"Zaten kimsenin atının terkisinden alaşağı edemediği bir kör süvariydi. Yolunun üstünde kalıcı gibi gözüken her şeyi ezip geçiyor, doğal manzarayı değiştiriyor, düşleri kül ediyordu."
"Dünyadan ayrılma fikri ona işkence gibi geliyordu, doğal bir şey olan ayrılık olayından ötürü değil, olanaklı bir anlam bulup çıkaramadan ölüp gittiğinden ötürü: deneyim denilen şey kendisini yaşama ve yaşamın tempolarına yabancılaştırmıştı; öğrenme kaygısı sonunda bildiği ve emin olduğu her şeyi unutmasına yol açmıştı. Kendisinden geriye bilinmedik bir yere doğru yola koyulmuş bir trenin penceresinden gözüken bir gölgeden başkası kalmamıştı."