Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Arzulardan Allaha Ulaşmak

Caner Taslaman

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
İslam'ın varlık anlayışı Allah merkezlidir.
Sayfa 9 - Etkileşim Yayınları - 1. BaskıKitabı okudu
Aristoteles’in de işaret ettiği gibi mutluluk için önemli şartlardan biri, haz veren olguların içeriğinin gerçek olmasıdır.
Reklam
"Eğer kalplerine gerçek anlamda bakmayı öğrenirlerse, insanların çoğunluğu, şiddetli bir şekilde istedikleri şeyin bu dünyada olmadığını anlayacaklardır..."
Sayfa 38 - İstanbul yayıneviKitabı okudu
“Bu arzu sadece benle veya benle beraber birkaç kişiyle sınırlı değildir; hepimiz mutlak olarak mutlu olmayı isteriz... Onlar, Sana bir ödül beklemeksizin ibadet etmektedirler, çünkü Sen onların sevincisin. Mutlu yaşam sadece budur; Sen’den keyif almak, Seninle ilgili olarak ve Senden ötürü. Yaşamın mutluluğu budur ve bu Senden başka hiçbir yerde bulunamaz. Mutlu yaşam gerçekten dolayı sevinçli olmaktır; bu ise Sende, yani gerçek olanda sevinçli olmak demektir... Herkes bu mutlu yaşamı ister, bu yaşam ki mutlu olarak nitelenmeyi bir tek o hak eder...”
Sayfa 16 - Saint Augustine, The Confessions, Vintage Books, Çev: Maria Boulding, New York, ss. 218-219.Kitabı okudu
Schopenhauer, intiharın bile ‘yaşam arzusunun-iradesinin’ bir reddi olmadığını, reddedilenin sadece acı çekmek ve yaşamın şartları olduğunu söyler.
Sayfa 30 - Arthur Schopenhauer, The World as Will and Representation, Vol: 2, Çev: E. F. J. Payne, Harper and Row, New York, 1966, s. 8.Kitabı okudu
C. S. Lewis:
“Eğer kalplerine gerçek anlamda bakmayı öğrenirlerse, insanların çoğunluğu, şiddetli bir şekilde istedikleri şeyin bu dünyada olmadığını anlayacaklardır... Öyle bir hasrettir ki hiçbir evlilik, hiçbir seyahat, hiçbir eğitim, gerçek anlamda onu tatmin edemez. Bunu söylerken başarısız evlilikleri, tatilleri, eğitimleri kastetmiyorum. Olması mümkün en başarılılarını kastediyorum. Eğer kendimde, bu dünyadaki hiçbir deneyimin tatmin edemediği bir arzu tespit edersem, bunun en muhtemel açıklaması, başka bir dünya için yaratılmış olduğumdur. Eğer dünyevi hazların hiçbiri onu tatmin edemezse bu, dünyanın bir hile olduğunu göstermez. Muhtemelen dünyadaki hazlar onu tatmin için değil, bilakis onu açığa çıkarmak içindir. Böylece gerçek hayatın farkına varalım. Eğer böyleyse, bir yandan bu dünyevi nimetleri hiçbir zaman küçük görmemeli ve şükürsüzlük etmemeliyim, diğer yandan bunları bir kopyası, yankısı, serabı oldukları şeyle karıştırma yanılgısına düşmemeliyim. Kendimde gerçek vatanım için arzuyu muhafaza etmeliyim, o vatan ki ölmeden ona kavuşamam...”
Sayfa 39
Reklam
Descartes dış dünyanın varlı- ğına dair bildiği bilgilerin hepsinin şüpheli olduğunu kabul ederek bilgisini sıfırlamış, daha sonra şüpheden uzak bir şekilde felsefi sistemini kurmaya çalışmıştır. Bunu yaparken ancak Allah’ın varlığı kabul edilirse,dış dünya gibi çok ‘açık ve seçik’ şekilde gerçek olarak algıladıklarımızdan şüphe etmeyebileceğimizi söylemiştir. Descartes’ın bu yaklaşımı, yaygın olarak ‘modası geçmiş’ bir yaklaşım olarak kabul edilmektedir, fakat bugüne kadar bu yaklaşıma karşı tatmin edici bir cevabın verilebildiğini düşünmüyorum.
Sayfa 46 - İstanbul yayıneviKitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.