Bulunduğu toplantılarda da yine fırsatını arayarak bir kaç arkadaşı ile bir köşeye çekilir, orada kısa bir süre kaldıktan sonra kimseye gözükmeden çıkıp giderdi.
Anadolu köylüsü de böyle değil midir? Yüzlerce yıl sürmüş istibdat yönetimi, şehirlinin kendisine gösterdiği sert yüz, okumuşun tepeden bakışı, bu köylüyü de çekingen, utangaç, yabancılardan kaçar yapmamış mıydı?