Felsefi Denemeler

Anlamsızlığını Anladım

A. Erol Göksu

En Yeni Anlamsızlığını Anladım Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Anlamsızlığını Anladım sözleri ve alıntılarını, en yeni Anlamsızlığını Anladım kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İslam öğretisinde, erdemli olmak önemli bir rol oynar. Çünkü ahiret inancına göre, cennete nail olabilmek için, dünyadaki yaşantımızda iyi bir insan olarak yaşamak, bir ön koşuş olarak kabul edilir. İslam inancında olan Müslüman kişiler, her insanın bu dünyadaki eylemlerinden, yaptıklarından ve kararlarından sorumlu tutulduğuna inanırlar ve yaptıklarının hesabını ahirette vereceğinin bilinciyle yaşamlarını anlamlı kılarlar. Bu bakımdan, bu geçici dünyada Yaradan'ın emirlerine bağlı kalmak, inançlı olmak, dürüst bir yaşam sürmeyi önemli hale getirir.
Sayfa 108 - Az KitapKitabı okudu
Hayatın anlamını sorgulama eylemi, başlı başına bir anlam arayışıdır. İnsanlar çok eskilerden beri, hayatın anlamı ile ilgili sorularına cevap arayarak varoluş amacını anlamaya ve yaşadıklarını deneyimlere anlam vermeye çalışmaktadırlar. Bu arama ve sorgulama yolculuğu, genellikle meşakkatli ve zorlu bir yolculuktur. Ancak, aramayan bulamaz. Okumayan bilemez. Araştırmayan sağlıklı bir hedefe ulaşamaz. Nihayetinde, hayatlarının anlamının ne olduğuna ve nasıl anlamlı hale getirileceğini karar vermek, her bireyin kendi kapasitesine, kendi düşüncesine ve kendi arayışına kalmıştır.
Sayfa 120 - Az KitapKitabı okudu
Reklam
Doğduk, yaşıyoruz, öleceğiz. Elbette ki yaşamak için bize verilen doğal, insani görevler var. En büyük gerçek, herkesin sonunda bir gün öleceği ve öbür dünyaya göç edeceği. Ama bu süreyi sadece o sona odaklanarak yaşamak, bizim gibi normal insanlar için kolay değildir. Eskiden bazı ulemalar tekke hücrelerinde bunu yapmışlardır. Ancak günümüzde yaşamak için çalışmak, para kazanmak ve öğrenmek bir zorunluluktur. İnsan gibi yaşamak için bir sorumluluktur. Buna ilaveten aile olmak, üremek de gayet insani bir olgudur. Ama tüm bunların yanı sıra o son noktayı akıldan çıkarmamak da insanı, daha iyi insan yapar. Herkesin sonunda öleceğini ve öbür dünyaya gideceğini bilmesine rağmen, hayatın sadece kişinin ölümüne hazırlanmakla ilgili olmadığını bilmek de önemlidir. İçinde bulunduğumuz şimdiki zamanda yaşamak ve kendimize, ailemize, çevremize olan sorumluluklarımızı yerine getirmek, anlamlı bir dünya hayatını sürdürmek için gereklidir. Önemli olan bu dünyadaki hayatımızla öbür dünya hayatımız arasında bir denge kurmaktır. ''Hiç ölmeyecek gibi bu dünya için, yarın ölecekmiş gibi ahiret için çalış'' sözü, yaşadığımız ömrün her anında hatırlanması gereken, tekrarlanmasında yarar olan bir slogan gibidir.
Sayfa 118 - Az KitapKitabı okudu
Sosyal medyada saatlerce dolaşıp kim ne yapmış, ne söylemiş, nasıl söylemiş, hele hele ünlülerin sözlerini alıp müzik eşliğinde paylaşıma sunulması anlamsızdır. Sosyal medyada herkes kendine bir sorsa ne öğrendim bana ne verdi diye? Hele küfürlü konuşmaları komikmiş gibi gülerek izlemenin, müstehcen yayınlara bakmanın anlamlı mı, anlamsız mı olduğunu kişi kendisi değerlendirebilmeli. Kişi bu paylaşımları çoluk çocuğuyla rahatça izleyebiliyor mu? Mesela kitap yazmak da okumak da zaman ister? Sosyal medyada öylesine gezinmek de zaman ister. Sonuçta her ikisinde de zaman kavramı ön plana çıkıyorsa da, hangisine zaman kaybedilmiş hangisinde zaman değerlendirilmiştir. Bu bağlamda meydana getirilen eserlere harcanan enerji ise asla boşa harcanmış sayılmamalıdır. Eğer başlangıçta başarısız bir deneyim yaşasak bile, daha iyisini meydana getirmek için kendimizi motive edebilir yolumuza daha güçlü devam edebiliriz. Ve yahut yeni bir eser yaratmaya girişebilir, yeni bir girişimle atağa geçebiliriz. Bir şeyde başarılı olmak için, her zaman illa da sonuca odaklanmak yerine sürece önem vermek, gelecekteki çalışmalarımız için daha yararlı olacaktır. Süreçler, gelecekte başarılı sonuçlara dönüşebilir ve çok daha güçlü olarak ortaya çıkabilirler.
