta. Bazen ve hatta çoğu zaman da saplantı ve tutkularımızın bedelini ağır ödüyoruz malesef. Anlatılan bütün hikâyelerde baş karakterle bütünleşecek kadar sizi içine alabilen harika bir dil, harika bir anlatım tarzı ve duygu aktarımı. Herkese tavsiye olunur.
Amok Koşucusu
Amok KoşucusuStefan Zweig · Can Yayınları · 2018111,6bin okunma
190 syf.
10/10 puan verdi
Son pişmanlık neye yarar
Stefan Zweig Amok Koşucusu'nda altı tane hikayeden bahsetmiştir. İçlerinden en önemlisi ve en beğenilen kitaba adını veren Amok Koşucusu'dur. Hikayede doktor , kadın bir hastanın istediğini kabul etmez sonra pişman olur ve onu aramaya başlar. Bulduğunda ise her şey farklı olacaktır...
Amok Koşucusu
Amok KoşucusuStefan Zweig · Can Yayınları · 2018111,6bin okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.