Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Andrea Delfin

Paul Heyse

Andrea Delfin Sözleri ve Alıntıları

Andrea Delfin sözleri ve alıntılarını, Andrea Delfin kitap alıntılarını, Andrea Delfin en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kimi adam sağdır, ama yine gelmez; kimi adam da ölür, yine de gelir.
Sayfa 28
Aydınlık büyük kapıdan; büyük yas günlerinde, büyük bayramlarda, eski bir geleneğe uyarak siyah maske takan halkın çoğu,, maskelerinin altından, her şeyin bir sonu olduğu, dünya saltanatının ölümlülüğünü ilahinin ezgilerinden çok daha açık olarak anımsatan katafalka korkuyla bakıyorlardı.
Reklam
Hastalık dediğin şey atla gelir, yaya gider. Hastalar az yer, her şeyi yiyen hastalıktır.
"şu geçirdiğimiz gün bana kanıtladı ki, çıkarlarınızı korumak için yaptığım özverinin şükranla karşılanacağına; hatta en kaba aşağılamalardan ve yalvarmalardan uzak tutulacağıma inanmaya kalkarsam, bu inanç eninde sonunda benim başıma bir çorap örecektir."
"... Ben hasta bir adamım, bu karmakarışık dünyada günlerim sayılı. Ama yine de bu halkın kararsızlığı beni şaşkınlığa düşürüyor: Dün birkaç adama zorba diyordu, bugün ise, zorbalığa bir son vermek isteyenlerin boynu vurulunca, zorba diye adlandırdığını, neşeyle karşılıyor."
Sayfa 30 - Andrea DelfinKitabı okudu
Reklam
Ama kötü iş kiraza benzer. Bir tanesi çürüyüp düştü mü, geri kalanı için dalı bir sallayıvermeye bakar. Bir kan birçok kan pahasına dökülmüştür.
Bu bir siyasal cinayetmiş.
"Engizisyon yargıçlarından biri, mahkemeden biri öldürülmüş. Bu dükün öldürülmesinden daha önemli. Mahkemenin gücü, dükünse yalnızca üniforması var. İşin korkunç yanı, yaradan çıkarılan hançerde: Yok olsun bütün engizisyon yargıçları sözleri kazılıymış."
"Son günlerde papanın temsilcisi size pek seyrek gelmeye başladı. Dünyalık işlerde fazla açılıp saçıldınız. Hele kumar pek oynanır oldu... Yeniden biraz dinsel gereksinimler duyar da Eminan'la daha candan ilişki kurarsanız, bu çok hoşumuza gider. Son günlerde papa yandaşlarının Fransa ile olan ilişkileri endişe verecek bir durum aldı."
Venedik'in soyut adaleti
"Ama ben bilirim onları, kaç kez yakından gördüm; faro masasında, kontesim kasadayken. Nasıl diyeyim, onlar da tıpkı sizin, bizim gibi adamlar." "Olabilir yavrucuğum; ama yönetim onların elinde. Benim gibi zavallı bir yurttaşın böyle açık pencere önünde tehlikeli sözler söylemesi pek akıl kârı bir iş değildir. Yerin kulağı var. Bizim, Venedik'in soyut adaletini böyle bir sürü ölümlü insandan saydığımız, birtakım kötü insanların kulağına giderse, sevgili Smeraldinacığım, güzelliğinin büyüsü seni korur, ama benim hani o hepimizin bildiği su yolunu boyladığımın resmidir."
Reklam
Barış zamanında bir diktatörlük, ister bir, ister üç kişi tarafından yönetilsin, bütün küçük ve büyük devletler için her zaman bir tehlikedir.
Özerk kurumlarıyla gerçek bir cumhuriyeti doğuracak öğeler nerde? Sizin ezenle ezilen iki sınıfınız var. Ezen sınıf yüzlerce, ama ezilenler binlerce. Orta sınıf nerde? Bu sınıf olmadan özgür bir devlet düşünülebilir mi?
Ne diyorsunuz Heyse bey
Kontes altın gibi sarışındır. Altın gibi de elden ele gezer.
İnsan nerede doğduğunu biliyor ama nerede öleceğini kestiremiyor; taht üzerinde oturuyorum sanırken tahtalı köyü boylayıveriyor.
Soylularınız bu kullanılan sınıfın hiçbir zaman kentsoylu düşünüşüne, sorumluluk duygusuna, büyük amaçlar için, gerçek, bilinçli özveriler için yetişmelerine çalışmıyorlar. Onlar hiçbir zaman bu sınıfın devlet çıkarlarıyla uğraşmasına izin vermediler. Ama bu beceriksiz, hep ayaklanmalar içinde yüzen, bu boşboğaz sekiz yüz tiranlık, dışarıda olsun içerde olsun, etki sahibi olabilmek için boyunlarını kölelik halkasına uzatmayı kötünün iyisi buldular. Hiç olmazsa aralarından seçtikleri bir Üçler Hükümeti'nin boyunduruğuna giriyorlar. Yasasız, düzensiz kendi putlarını kendileri yapıp sonra bu üç başlı tanrıyı başlarında görerek yaşamayı, yasa ve düzen yollarından giderek halkla paylaşıp yaşamaya yeğlediler.
46 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.