Sayfa 117 - Az KitapKitabı okudu
İnsan, bir şeyin anlamsızlığının farkına çoğu zaman kendisi de varıyor. Bir yakınını ziyaret etmeye ya da en azından bir hâl hatır sormak için mesaj yazmaya zaman bulamadığını söyleyen kişi, bir elinde cep telefonu olduğu halde televizyonun karşısında boşa zaman harcıyor. Eskiden benim gençliğimde bilgi kaynaklarına ulaşmak için değişik ansiklopedilere başvurur ve ansiklopedilerin ciltlerini karıştırırdık. Şimdi elinde cep telefonu olan kişi, genelde kim ne paylaşmış, kim neler yapmış, ne yemiş, nereye gitmiş, ona bakıyor. İnternetteki çoğu bilgi ise kaynağı sorgulanması gereken uçsuz bucaksız bir okyanus gibi. Gençler, bu yapay ve anlamsız okyanusta kendilerini kaybediyor, sadece zaman öldürüyor. İnsanları ekran başına bağlayan televizyonlardaki tartışmaların da birçoğu genelde çok anlamsız. Faraziyeler üzerinden tahmin yürütmek sadece. İnsanlar boş konuşmak, anlamsız tartışmalara girmek ya da sosyal medyada zaman öldürmek gibi belirli etkinlikleri zamanla anlamsız bulabilirler. İnsanlar amaçsız ya da yönsüz bir hayat yaşamanın anlamsız olduğunu görebilirler. İnsanlar ayrıca olmadıkları biri olmayı hayal edip, onun için çalışmanın ya da sadece toplumun trendlerini takip etmenin anlamsız olduğunu görebilirler. İnsanlar tutkusuz, inançsız bir hayat yaşamanın anlamsız olduğunu da fark edebilirler.
Sayfa 116 - Az KitapKitabı okudu
Dövmeli de, engelli de, başı kapalı da, başı açık da olsa biz insanlar hepimizin kardeş olduğunu, hepimizin Allah tarafından yaratıldığımızı, hatta inançlı da olsak inançsızda olsak hepimizin kardeş olduğunu unutmamalıyız. Bir arada yaşayan farklı inanışlara, farklı mezheplere sahip insanların ortak paydası dürüstlük, doğruluk, çalışkanlık, güvenilirlik olmalıdır. İşte, bizim bu hoşgörü ortamımızı, beraberliğimizi kıskanan, hazmedemeyen bazı dış unsurlar, insanların bu hassas noktalarını kullanarak bizi karşı karşıya getirmeye çalışmaktadır. Şu üç günlük dünyanın geçiciliğini bilen insan, bu tür ayrımcılık yapanları iyi tanımalı ve onlara fırsat vermemelidir. Mesela ben Katolik bir Almanla Müslüman bir Türk'ün ne kadar iyi bir arkadaşlık yaptığını bilirim. Herkesin inancı, ibadeti kendisi içindir. Önemli olan insanların birbirini anlaması ve ayrılan noktalarda da birbirlerini dışlamak yerine birbirlerine saygılı olmalarıdır. Şimdi rahmetlik olan Erzurumlu bir camii hocası, çocukluğunda Ermeni ailelerle komşu olduklarını ve çok dostça yaşadıklarını anlatmıştı. Hatta o çocuk yaşlarda, ekmeğine yoğurt ya da salça sürüp sokağa fırlayan çocuklarına, Ermeni annelerin, 'Şimdi Müslümanların oruç ayındayız, karşılarında ekmek yemeniz saygısızlık olur' diyerek seslendiklerini anlatmıştı. Aynı şekilde Müslüman ailelerin de o insanların inançlarına karşı anlayışlı olduklarını açıklamıştı. İnsanlar birbirlerine saygılı oldukça, birbirlerinin farklı inanışlarına değer verdikçe, yaşanan bu hayatın daha anlamlı olmaması için hiçbir sebep olamaz.
Sayfa 113 - Az KitapKitabı okudu
Reklam
46 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.