Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

On Binlerin Dönüşü

Anabasis

Ksenophon

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Hiç kimse sizi güneşin batıdan doğup doğudan battığına ya da daha farklı noktalardan doğup farklı noktalardan battığına inandırabilir mi?
Sayfa 225 - Parola yayınlarıKitabı okudu
Katletmek zaferin bir gereğiyse, ölmek de yenilginin kaderidir.
Sayfa 124 - Parola yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Giresun
Şehirler birbirinden ortalama on mil uzaktaydı. Kimisi biraz daha yakın, kimisi biraz daha uzak fakat ülke o kadar yüksek ve o kadar derin çatlaklarla yarılmıştı ki bir şehirden diğerine bağırmak istediklerinde, çığlıkları diğer şehirden duyulabiliyordu. İlerlemeleri sırasında, kendilerine dost olan bir halkla karşılaştıklarında, bu halk onlara zengin sınıflara ait olan, olabildiğince beyazlaşana kadar kaynatılan cevizlerle beslenmiş, etine dolgun, narin ve neredeyse boylarıyla enleri eşit olan, sırtları ve göğüsleri rengarenk ve çeşit çeşit çiçek desenleriyle dövmelenmiş tombul çocuklar göstererek Yunanları eğlendiriyorlardı. Yunan ordusundaki kadınların peşine düşüyor ve gün ışığında uluorta onlarla sevişmek istiyorlardı çünkü bu onların geleneğiydi. Kadın erkek tüm halk beyaz tenliydi. Bu halkın tüm sefer boyunca gördükleri en barbar ve en garip insanlar oldukları ve Yunan geleneklerinden çok uzak oldukları konusunda hem fikirdiler. Diğer insanların yalnızken yapmayı tercih ettikleri şeylerin aynısını kalabalıkta yapıyorlardı ve buna karşın, yalnız olduklarında da diğer insanların toplum içinde davrandıkları gibi davranıyorlardı. Kendi kendilerine konuşuyor ve kendi kendilerine gülüyorlardı, hareketsiz kalıyor ve daha sonra nerede olurlarsa olsunlar, herhangi bir ritim ya da mantık olmadan, tek işleri dünyanın geri kalanına gösteri yapmakmış gibi aniden ayaklanıp dans ediyor, aptalca hareketler yapıyorlardı.
Sayfa 209Kitabı okudu
Kurban
“Sizin de gördüğünüz gibi kurbanlar yürüyüşe devam etmemiz için olumlu işaret vermiyorlar. Bu arada, erzağa ihtiyacınız olduğunu da bizzat görebiliyorum. Buna dayanarak, tanrılara danıştığımız bu konuyu, belirli bir noktayla sınırlandırarak kurban kesmemiz gerektiğini düşünüyorum.” Başka biri ayağa kalktı ve şöyle dedi: “Kurbanların olumsuz sonuç
Sayfa 259Kitabı okudu
ksenephon
“Ey seni müthiş adam! Bakmaya yarayan gözlerin olmasına rağmen, görmüyorsun; duymaya yarayan kulakların olmasına rağmen, duyduklarını hatırlamıyorsun. Cyrus’un ölümünden sonra, kral, o olaydan dolayı kendisiyle övünerek diktatör bir tavırla adamlarını yollayıp silahlarımızı teslim etmemizi istediğinde, sen de bizimle buradaydın. Biz silahları bırakmak yerine, onları kuşanıp kralın hemen yanında ordugahımızı kurduk ve tavrının hemen değiştiğini gördük. Onun ne yaptığını söylemek çok zor, aklını kaybetmiş durumdaydı, şaşkına dönmüştü. Bunun üzerine bize elçiler gönderip ateşkes için yalvardı ve ateşkesi sağlayana kadar bize erzak temin etti. Bir de tam tersini düşünürsek, tam da senin düşündüğün gibi davranarak generallerimiz ve kaptanlarımız ateşkese güvenip silahsız bir vaziyette onlarla görüşmeye gittiler, başlarına ne geldi? Yenilmiş, kalleşçe kandırılmış, aşağılanmış, zavallı ruhlar haline dönüştüler. Bu ruhlar ölemezler bile ki öyle sanıyorum ölüm arzuladıkları tek şeydi. Şimdi bunların hepsine şahit olan sen, kendini savunmaktan bahsetmenin anlamsız olduğunu nasıl söylersin? Bizden tekrar gidip ikna için uğraşmamızı nasıl istersin? Bana göre baylar, bu adamın bizimle aynı rütbede olmasına izin vermemeliyiz. Onu kaptanlığından mahrum etmeliyiz ve sırtına yük yükleyip ona bu şekilde muamele etmeliyiz. Bu adam bir Yunan olarak, bu tavrıyla kendi memleketinin ve bütün Yunanistan’ın yüz karasıdır.”
Sayfa 112Kitabı okudu
“Tam zamanında geldiniz. Bu kaleyi ele geçirmeliyiz çünkü birliklerin hiç erzağı kalmadı.”
Sayfa 178
Reklam
Gün ışımaya başlar başlamaz, Ksenophon en genç adamlarını, geride bıraktıkları hasta askerlere yolladı ve onları kalkmaya ve ilerlemeye zorlamalarını emretti.
Sayfa 169
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.