Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

1789-1980

Ana Çizgileriyle Türkiye'nin Yakın Tarihi

Sina Akşin

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Avrupa ortaçağında papazlar kadınların ruhu olup olmadığını tartışırlarmış. Kadın kafalı olur, ağzı laf yaparsa, cadıdır diye şüphe altına girer, cadı diye hüküm giyerse diri diri yakılırdı.
Matbaası olmayan bir toplumun bilim ve kültürde ileri adım atmakta ne denli zorlanacağı açıktır.
Sayfa 15
Reklam
Burada hemen belirtmek gerekir ki, bizde bu çağ ayırımını benimseyenler 1453 Fatih'in Rönesans prensi kimliğini ve/ya da bu fethin İslamiyet, Türklük bakımından önemini vurgularlar. Bu yaklaşım doğru ve Osmanlı devletinin İstanbul'un fethiyle Beylikten İmparatorluğa diye özetlenebilecek çok kökten bir dönüşüm geçirmiş olduğu muhakkak olmakla birlikte, bunu Türkler bakımından bir çağ değişikliği olarak değerlendirebilir miyiz? Ben sanmıyorum. Batılılar 1453'ü çağ değişimi noktası olarak değerlendirirken Osmanlılara çok da olumlu sayılamayacak bir rol veriyorlar. Buna göre fetihle birlikte Istanbul'dan Italya'ya kaçan Bizanslı bilim adamlan orada Hümanizmi ve Rönesansı başlatmışlardır. Yani, bu görüşe göre, Osmanlılarınki bir tür 'iteleme' işlevinden ibarettir.
Namık Kemal
Daha önce vatan yalnızca insanın nereli olduğunu (memleketini) anlatırdı. Namık Kemal'le birlikte bu kavram kişinin uyruğu olduğu devletin bütün ülkesini kapsadığı gibi, duygusal bir anlam da yükleniyordu. Vatan, basit bir toprak parçası değil, sevilen, uğrunda fedakârlıklar yapılacak, hatta ölünecek bir topraktır.
Sayfa 30
4. Karşıdevrim Döneminin birikimleri yüzünden Türkiye bugün çok ciddi tehlikelerle karşı karşıyadır. Hayallere kapılmayanlar bunu görüyorlar. Kanımca kurtuluşumuz, Atatürkçü yola dönerek gerçekleşecektir. Atatürk bizi Sevr'in ölümünden kurtarmış, 1919 ile 1950 arasında görkemli bir ilerleme sağlamıştır. Şimdi Atatürk yok, ama 90'lı yıllarda doğup gelişen Atatürkçülük ideolojisi ve akımı var. Bu çok değerli bir kazançtır.
Sayfa 256Kitabı okudu
3. Türkiye tarım, sanayi ve bayındırlıkta önemli ilerlemeler göstermiştir. Sermaye gücü ve kültür birikimi bakımından Batının kapitalist sınıfıyla boy ölçüşemezse de, ülkemizde canlı bir kapitalist sınıf ortaya çıkmıştır. Ama kanımca devletin koruması, devletçilik (karma ekonomi) olmadan uzun vadede Türkiye'de bir varlık göstereceği kuşkuludur. Küreselleşme taarruzu sürecinde Rusya'nın düştüğü perişanlığa karşılık Çin'in yaptığı atılım, ikincisinin Atatürk'ün devletçilik (karma ekonomi) uygulaması sayesinde olmuş gibi görünmektedir. Ne yazık ki ülkemiz de Rusya gibi özelleştirme tuzağına düşmüş bulunmaktadır. Bizim gibi ülkelerde özelleştirmenin yabancılaştırmaya varacağının işaretleri şimdiden ortaya çıkmış bulunuyor.
Sayfa 256Kitabı okudu
Reklam
Kalkınma Modeli Olarak Atatürkçülük
Türkiye'de bütünsel kalkınma modeli bir ölçüde ve maddi kalkınma modeline doğru bir kayma olmuştur. Böylece; yol, baraj ve fabrika yapımı büyük bir öncelik almış, TOPLUMSAL VE KÜLTÜREL KALKINMA arka düzleme itilmişti.
Sayfa 227Kitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.